Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K.’nın ise dava konusu uygulamaya alınan 110289.40 m2 tapu alanlı ...ada ...nolu parselin .../...hisse oranıyla maliki olduğu, ...ada ...nolu parselin bir kısmının düzenlenen ayırma çapı ile düzenleme dışı bırakıldığı, bu çerçevede M. F. K.’nın hissesine düşen 7684.67 m2’lik payın 751.74 m2’sinin düzenleme dışı bırakılarak 6932.93 m2’lik kısmının düzenlemeye alındığı ve hesaplanan DOP oranında 2772.94 m2’lik kesinti yapıldıktan sonra geriye kalan 4159.99 m2 tahsis alanının ...ada ..., ...ada ..., ...ada ..., ...ada ...nolu imar parsellerinden hisseli olarak tahsis edildiği, düzenleme dışı bırakılan kısmın ise yine ... ada... nolu parselde hissesi oranında adına tescil edildiği, dava konusu imar uygulaması kapsamında fiili kullanım alanları tespit edilmiş ve fiili kullanım durumları dikkate alınarak hisse çözümüne gidildiği, davacının, hisselerini satın aldığı M. F. K.’nın fiili kullanım alanı yapılan bu tespitte doğrudan yer almamakla birlikte annesi A....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı Yerel Mahkemece verilen hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtayca incelenmesine gerek görülen 3402 sayılı Yasanın 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırması amacıyla; davacı gerçek kişi yönünden gerek genel kadastro gerekse 5831 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığının, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarının, Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulduğuna ilişkin cevabi yazıların, varsa tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyalarının dosyada bulunmadığı gözlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı yerel mahkemece verilen hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtayca incelenmesine gerek görülen 3402 sayılı Yasanın 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırması amacıyla; davacı gerçek kişi yönünden gerek genel kadastro gerekse 5831 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığının, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarının, tapu sicil ve kadastro müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulduğuna ilişkin cevabi yazıların, varsa tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyalarının dosyada bulunmadığı gözlenmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı Yerel Mahkemece verilen hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtayca incelenmesine gerek görülen 3402 sayılı Yasanın 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırması amacıyla; davacı gerçek kişiler yönünden gerek genel kadastro gerekse 5831 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığının, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarının, Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulduğuna ilişkin cevabi yazıların, varsa tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyalarının dosyada bulunmadığı gözlenmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı Yerel Mahkemece verilen hüküm davalılar Hazine vekili, ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtayca incelenmesine gerek görülen 3402 sayılı Yasanın 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırması amacıyla; davacı gerçek kişi yönünden gerek genel kadastro gerekse 5831 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığının, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarının, Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulduğuna ilişkin cevabi yazıların, varsa tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyalarının dosyada bulunmadığı gözlenmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine, cezasının teciline dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın ısrarla arazi kadastrosunda 104 ada 254 parsel olarak senetsizden babası... adına kaydedilen ve 30.12.2002 -29.01.2003 tarihleri arasında ilan edilen ve eskiden beri babadan kalan yeri kadastro çalışmalarına itiraz sonrası hiç kullanmadığını savunmasına, tutanakta tanık olarak dinlenen köy muhtarı ...'un da yeri sanığın en son 2003-2004 döneminde kuru tarımda kullandığını, keşifte hazır bulunan orman mühedisinin de raporunda yerin arazi kadastrosu yapıldığından beri kullanılmadığının tespitine, kadastro mahkemesinde görülen dava sırasında 15.12.2006 tarihli keşifte tespit edilen kullanımın kısmi kullanım olmakla kimin tarafından yapıldığı da anlaşılamadığından 2006 yılında ...'...

              DAVA TÜRÜ : Tespit DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:24.12.2015 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve 2010 yılı içinde 3402 sayılı Yasa'nın Ek 4. maddesi gereği 2/B alanlarında yapılan kullanım kadastrosunda davalının kullanıcı olarak tespit edilen 28193 ada 392 parselin tapu kaydındaki davalı lehine yazılı kullanıcı şerhinin iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.)...

                DAVA: Dava, kullanım kadastrosuna itirazen kullanıcı şerhinin ve vasıf hanesinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

                , davacının pay oranının yenileme kadastrosunda yine tesis kadastrosunda tespit edildiği gibi 1/30 olarak belirlendiği, yenileme kadastrosunda sadece tesis kadastrosunda 8.416 metre kare olarak tespit edilen taşınmazın aslında yeni teknik ölçümlerle 8454,59 metre kare olduğunun tespit edildiği, Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmüne yer verildiği, söz konusu bu süre hak düşürücü süre olup kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re’sen göz önüne alınması gerektiği, dava dilekçesinden ve yargılama esnasındaki beyanlarından da anlaşılmaktadır ki davacının tesis kadastrosundan önceki nedenlere dayanarak eldeki davayı açmış bulunduğu, ancak tesis kadastrosunun kesinleştiği tarih göz önüne alındığında davanın on yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle...

                Şöyle ki; mahkemece yöntemine uygun olarak, davacıdan davasının açıklattırılması ve buna yönelik olarak keşifte dava edilen yerin gösterilmesinin sağlanılması, dava konusu edilen yer kullanım kadastrosunda, Hazine adına tespit edilip, beyanlar hanesinde şerh sahibi gösterilmiş ise, beyanlar hanesinde ismi gösterilen kişilerin de zorunlu dava arkadaşı olarak davaya dahil edilmesi, bundan sonra yapılacak araştırma ve inceleme sonucu, fiili kullanım durumları da tespit edilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 14/12/2011 günü oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu