Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayfasında 22/a yenileme kadastrosunda arazide fiilen kullanılan sınırlar yerine tesis kadastrosu sınırlar dikkate alınacak olursa çok küçük bir alanın dışa çıkarılması gerektiğini, raporun 17. sayfasında yapılan yenileme kadastrosunda arazide kullanılan fiili sınırların esas alındığını ve uydu fotoğraflarından faydalanıldığını, gerekçeli sonuç kısmında ise tesis kadastrosu yapılırken arazide kullanılan alanların tam olarak ölçülmediğini, kullanılmayan alanların parsel sınırları içine alındığını, kullanılan alanların ise parsel dışında bırakıldığını bu nedenle tesis kadastrosunun hatalı yapıldığını, 22a uygulaması ile bu hatanın düzeltildiğini belirtmişler. Buna göre hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilk tesis kadastrosunda hata olup olmadığı sadece fiili kullanım açısından değerlendirilmiş, 22a uygulamasında ise yine fiili sınırlara veya zeminde mevcut sınırlara odaklanılmıştır.....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 773 parsel sayılı 7.342,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 2/8'er hisse ile ...1/8'er hisse ile de... 'in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra 26.05.2014 tarihinde 6292 sayılı Yasa gereğince satışı yapılarak 1/4'er hisse ile ....ve Hazine adına tescil edilmiştir. Davacı ..., Hazine'nin payı üzerinde kendi fiili kullanımı bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır....

    kesinleşmemiş bir kullanım kadastro çalışması olduğu takdirde görev konusunun tartışılması, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda Ormancık köyü 131 ada 10 parsel sayılı 90,13 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılarak, tutanağın beyanlar hanesine kullanıcısının ... olduğu yazılmıştır. Davacı ... kullanımında bulunan taşınmazın tespit olunandan daha fazla olduğunu, kullandığı alanın etrafının beton duvarla çevrili vaziyette 210 m2 olduğunu iddia ederek, tespite konu yapılmayan bu kısım yönünden de zilyetliğinin tespitine karar verilmesini istemiştir....

        Mahkeme ise, işin esasına girerek keşif ve uygulama yapmadan dava koşulunun bulunmadığı, davacının davasının dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın REDDİNE karar vermiştir. 2924 Sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkındaki Yasada orman rejimi dışına çıkartılan yerlerde yapılacak kullanım kadastrosunda bu yerlere muhdesat ile tasarruf edenler hakkında ne gibi işlem yapılacağı belirtildiği gibi, 27.01.2009 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Kadastro Yasasına eklenen 4. madde şöyledir "EK MADDE 4 - 6831 Sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 Sayılı Kanunla değişik 2'nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 Sayılı Kanunlarla değişik 2'nci maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim...

          Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece, harita mühendisi sıfatına sahip üç kişilik uzman bilirkişi kurulu, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde mahallinde keşif yapılmalı, tesis ve uygulama paftaları çakıştırılmak suretiyle aynı harita üzerinde gösterilmeli; taraflar arasındaki tesis kadastrosunda belirlenen sınırın, fiili kullanım sınırından farklı şekilde çapa bağlandığı belirlense dahi, tesis kadastrosunda sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunmadığının anlaşılması halinde; uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet uyuşmazlığını çözmek olmadığı dikkate alınarak, taraflar arasındaki fiili kullanım sınırına göre değil, tesis kadastrosu paftasına değer verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan...

            Dava, 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan çekişmeli taşınmazda 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Dava, ister taşınmaz mülkiyetinin aktarılmasına ilişkin kadastro tespitine itiraz, isterse 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılmış olsun, kural olarak; bu tür davaların, tespit malikleri ile, tutanağın beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek açılması zorunludur....

              Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için çekişmeli taşınmazın tesis kadastro parselleri ile kullanım kadastro paftaları çakıştırılmalı, çekişmeli taşınmazın tesis kadastrosunda orman olmadığının yani başka bir anlatımla Hazinenin özel mülkü olduğunun anlaşılması halinde yapılan kullanım kadastro çalışmasının yok hükmünde sayılması gerekeceğinden sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Köyü Tüzel Kişiliği ile ... arasında olan ve hakkında hüküm verilen dava konusu taşınmazın, çekişmeli 138 ada 13 parsele ilişkin olup, anılan mahkeme ilamlarının taraflar arasında kesin hüküm teşkil etmekle birlikte, somut olayda 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4 maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu tespitine itiraz niteliğinde olduğu ve kullanım kadastrosunda, tespit esnasında çekişmeli taşınmazı ekonomik amaca uygun olarak kullanan ve kullanımları korunması gereken kişilerin tutanağın beyanlar hanesinde kullanıcı olarak gösterilmesi söz konusu olduğundan, bu nedenle Sulh Hukuk Mahkemesinde taraflar arasında görülen 1996/557 Esas, 2000/190 Karar sayılı ... aleyhine verilen men'i müdahale ilamının karar tarihi olan 01.06.2000 tarihinden kullanım kadastro tespit tarihi olan 2010 tarihine kadar taşınmazın fiilen kim veya kimler tarafından kullanıldığı, kesinleşen mahkeme ilamından sonra davacı tarafın kullanımının engellenip engellenmediği hususunda taraf tanıkları ve yerel bilirkişi kurulundan...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kullanım kadastrosunda tutanaktaki beyanlar hanesindeki şerhin iptali davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 20/06/2017 gün ve 2015/15445 - 2017/5703 E.K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur....

                    UYAP Entegrasyonu