Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı ile temlik eden banka arasında kredi kartı üyelik sözleşmesi düzenlendiği, davalıya sağlanan kredi kartıyla yapılan harcamaların ödenmemesi üzerine davalının kredi kartı borcunun taksitlendirilerek 6502 sayılı Yasa'nın 22....

İcra Müdürlüğü 2019/9916 Esas sayılı icra dosyası, toplanan tüm belge ve deliller ile dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek, bilirkişi raporunda; davalının Genel Kredi Sözleşmesi'nde 100.000,00 TL, kefalet türüne müteselsil, kefalet tarihine 07.04.2017 tarihi yazılarak müteselsil kefil olarak imzalandığını, ancak Genel Kredi Sözleşmesi'nin maddeleri incelendiğinde kredi kartı alacağı ile ilgili bir düzenlemenin yer almadığını, imzalanmış bir kredi kartı üyelik sözleşmesi bulunmadığı belirtilmiş olup bu kapsamda, icra takibine konu kredi kartı borcu dava dışı ... ait olup davalının bu kredi kartı üyelik sözleşmesine kefil olarak imzasının bulunmadığı tespit edilmiş olduğundan, kredi kartı borcundan sorumlu olmayacağından, buna göre davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Dava, davacı banka tarafından davalıya tahsis edilen kredi kartına ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra, banka kredi kartı uyuşmazlıklarına ilişkin olarak açılan davalarda görevli mahkeme, bu Kanun'un 3/1-k-l, 4/3, 22/2, 73/1, 83/2. maddeleri gereğince Tüketici Mahkemeleridir. Bu durumda 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44. maddesinde yer alan "kart hamilleri aleyhine açılacak davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır." hükmünün bu tarihten sonra açılan davalarda uygulanma imkanı kalmamıştır....

      e ait suça konu kredi kartı bilgilerini verdiği, katılan ...'e paranın kredi kartından çekilemediğinin bildirilmesi üzerine katılan ...'in hükümlü adına kayıtlı ... hesabına 2.940 TL havale ettiği, sonrasında ise suça konu kredi kartından 2.055,89 ve 513,97 TL'nin çekildiği ve cep telefonunun gönderilmediği somut olayda; hükümlünün mağduru ... olan eyleminde katılan ...'ten katılan ...’in kredi kartı bilgilerini aklıkları sonra tahsilatı yapamadığını belirterek eylemine devamla katılan ...'in kendisine 2.940 TL'yi ... havalesi ile göndermesini sağladıktan sonra telefonu göndermemesi suretiyle bilişim sistemleri ... veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, mağduru ... olan eyleminde ise suça konu kredi kartı hesabından ayrıca para çekmesi eylemlerinin ise başkasına ait ... veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarını oluşturduğuna karar veren mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından davacıya kredi kartı borçlusu Sinan Kalender'in kredi kartı borçlarının ödenmesi konusunda herhangi bir ihtar, ihbar gönderilmediğini ve davacı tarafından kredi kartı borçlarının ödenmesinin istenmediğini, davacının kredi kartı borçlarını kendi rıza ve isteği ile yatırdığını, ödeme dekontlarında kredi kartı ödemesi olduğunun açıkça görüldüğünü, dekontlardaki kredi kartı numarasının açık ve net bir şekilde yazıldığını, davacının bu dekontları imzalayarak ödeme yaptığını, davacının bilerek isteyerek yaptığı ödemelerden sonra "ben bu ödemelerin kredi kartı ödemesi olduğunu bilmiyordum" diyerek ödediği paraları geri istemesinin M.K'nun iyiniyet kurallarına aykırı bir durum olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....

        K A R A R Davacı Banka, davalının kredi kartı sözleşmesini müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibine başlandığını, davalının takibe haksiz itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının iptali ile % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,bozma ilamına uyularak Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı bankadan alınıp kullanılan kredi kartı borcundan kaynaklanmaktadır. 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesi “Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır” hükmünü getirmiştir....

          ın telefon bankacılığı hizmetini kullanarak Finansbanktan katılan adına kredi kartı ve kredili mevduat hesabı açılmasını talep ettiği sanığın, dosyada bulunan cd içeriğindeki banka görevlisi ile ses kaydından da açıkca anlaşıldığı üzere katılan adına kredi kartı talebi ile birlikte kredili mevduat hesabının da açılmasına onay verdiği, sanığın banka tarafından düzenlenen sahte kredi kartını birden fazla kez kullanarak kredi kartı hesabından 15.975 TL harcama yaptığı, açılan kredili mevduat hesabından da banka tarafından kendisine gönderilen banka kartı aracılığı ile 1520 TL nakit para çektiği olayda, Sanığın TCK'nın 243/3 maddelerine uyan eyleminin yanında aynı zamanda bankanın müşterilerine sağladığı telefon bankacılığı sistemi ile kurulan iletişiminde sahte kredi kartı ürettirmekten başka ayrıca ses kaydında da anlaşıldığı üzere sahte belgelerle kredili mevduat hesabı açtırmak ve bu hesaptan 1520 TL kredi kullanmak suretiyle mağduru banka olan TCK'nın 158/1j maddesin de karşılığı olan...

            Bankasından kredi kartı alıp 749 YTL harcama yaptığı, 23/10/2007 tarihinde... kredi kartı başvurusu yaptığı ancak reddedildiği, 03/08/2007 tarihinde... aldığı kredi kartıyla 210,85 YTL harcama yaptığı, 21/01/2008 tarihinde ... kredi kartı talebinde bulunduğu, 19/11/2007 tarihinde ... bankasından 1285,65YTL'lik kredi kartı harcaması yaptığı olayda sanığın ... ... Katılım Bankası, ... ve ......

              Bankası bankacılık hizmet sözleşmesi aslındaki bulunan yazılar ve imzanın sanığın eli ürünü olduğu belirtilmesine karşın aynı bilirkişi tarafından düzenlenen 30.05.2014 havale tarihli raporda ise bankacılık sözleşmesi ile kredi kartı teslim belgesindeki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının belirtildiği,ayrıca suça konu kredi kartıyla 05.07.2006, 13.07.2006 ve 09.08.2006 tarihlerinde farklı yerlerden alışveriş yapıldığının belirlenmesi karşısında ; 1- Katılanın ifadesinde belirttiği Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma dosyası ile ...bank'a ait sahte kredi kartı ile ilgili açılan soruşturma veya dava var ise getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya konulması, 2- Katılan adına düzenlenen ......

                - KARAR - İhtiyati haciz talep eden vekili, banka ile karşı taraf arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesine istinaden kredi kartı verildiğini, ancak borcun ödenmediğini ileri sürerek, kredi kartından kaynaklanan alacak nedeniyle borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerde bulunan hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, 5464 sayılı Banka ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesi uyarınca kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davanın genel mahkemelerde görüleceği, görevin kamu düzenine ilişkin olup re’sen dikkate alınacağı, gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin görev yönünden reddine, talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, karar ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu