Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/297 ESAS - 2022/499 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk sözleşmesinden kaynaklı sözleşmeden cayma ile feshedilen sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi KARAR : Dairemizin 21/02/2023 tarih, 2023/224 Esas, 2023/249 Karar sayılı kararı ile; dosyadaki eksikliklerin tamamlanarak Dairemize gönderilmesi için ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, eksikliklerin tamamlanması üzerine Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2022/297 Esas - 2022/499 Karar sayılı dosyanın yeniden Dairemize gönderilmiş olup, taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 14/11/2014 tarihinde kendisini Şifa Tur Org. Tur....

Dava konusu uyuşmazlığın davacı ile davalı yüklenici arasındaki harici satış sözleşmesinden kaynaklı olarak satın alınan bağımsız bölümün tapuda devrinin yapılıp teslim edilmemesi nedeniyle sözleşme gereğince ödenen bedelin tahsili talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlık davacı tüketici ile davalı yüklenici arasındaki konut satışından kaynaklanmakta olup diğer davalı arsa sahipleri yapılan harici satış sözleşmesinde taraf değildir. Yüklenici ile arsa sahibi arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yüklenici kendisine düşen bağımsız bölümleri harici satış sözleşmesi ile satmış olup yapılan satış sözleşmelerinde davalı arsa sahipleri taraf olmadığı gibi bu kişilerin sorumluluğu yüklendiğine dair delil de ibraz edilmemiştir. Bu durumda zarardan sözleşmenin tarafı sorumlu olacağından arsa sahiplerine husumet yöneltilemez. Bu nedenle mahkemece arsa sahipleri hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Yargıtay 13....

Geçerli bir sözleşmenin varlığı ve sözleşmeden dönme iradesinin ortaya konulması halinde ise, öncelikle devre mülk sözleşmesinden cayma koşullarının mevcut olup olmadığının değerlendirilmesi, ancak cayma koşullarının mevcut olmadığının kabulü halinde, sözleşmenin feshi koşullarının değerlendirilmesi gerekir. Tüketici hukukunda 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un ilk hâlinde devre tatille ilgili bir hükme yer verilmemiş, bu husustaki boşluk, Yargıtay’ın bu tür sözleşmeleri kapıdan satış olduğu ve tüketicinin cayma hakkının bulunduğu yönünde verdiği kararlarla doldurulmuştur. 4822 sayılı Kanun’la Haziran 2003 tarihinde yapılan değişiklik ile 4077 sayılı Kanun’un 6/B maddesi çerçevesinde devre tatil sözleşmeleri hakkında sadece tanım öngören madde eklenmiş, konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar kanun kapsamına alınmıştır....

, 50,00 TL peşinat dışında 10.325,00 TL daha ödendiğini, tapu devri yapılıp senetlerin de müvekkiline iade edildiğini, tapu devrinin yapılmasının cayma hakkına engel olmadığını belirterek sözleşmenin iptali ile ödenen toplam 10.375,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

DAVANIN KONUSU : ALACAK İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN : DAVALI VEKİLİ KARAR TARİHİ : 01/06/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/06/2021 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davada, taraflar arasında düzenlenen 30.11.2011 tarihli "Doğalgaz Satış Sözleşmesi" gereğince davalı şirket tarafından hatalı düzenlenen revize gaz bedeli faturası nedeniyle ihtiraz-i kayıtla ödenen bedelin istirdadı talep edilmektedir. Taraflar tacir olup, uyuşmazlık doğalgaz alım-satım akdinden kaynaklanmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı gereğince, ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü davalar sonunda verilen hüküm ve kararların istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (22.) Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (22.)...

    Noterliği 25.08.2020 tarih ve 8946 yevmiye nolu ihtarnamesiyle cayma hakkını kullanıldığını davalıya ihtar etmiş, ihtarname 01.09.2020 tarihinde tebliğ olmuştur. Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği'nin 7. Maddesinde belirtilen sözleşmelerin kurulmasından itibaren on dört gün içinde davacının cayma hakkını kullandığı anlaşılmaktadır. Davacı tüketicinin cayma hakkını kullanarak hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinden dönmesi sebebiyle, sözleşmelerin geçersiz olduğunun tespitine ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla davanın bu gerekçeyle kabulü gerekmekte iken İlk Derece Mahkemesince sözleşme ve protokolün resmi şekilde yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulü yerinde değildir....

    hazırlıksız bulunduğu bir sırada imzalamış olduğu sözleşmenin, kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekir....

      Noterliği kanalı ile davalı şirkete sözleşmeden cayma iradesini bildiren ve ödenilen 10.000,00 TL satış bedeli ile 1.295,00 TL site aidatının iade edilmesi hususunu içeren ihtarnamenin gönderildiğini, yasal süre içerisinde geriş dönüş olmadığı ve bedelin iadesinin yapılmamış olması sebebiyle iş bu davanın açıldığını, cayma hakkının süresinde kullanıldığını, dava konusu sözleşmenin tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğunu, cayma hakkının hizmetin ifasından sonra başladığını, davacı müvekkilin sözleşmeye uygun kullanımının bulunmadığını beyan ederek hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nin iptaline, sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenen 10.000,00 TL satış bedelinin ve 1.295,00 TL site aidatının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkile iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Taahhüt ve Ticaret A.Ş. yetkililerinin de müvekkilini ortada bıraktığını, satış yapılırken devre tatil hakkını hemen satabilecekleri ya da kiraya verebilecekleri söylenmişse de bu vaatlerin yerine getirilmediğini, bu amaçla ödenen paranın iade edilmediğini, hileyle imzalatılan sözleşmeye konu apartın durumunun belirsiz olduğunu ve devre tatil hakkının tanındığı dönemin kış olması nedeniyle tatil yapma imkânının da bulunmadığını, cayma hakkının kullanılmasına ilişkin olarak gönderilen ihtarnameden de sonuç alamadıklarını ileri sürerek sözleşme çerçevesinde ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5. Davalı ... Taahhüt ve Ticaret A.Ş. vekili; müvekkili şirketin hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, davaya konu sözleşmenin diğer davalı şirket ile imzalandığını, davacının bugüne kadar tesisten yararlanmak konusunda herhangi bir talebi olmadığını, bu nedenle müvekkilinin davacıyı mağdur etmesinden söz edilmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. 6....

        Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile verilen senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Tüketici Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapıldığını belirterek genel mahkemelerin görevine girdiği gerekçesiyle dava değerine göre sulh hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dava değerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

          UYAP Entegrasyonu