Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı işverence davacının iş sözleşmesininin devamsızlık sebebiyle feshedildiğinin ileri sürülmüş olmasına ve mahkemece kararın gerekçesinde, davacının ödenmeyen ücretleri sebebiyle çalışmaktan kaçınma hakkını kullanması sebebiyle olayın devamsızlık olarak değerlendirilemeyeceğinin açıklanmasına rağmen yine gerekçede işçinin haklı feshinden söz edilerek çelişkiye düşülmüş ise de dosya içeriğine göre 16.02.2009 tarihli fesih yazısının davacı işçiye tebliğ edilmemiş olmasına ve bu dava açısından işverence haklı neden olmaksızın sözlü olarak iş sözleşmesinin feshedildiğinin tanık beyanları ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından anlaşılmasına ve ihbar tazminatın kabulünün...
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı işverence davacının iş sözleşmesininin devamsızlık sebebiyle feshedildiğinin ileri sürülmüş olmasına ve mahkemece kararın gerekçesinde, davacının ödenmeyen ücretleri sebebiyle çalışmaktan kaçınma hakkını kullanması sebebiyle olayın devamsızlık olarak değerlendirilemeyeceğinin açıklanmasına rağmen yine gerekçede işçinin haklı feshinden söz edilerek çelişkiye düşülmüş ise de dosya içeriğine göre 16.02.2009 tarihli fesih yazısının davacı işçiye tebliğ edilmemiş olmasına ve bu dava açısından işverence haklı neden olmaksızın sözlü olarak iş sözleşmesinin feshedildiğinin tanık beyanları ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından anlaşılmasına ve ihbar tazminatın kabulünün...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2020 NUMARASI : 2019/61 ESAS, 2020/704 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız nedenle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 Başkanlığı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir. İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
HMK 190.,4857 Sayılı İş Kanunu 17, 19, 20 / 2, 25 / ll, 120. maddeleri ve geçici 1/2. maddesi yollaması ile 1475 Sayılı Yasanın 14. maddesi gereğince iş sözleşmesinin haklı bir sebebe dayanarak feshedildiğinin, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödediğinin ispatı külfeti işveren üzerindedir. Davalı davacının performansının düşük olduğunu bu sebeple daha önce iki kez yazılı uyarı verildiğini ve feshin haklı sebeple yapıldığını savunmakta ise de performans düşüklüğü ancak geçerli feshe konu olabilecek bir eylemdir. Performans düşüklüğü sebebiyle birden fazla kez savunma alınması veya uyarı verilmesinin verilen görevleri yapmamakta ısrar olarak kabulü mümkün değildir. Davalı haklı sebeple feshi ispatlayamadığından kıdem ve ihbar tazminatının hüküm altına alınmasında isabetsizlik görülmemiştir....
İşçinin iyiniyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hale gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı sebeple derhal fesih hakkı doğar. Buna karşılık işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu sebeple iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa 4857 sayılı Kanun'un 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar. Öncelikle kabule göre, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshini gerektirir olguların bulunması, feshin bu sebeple gerçekleştirilmesi, ancak altı işgünü içinde fesih işleminin yapılmamış olması durumu, geçerli feshe engel değildir....
Bununla birlikte, çalışma şartlarında esaslı değişikliği kabul etmeyen işçinin iş sözleşmesinin işverence feshi halinde, işçinin ihbar ve kıdem tazminatlarını talep hakkı doğar. Dosya içeriğine göre, davacının davalı işverenin ... de bulunan ... mağazasında çalışırken işverence ...daki optimum mağazasına nakledildiği, ... mağazasında akşamları servis olduğu halde ... mağazasında olmadığı ve evinin işyerine uzak olduğu için geç vakitlerde çıkıldığından evine gitmekte zorlandığı ve işyerini terk etmek suretiyle iş sözleşmesini kendisinin feshettiği anlaşılmaktadır. Davacının önceki işyerine oldukça uzak ve servis imkanı olmayan başka bir şubeye nakledilmesi hususu iş şartlarında aleyhe bir değişiklik olarak nitelendirilmelidir. Bu durumda, iş sözleşmesinin 09.07.2012 tarihinde 4857 sayılı Kanun'un 24/II- f. bendi gereğince işçi tarafından haklı sebeple feshedildiğinin kabulü gerekir....
sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği gerekçesi ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılıp davanın kabulüne yönelik karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri gereği haklı ve usulüne uygun olarak 05.10.2011 tarihinde ihtarname ile feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin 30.09.2011 tarihinde şifahi olarak feshedilmediğini, davacının 30.09.2011 tarihinden itibaren izinsiz ve özürsüz olarak işyerine gelmediğini, bunun üzerine davacıya ihtarname gönderilerek işyerine davet edildiği, bu davete icabet etmemesi durumunda iş sözleşmesinin feshedileceğinin yazılı olarak kendisine bildirildiği, davacının işe gelmemesini kimin söylediğinin de belli olmadığını, devamsızlık sebebiyle haklı olarak feshedildiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili; zamanaşımı definde bulunarak, davacının 01.09.2005-29.01.2009 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin iş ahlakı ve iş düzenine aykırılık teşkil eden davranışları sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatı hakkı bulunmadığını, saat ücreti ile çalıştığını, fazla mesai yapmış olması durumunda karşılığının ödendiğini, maaş alacağı, hafta, bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin haksız olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının, davalıya ait işyerinde 01.09.2005-02.01.2009 tarihleri arasında 5.18 USD saat ücreti ile çalıştığı,iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin işverence ıspatlanamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, hafta tatilleri ve genel tatillerde çalıştığı, fazla mesai yaptığı ve ücret alacağı olduğu gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi'nce, dosya kapsamında yazılı bir istifa dilekçesinin bulunmadığı ve davalı tarafça davacının istifa ettiğinin ve iş akdinin feshinin haklı veya geçerli nedenle feshedildiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacının 17.07.2019 tarihinde şirket şube yöneticisi Mehmet Cansevgili'yi gece 23:55 sularında arayarak, annesinin yaşlı olduğunu, tek başına ilçede olduğundan dolayı ilçeye taşınacağı gerekçesiyle artık işe gelmeyeceğini beyan ederek istifa iradesini ortaya koyduğunu, müvekkili şirket tarafından davacı işçinin 18.07.2019 tarihinde işe gelmemesi sebebiyle tutanak tutulduğunu ve davacının istifa sebebiyle işten çıkışının yapıldığının 19.07.2019 tarihinde Beyoğlu 38....