Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEBİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerin yerine getirildiğini, tesis için 20/04/2015 tarihinden itibaren yapı kullanım izin belgesinin var ve tesisin kullanıma hazır olduğunu, benzer davalarda kendileri lehine karar verildiği, bunun dikkate alınmasını, caymanın süresinde olmadığını, davacı tarafa mülkü teslim almak üzere 7 defa çağrı yapıldığını, ayrıca dava taşınmazın aynından kaynaklandığından HMK 362.1.b uyarınca temyiz yolu açık olarak karar verilmesi gerektiğini beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır....

DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, ön ödemeli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen bedelin istirdadı ve sözleşme hükümlerine aykırılık nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, ön ödemeli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen bedelin istirdadı ve sözleşme hükümlerine aykırılık nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....

Mahkemece, davanın kabulü ile, taraflar arasında imzalanan 09/08/2015 tarih ve AÖ01-530 numaralı sözleşmenin iptali ile sözleşme gereği davalı tarafa ödenen 17.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi imzalanmıştır. Söz konusu sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır....

    TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında bila tarihli 3312 numaralı devremülk satış sözleşmesinin imzalandığını ve davalıya 12.555,00- TL ödendiğini, 18/05/2017 tarihinde tapu devri yapılmış ise de tecrübe ve muayene koşullu bir satış olan eldeki sözleşme kapsamında davacının mülkü tecrübe ve muayene edemediğini, sözleşmenin askıda olduğunu ileri sürerek satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise cayma hakkının süresinde olduğunun kabulü ile sözleşmelerin iptaline, davalıya ödenen 12.555.00- TL'nin avans faizi ile birlikte müvekkiline iadesine ve müvekkili adına olan tapu kaydının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1182 KARAR NO : 2023/1346 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUDURNU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/140 ESAS -2023/162 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili KARAR : Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    KARAR Davacı, davalı ile 0devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 5.000 TL nakit ödeme yaptığını, ancak devre tatil sözleşmesine konu tesisten hiç faydalanmadığını belirterek devre tatil sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle ödenen 5.000 TL nin tahsilini talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir....

      Davacının, sözleşmeye uygun kullanımı bulunmadığına göre bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olup davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. Hal böyle iken; mahkemece, süresinde cayma hakkının kullanıldığı değerlendirilerek sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının gerekçesi yönünden düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olup kaldırılması gerektiğini, davacının huzurdaki davayı ikame etmesinde hukuki menfaat bulunmadığını, dava konusu sözleşme hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olup davacının cayma hakkı bulunmadığını, dava konusu sözleşmede en az 15 gün tatil hakkının öngörüldüğünü, devre tatil sözleşmesi niteliğine haiz olmadığını, nitekim dava konusu sözleşmenin Kat Mülkiyeti Kanunu'ndan kaynaklanan, resmi şekilde tapuda devir işlemlerinin yapıldığını, genel hükümlere tabi bir Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olduğunu, ayrıca Kat Mülkiyeti Kanununun gayrimenkul satış sözleşmesinden cayma hakkına ilişkin herhangi bir hüküm barındırmadığını, cayma hakkı devre tatil sözleşmelerine ilişkin olup kapsamının Tüketici Kanunu ile belirlendiğini, nitekim feshi istenen Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nde de cayma hakkına yer verilmediğini, dolayısıyla bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda...

        UYAP Entegrasyonu