WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ön ödemeli konut satış sözleşmesi,6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Aksi hâlde satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez." şeklinde düzenlenmiştir....

GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/234 ESAS - 2021/420 KARAR DAVA KONUSU : Çekilişli üyelik sistemi ile konut edindirme sözleşmesinden doğan ve davalı tarafa ödenen organizasyon bedelinin iadesi KARAR : Dairemizin 31/03/2022 tarih, 2022/182 Esas, 2022/512 Karar sayılı kararı ile; dosyadaki eksikliklerin tamamlanarak Dairemize gönderilmesi için ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, eksikliklerin tamamlanması üzerine Düzce 2....

Madde de cayma hakkının nasıl kullanılacağına ilişkin "Cayma hakkı Madde 7; (1) Tüketici, 7 gün içinde her hangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin taksitle satış sözleşmesinden cayma hakkına sahiptir. (2) Cayma hakkı süresi, hizmet ifasına ilişkin sözleşmelerde sözleşmenin kurulduğu gün; mal teslimine ilişkin sözleşmelerde ise tüketicinin veya tüketici tarafından belirlenen üçüncü kişinin malı teslim aldığı gün başlar. Ancak tüketici, sözleşmenin kurulmasından malın teslimine kadar olan süre içinde de cayma hakkını kullanabilir.(3) Mal teslimi ile hizmet ifasının birlikte yapıldığı sözleşmelerde mal teslimine ilişkin cayma hakkı hükümleri uygulanır.(4) Cayma hakkının kullanıldığına dair bildirimin cayma hakkı süresi içinde satıcı veya sağlayıcıya yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile yöneltilmiş olması yeterlidir. Satıcı veya sağlayıcı cayma hakkı konusunda tüketicinin bilgilendirildiğini ispat etmekle yükümlüdür."...

    bedellerin iade edildiği, ancak emlak komisyoncusu davalı Yasemin Tosun'a ödenen satış komisyonu ve 10.000,00 TL taşınmaz bedelinin iade edilmediği, davalı Yasemin Tosun'a ödenen bedelin 10.000,00 TL'sinin taşınmaz bedeline ilişkin olduğu, bu bedelin satışın gerçekleşmesi halinde satış bedeli olarak mal sahibine aktarması gerektiği, kalan kısmın ise komisyon ücreti olduğu, 6098 Sayılı Yasanın 520 ve devamı maddeleri gereğince simsarlık ücreti ancak sözleşmenin kurulması ile hüküm ifade edeceği ve simsarın komisyona hak kazanacağı düzenlenmiş olup, dava konusu taşınmaz vaad edilen nitelikte olmadığından, davacı taraf haklı nedenle sözleşmeden caydığı, davalının talep edebileceği bir komisyon ücretinin söz konusu olmadığı, cayma bedeli olarak ödenen miktar bakımında ise, bu bedelin mal sahibine iletilmesi gereken bedel olup, davalı tarafından kendi uhdesinde bırakılarak davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmiş olduğu anlaşıldığından davalı Yasemin Tosun'un iade etmek zorunda olduğu bedeli iade...

    Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE:Müvekkili ile davacı şirketin ....... plakalı aracın davacının iddia ettiği 270.000 TL bedel ile değil 360.000 TL bedel ile satışı konusunda anlaştıklarını, anlaşılan zaman içinde davacı şirketin kararlaştırılan bedelin tamamının müvekkili şirkete ödenmediğini, müvekkili şirketin ise haklı olarak bedeli ödenmeyen aracın satışını yapmadığını, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında en azından bedelin tamamının ödeneceğini gösterir bir ödeme yapılması için konuşulduğunu ve konuşmanın akabinde 135.000 TL'lik ödeme gerçekleştiğini, ancak taraflar olarak bu bedelin kapora olduğunu satış esnasında satış bedeli olan 270.000 TL'den düşüleceğini cayma durumunda ise bedel içinden 10.000 TL cayma bedeli alınacağının sözlü olarak anlaşıldığını, davacı tarafın "araç üzerinde haciz olmasından dolayı fek işlemlerinin yapılabilmesi için davalı tarafın araç satış bedelini istediği" iddiasının gerçeği yansıtmadığını, araç üzerinde o dönem böyle...

      KARAR Davacı, davalı ile .... nolu devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 400 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve ödenen 400 TL nin iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Davacının davalı Kuşadası Otel İşletmeleri Turizm İnşaat Ticaret Anonim Şirketine YLV0547 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinden dolayı BORÇLU BULUNMADIĞININ TESPİTİNE, Hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile birlikte verilen bir kısmı ... 4....

        Dava, taraflar arasındaki taşınmaz satış sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya yapılan peşinat ödemesinin, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmeden dönmesi nedeniyle ödenen peşinatın geç tahsilinden kaynaklanan faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında noterde yapılan 01.08.2008 tarihli taşınmaz satış sözleşmesine göre davacının 190.978 dolar peşinat ödemesi yaptığı,30.12.2008 tarihli ihtarname ile sözleşme kapsamında cayma hakkını kullanarak ödemiş olduğu peşinatın iade edilmesi isteminde bulunulduğu, davalı tarafından peşinatın iade edilmemesi üzerine bu bedelin tahsili için ... 4....

          Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının devre tatil hakkını kullanmadığı, davalının da kabulünde olup, bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. O halde, mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA,21.5.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 30.01.2022 tarihli devre tatil sözleşmesi imzalandığını, tesisin inşaatının devam ettiğini, sözleşme uyarınca müvekkilinden devre tatil kullanım bedeli, yıllık gider payı, zorunlu yasal giderler adı altında 28.500 TL bedel alındığını, müvekkili tarafından yasal süresi içerisinde cayma hakkının kullanılarak davalıya ihtar çekilmesine rağmen ödenen bedelin iade edilmediğini beyan ederek taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshi ile ödenen 28.500 TL bedelin cayma beyanı tebliğ tarihi olan 07.02.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu