Taraflar arasında eser sözleşmesi bulunmamaktadır. Dava, taraflar arasındaki "... Konut Satış Sözleşmesi" başlıklı "taşınmaz satış sözleşmesinden" kaynaklanan gecikme tazminatı, eksik ve ayıplı işler bedeli, bedel tenzili istemine ilişkin olduğundan Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi' nin 25.06.2020 gün ve 564-586 sayılı iş bölümü kararı gereği istinaf incelemesi yapma görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18-19-46. Hukuk Dairesi'ne aittir. HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere; 1-Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE; 2-Dosyanın istinaf incelemesi yapmak üzere İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi....
DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi, Keşif, Bilirkişi kurulu raporu, ek rapor Sulh sözleşmesi, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsili, yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı ve geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İstinaf başvurusundan sonra taraf vekilleri e-imzalı dilekçeleri ile sulh sözleşmesi ve sulh çerçevesinde karar verilmesini talep etmiş ve davacı alıcı ile davalı satıcının imzalarının bulunduğu sulh sözleşmesi sunulmuştur. HMK’nın 313.maddesine göre "sulh görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının konutun geç teslimi ile gecikme tazminatı ve kira kaybı olarak 3.500,00- TL talepte bulunduğunu, ancak gecikme tazminatı ve kira kaybı taleplerinin ayrı alacaklar olduğu için davacının talebini ayrıştırarak açıklaması gerektiğini, konutun hiçbir çekince olmaksızın davacı tarafından 24.11.2013 tarihinde teslim aldığını, zamanında ayıp ihbarı yapmadığını, müvekkili şirketin satış danışmanları tarafından müşterilere konut satışı yapılırken projeye ilişkin doğru ve detaylı bilgiler verildiğini, sözleşme ekinde yer alan "mahal listesinde" buz pateni sahası bulunmadığını, müvekkili tarafından hiçbir zaman buz pateni sahası inşa edileceğine dair taahhüt verilmediğini, davacının taleplerini kabul manasına gelmemekle birlikte; sözleşmenin eki niteliğindeki mahal listesinin en altında not olarak Sosyal ve Ortak Alanlar, ücret ve/veya aidat mukabilinde etaplar arasında ortak kullanıma tabidir hükmü bulunduğunu, davacının ücretsiz olarak ve site kartı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak tapu tescile herhangi bir nedenle karar verilememesi durumunda taşınmazın eksiksiz teslim edilmiş olması halinde rayiç değer, konutun geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı ve yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi’nin 11/11/2019 tarih ve 2018/235 Esas, 2019/1030 Karar sayılı kararı ile tapu iptali ve tescil talebinin reddine, terditli talebin kabulü ile 350.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair karar verilmiş, hüküm davacı tarafça tapu iptali ve tescil talebi ile yüz ölçüm kaybı ve kira kaybı tazminat taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesi ile istinaf edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak tapu tescile herhangi bir nedenle karar verilememesi durumunda taşınmazın eksiksiz teslim edilmiş olması halinde rayiç değer, konutun geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı ve yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi’nin 11/11/2019 tarih ve 2018/586 Esas, 2019/1033 Karar sayılı kararı ile tapu iptali ve tescil talebinin reddine, terditli talebin kabulü ile 310.000,00 TL'nin (22/11/2019 tarihli tahsis kararı ile) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair karar verilmiş, hüküm davacı tarafça tapu iptali ve tescil talebi ile yüz ölçüm kaybı ve kira kaybı tazminat taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesi ile istinaf edilmiştir....
davalıdan 46.418,95 TL kaçak tüketim bedeli, 2.404,50 TL gecikme faizi ve 432,81 TL faizin KDV'si olmak üzere, toplam 49.256,26 TL alacaklı olduğu tespit ve kabul edilmekle;davalının iddiasını yasal ve inandırıcı deliller ile kanıtlayamadığından, davanın kısmen kabulü ile; davalının----- İcra Müdürlüğü'nün -----sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, Takibin 46.418,95 TL asıl alacak, 2.404,50 TL gecikme faizi, 432,81 TL KDV olmak üzere toplam 49.256,26 TL üzerinden ve sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren belirtilen miktar ve cinsinde faiz uygulanarak devamına, fazlaya dair itirazın iptali talebinin reddine, alacak kaçak elektrik kullanımından doğduğu ve likit olmadığı nedeniyle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; menfi tespit davası açtıklarını, böylece faturanın gerçek bedelinin tespit edileceğini, gecikme cezasının uygulanabilmesi için müvekkiline usulüne uygun olarak borcunun tebliğ edilmesi ve temerrüdünün sağlanması gerektiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takibin 31.010,98 TL'lik kısmına itirazın iptali ile bu miktar üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanmak üzere %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Mad. hükmünün şartlarını içerdiğini, kredinin, satıcının anlaştığı bir banka aracılığı ile sağlandığını, burada davalı banka ile davalı satıcı arasında önceden yapılmış bir anlaşma bulunduğunu, bu anlaşma doğrultusunda davalı satıcıdan konut satın alan tüketiciye kredi kullandırıldığını, kredinin bağlı kredi olup, davalı bankanın da eksik iş bedelinden sorumluluğunun bulunduğunu, davanın banka açısından reddedilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı sonuç doğurduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılması ile davanın her iki davalı açısından kabulüne karar verilmesi gerektiğini bildirerek istinaf itirazında bulunmuştur. GEREKÇE: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, konut satış sözleşmesi uyarınca borca aykırılık ve bağlı krediden kaynaklanan eksik işler bedeli ve gecikme tazminatının tahsiline ilişkindir....
Tarafların iddia ve savunmaları, 28/03/2019 tarihli elektrik satış sözleşmesi ve eki niteliğinde olan 22/03/2021 tarihli zeyilname, bilirkişi raporu, 30/03/2022 tarihli fatura ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; elektrik satış sözleşmesi ve zeyilname kapsamında davalı tarafından davacıya düzenlenen 30/03/2022 tarihli ve 235.537,19 TL bedelli faturanın sözleşmeye aykırı bir şekilde düzenlendiği, bu nedenle fatura nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen fatura bedelinin iadesi istemi ile eldeki menfi tespit ve istirdat davasının açıldığı, sözleşmenin 5 ve 6.maddeleri ile zeyilnamenin 4.maddesi nazara alındığında davalı tarafından düzenlenen 30/03/2022 tarihli faturanın anılan maddelere uygun bir şekilde hazırlandığı, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere uygulanan gecikme zammı miktarının da taraflar arasındaki sözleşme ve zeyilname hükümlerine uygun olduğu kanaatine varılmakla dosyamız kapsamı ile uyumlu ve denetime elverişli bir şekilde...
Bu maddeye göre alacaklının seçimlik hakları a)aynen ifa ve gecikme tazminatı, b)gecikmiş ifayı red ve müspet zararın tazmini ve c)sözleşmeden dönme ve menfi zararların tazmini olup, bu seçimlik haklardan yalnızca birisi kullanılabilir. Dava dilekçesinde sözleşmenin feshi ile verilen tapuların iptâl-tescili ve gecikme tazminatı istenmiş, aynı anda seçimlik haklardan ikisi birlikte kullanılmıştır. Mahkemece fesih şartlarının oluşmadığı belirtilerek seçimlik haklardan aynen ifa ve gecikme tazminatı seçeneğinin kullanıldığı kabul edilmiş, bunun sonucu olarak sözleşmenin feshi ile tapu iptâli-tescil istemlerinin reddine, gecikme tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Karar yalnızca davacı arsa sahipleri tarafından temyiz edilmiş, davalılar tarafından temyiz yoluna başvurulmamıştır....