"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi _K A R A R_ Dava, aile konutu üzerine konulan ipoteğin terkini istemine ilişkin olup, hüküm aile mahkemesince verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 30.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı banka tarafından ipotekli taşınmaz maliki-borçlu ... aleyhine; konut kredisi sözleşmesi nedeniyle düzenlenen gayrimenkul ipoteğinin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, borçlu vekilinin konut kredisi sözleşmesine dayalı takip yapıldığını, ihtarnameye konu taksitleri ödendiğini belirterek takibin iptalini talep ettiği ve mahkemece davanın kabulüne ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna 4822 sayılı Yasanın 15. maddesi ile eklenen 10. maddesinde; “...
KARAR Davacı, davalı banka ile arasında konut kredisi sözleşmesi imzalandığını, bu kredi ile satın aldığı konut üzerinde 1. derecede ipotek bulunduğunu, taşınmazı ipotekle yükümlü olarak satın aldığını, ancak bankanın sözlü olarak ipoteğin kalkacağı vaadinde bulunduğunu, bu nedenle kullanılan kredi için 2. derecede ipotek konulmasını kabul ettiğini, bankanın kendisini yanıltığını, ipoteği kaldırmadığı gibi lehine ipotek konulan 3. şahsın borçları nedeniyle konutun satışa çıkarılıp, banka tarafından alacağına mahsuben satın alındığını, bu olay nedeniyle konutu bankadan ikinci kez satın almak zorunda kaldığını, bu kez de bankanın kredi taksitlerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle icra takibi yaptığını, ipotekli konutu satın almasının ve davalı bankanın 1. derece ipotek bulunan konuta ipotekli taşınmazın değerinin iki katını aşar şekilde tekrar 2. derece ipotek konulmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, banka işleminin dürüstlük kuralına açıkça aykırılık teşkil ettiğini, yapılan...
Bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin konut finansmanı kredisinin teminatı olduğu tartışmasızdır. İpotek aktinde "taşınmazın borçlunun bankadan kullandığı diğer kredilerin de teminatı olduğu" yönündeki kayıt yanıltıcı mahiyette olduğundan tüketici olan borçlu açısından yazılmamış sayılması gereken bir kayıttır. İstinaf başvurusuna konu mahkeme ilamına uyuşmazlık, 06.05.2007 tarihinde yayınlanıp yürürlüğe giren 5582 sayılı Konut Finansmanı Sistemine ilişkin Kanun ile, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Kanununda yine 5582 sayılı Kanunla eklenen 10/B maddesi ve bu kanun yerine kabul edilip 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 34. maddesinde anlam ve ifadesini bulan 23.02.2011 tarihli konut finansmanı kredisi teminatı olarak kurulan 13.06.2012 tarihli 210.000 TL bedelli ipotektir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından kullanılmış olan kredinin açık ve net bir biçimde zorunlu konut ihtiyacının karşılanması amacıyla çekilmiş olan konut kredisi olduğunu ve sunulan evrakların içerisinde sözleşmenin zorunlu kredi olarak yorumlanmamasını gerektiren hiçbir hüküm, bilgi veya belge bulunmadığını, Bankaların kredi sözleşmesi başta olmak üzere, müşterileriyle yapmış oldukları tüm sözleşmelerde karşılıklı hiçbir müzakereye girişilmeksizin, matbu sözleşmelerin seri biçimde imzalanması yoluyla müşteriye hiçbir itiraz hakkı tanımadan ve müşterinin gerçek iradesini yansıtmasına izin vermeden baskıcı bir yol izlediğini, Bankaların bu yolla zaten zayıf konumda olan müşterilerinin zaafiyetinden yararlanmak suretiyle aslında konut kredisi olan sözleşmeleri ticari boyuta sokmakta ve kendi alacaklarını garanti altına almaya çalıştığını, Dolayısıyla müvekkilin çekmiş olduğu kredi zorunlu konut kredisi olup kendi aleyhine geniş bir borçlanma sonucunu doğuran...
Davacıların maliki oldukları 2581 ada 23 sayılı parseldeki 1 numaralı bağımsız bölüm kaydı üzerine tesis olunan ipotek Türk Medeni Kanununun 893. maddesinde yer alan satıştan doğan alacak için satılan taşınmaz üzerine satıcı lehine konulan tescile tabi kanuni ipotektir. İpotek bedeli olan 49.000 TL nin 08.11.2004 tarihinde ipotek lehtarı şirketin müdürü ve temsilcisi olan ...’ya belge karşılığı ödendiği sabittir. İpotek bedeli ödendiğinden rızayla terkini yapılmayan ipotek kaydının mahkeme hükmüyle terkini dava edilebilir. Bu bakımdan ipoteğin terkin edilmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Diğer taraftan; ipotek lehtarı olan davalı şirketin ipotekten kaynaklanan haklarını 14.10.2009 tarihinde birleşen davanın davalısı ...’ye alacağın temliki yoluyla temlik ettiği bu kişinin de ipoteğe dayanarak borçlusu olan asıl ve birleşen davanın davacıları aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle icra takibine geçtiği anlaşılmaktadır....
ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek zorunlu olarak davacı tarafından alacaklıya değil üçüncü şahsa verilmiş bir ipotek olduğunu, borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12 bendi uyarınca meskeniyet iddasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İzmir 11....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının davalı bankadan aldığı konut kredisi nedeniyle taşınmazında tesis edilen ipoteğin kredi borcunun bitmiş olması nedeniyle kaldırılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ipoteğin terkinini isteme hakkı başlıklı 883 üncü maddesi şu şekildedir; “Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir. (Ek fıkra:4/7/2019-7181/19 md.) ...
Şti ile davalı arasında 20.12.2005 tarihli acentelik sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmenin teminatı olarak müvekkili adına kayıtlı taşınmazın üzerine 3 ayrı acente şubesi için 21.000'er TL'den 63.000 TL için davalı lehine ipotek konulduğunu, Temmuz 2014 tarihinde acentelik ilişkisinin son bulduğunu, ipoteğin teminat fonksiyonunun ortadan kalktığını, davalıya gönderilen ihtara rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek müvekkilinin taşınmazı üzerine konulan ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir....