WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, müvekkilinin, diğer takip borçlusu ... davalı bankadan kullandığı konut kredisine teminat olan konutu, kredi borcuyla birlikte satın aldığını,... davalıya olan kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle takip başlatıldığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, borçlu .. takip tarihi itibariyle bulunan konut finansmanı kredisi ve kredi kartından doğan borçları nedeniyle takip başlatıldığını, davalının devraldığı taşınmazın ipotek senedinde teminatın neye istinaden alındığının açıkça belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

    nedeniyle ipoteğin kaldırılma şartları somut olayda gerçekleşmemiştir....

    Türk Medeni Kanununun 717. maddesi hükmünce terkin nedeniyle taşınmaz mülkiyeti kaybedilmiş olacağından ve davalılardan banka yararına konulan ipotek münhasıran tapudan terkin edilen taşınmaz üzerine konulduğundan ipoteğin tesis edilen üst hakkına yansıtılma olanağı bulunmamaktadır. Kaldı ki, Türk Medeni Kanununun 858 maddesi uyarınca da taşınmaz rehni tescilin terkini halinde sona erer. Mahkemece yapılan bütün bu tespitler doğrultusunda değerlendirme yapılarak istem sonucu hakkında bir karar verilmesi yerine sözleşmenin 6.2 maddesi hükmüne yanlış anlam verilerek ipotekler 128 ada 1 parsel kaydı üzerine konulmuş gibi istem reddedildiğinden karar bozulmalıdır…” gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Davalı ... Yerleri A.Ş. ve diğer davalı ... Genel Müdürlüğü vekili karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır....

      Davalı banka vekili, cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaz üzerinde dava konusu ipotekten önce, başka bir bankadan kullanılan konut kredisi sebebiyle 1. dereceden ipotek tesis edildiğini, söz konusu ipoteğin müvekkil bankadan kullanılan ihtiyaç kredisi ile diğer bankadan konut alımı için kullanılan konut kredisi borcunun kapatılması suretiyle kaldırıldığını, 11/05/2017 tarihinde tesis edilen dava konusu ipoteğin, önceki ipoteğin kaldırılması üzerine 1. dereceye geçtiğini, taşınmazın konut kredisi borcunun ödenmesi için müvekkil bankadan kullanılan kredinin teminatını oluşturmak için tesis edilen ipotek için eş rızası alınmasına gereklilik bulunmadığını, taşınmaza aile konut şerhinin konulduğu 17/07/2019 tarihinden öncesi için aile konutu olduğunun ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

      İhtiyati haciz talebinde bulunan davacı her ne kadar konut kredisi nedeniyle talep tarihi itibariyle 242.662,00 TL alacağının olduğunu iddia etmekteyse de davalı konut kredisi nedeniyle oluşan tüm borcun kapatılmış olduğunu ileri sürmekte, Sakarya BAM 1. Hukuk Dairesinin kararındaki istinaf sebepleri incelendiğinde, Anadolu Bank A.Ş. vekilinin istinaf talebinde bulunurken konut kredisi nedeniyle yapıla ödemenin borcuna mahsup edildiğine dair beyanlarda bulunduğu görülmektedir. Bu durumda ihtiyati haciz talebine eden olan konut kredisi nedeniyle davacı bankanı alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı yargılama sonucu ortaya çıkacak bir husus olduğundan İİK.'nun 257.maddesi gereğince ihtiyati haciz koşullarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak dairemizce ihtiyati haciz talebinin reddine şeklinde aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur....

      Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... İli, ... kain 3. kat 14 nolu bağımsız bölüm üzerinde .... lehine 16/12/2010 tarihli ipotek kurulduğu, adı geçen bankanın 15/12/2015 tarih ve 291 sayılı cevabi yazısına göre ipoteğin devam ettiği ve borcun sona ermediği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte ......

        Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, taşınmaz kaydına tüketici kredisi nedeniyle konulan ve davalıya devredilen taşınmazdaki ipotek şerhinin terkini istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 23/07/2015 NUMARASI : 2015/373-2015/527 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında alacaklı tarafından konut kredisi ve tüketici kredisi sebebiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takibe karşı borçlunun faizin yanı sıra, takip konusu miktara da itiraz ederek takibin geri bırakılmasını talep ettiği, mahkemece, ipoteğin ilam niteliği kazanmadığından alacağın varlığı ve miktarının 4077 Sayılı Kanun kapsamında yargılamayı gerektirdiği belirtilerek davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, davacı taşınmazına konulan ipoteğin terkini ve borçlu olmadığının tesbitine yönelik olup, kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14.maddesi uyarınca 14.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmesi halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 14.07.2021 tarihinde haciz konulduğu, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında 3. kişi ... T.A.Ş. lehine tüketici kredisi sözleşmesi/sözleşmelerinde ve ekleri nedeniyle ......

                UYAP Entegrasyonu