Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının kredi borcunu bitirdiğini ancak ipoteğin fekki için talepte bulunmadığını, talep ettiğini iddia etmiş ise de bunu kanıtlayamadığını, davacı ile müvekkil banka arasında akdedilen Sabit Faizli Konut Finansmanı Sözleşmesinde yer alan "Krediye İlişkin Fon, Vergi ve Masraflar" başlığı altında düzenlenen maddesi ile davacının; Kredi için alınan teminatlarıın serbest bırakılmasına ilişkin işlemlerin gereği tahakkuk edecek harç, vergi ve diğer masrafların ödenmesini kabul ve taahhüt ettiğini, yasa hükümleri gereği ipoteğin fek edilmesinin harca tabii olduğunu, kredi sözleşmesi hükümlerine göre; harç, vergi ve diğer masrafların ödenmesi davacı tarafın yükümlülüğüne girdiğini, davacı tarafın kendi yükümlülüğünü yerine getirerek harç makbuzunu ilgili şubeye teslim etmediğinden ipoteğin fek edilemediğini, bu sebeple müvekkil bankaya kusur atfedilmesi mümkün olmadığını, müracaatta bulumaksızın dava açmayı tercih eden davacının haksız menfaat taşımayı...

Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 26.11.2018 tarih ve 2016/771-2018/1263 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Dr. ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının ipoteğin fekkini talep ettiği konutu, dava dışı ...’ten ipotekli olarak satın aldığını, kredi borcunun hesaplanarak davacı tarafından davalı bankaya yatırıldığını, bankanın ipoteği fek etmek için davacıdan bir takım haksız ödemeler talep ettiğini, davalı bankanın ipoteğin taşınmazı devreden ...’ün başkaca borçlarının da teminatını teşkil ettiğini beyan ettiğini, ancak ipoteğin yalnızca dava dışı ... tarafından kullanılan konut kredisinin teminatını oluşturduğunu konut kredisinin de ödenerek kapatıldığını, davalı...

    feri müdahil ... vek.Av. ... aralarındaki ipoteğin fekki davası hakkında .... Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 16.06.2015 gün ve 2014/495 E. 2015/448 K. sayılı hükmün davacı ve feri müdahil vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen davacı banka ile feri müdahil ... arasında düzenlenen 30.07.2013 tarihli konut finansmanı sözleşmesinin okunaklı örneğinin gönderilmesi için dava dosyasının yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel Mahkemece 27/10/2022 tarihli karar ile "...Dava, genel kredi sözleşmesine teminat olarak tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Genel kredi sözleşmeleri 6102 sayılı TTK'nun 4/1- f maddesinde düzenlenen işlemlerden olduğundan, bu sözleşmeleri teminen tesis edilen ipotek işlemlerinin de, anılan yasa hükmü kapsamında ticari dava olduğunun kabulü gerekir. Görev dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiğinden, somut olayda uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması istemi olduğu, uyuşmazlık Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görev alanına girdiği anlaşılmakla, emsal İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 05/02/2021 tarih 2021/128 Esas, 2021/210 kararı ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/523 Esas, 2022/578 kararı da dikkate alındığında, 6100 sayılı HMK’nın 114....

      Mevzuatta 2499 Sayılı Kanun hükümlerine yapılan atıflar, bu Kanunun ilgili hükümlerine yapılmış sayılır'' düzenlemesi karşısında, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (1) sayılı tarifenin "(B) İcra ve iflâs harçları" bölümünün "I-İcra harçları" başlıklı fıkrasının 3/h bendindeki atfın, 6362 Sayılı Kanun'un 57/1. maddesine yapıldığının kabulü gerekir. 6362 Sayılı Kanun'un 57/1. maddesinde; ''Konut finansmanı, konut edinmeleri amacıyla tüketicilere kredi kullandırılması, konutların finansal kiralama yoluyla tüketicilere kiralanması, sahip oldukları konutların teminatı altında tüketicilere kredi kullandırılması ve bu kredilerin yeniden finansmanı amacıyla kredi kullandırılmasıdır. Konut finansmanı kuruluşları, konut finansmanı fonları ve ipotek finansmanı kuruluşlarının, bu kredilere ve alacaklara dayalı veya bunların teminatı altındaki işlemleri de bu kapsamdadır'' hükmüne yer verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin fekki isteğine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.7.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Uyuşmazlık; ipoteğin fekki (gayrimenkul kredi sözleşmesinden kaynaklanan) talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay ( 11. ) Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek ( 11. ) Hukuk Dairesine gönderilmesine 04.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

            İcra Müdürlüğü'nün 2015/11895 Esas sayılı dosyasıyla kredi kartı borcundan dolayı, 2015/11740 Esas sayılı dosyasıyla kredi üyelik sözleşmesinden kaynaklı icra takiplerinin yapıldığı görülmüştür. Davacı tarafından konut kredisi borcunun tamamen ödenerek kapatıldığı ve davalı bankanın ipoteğin fekki için gerekli işlemleri yerine getirmediği dosya kapsamından sabittir. Konut kredisi sözleşmeleri sırasında teminat olarak verilen ipotek akitlerinde, konut kredisi dışındaki doğmuş ve doğacak alacaklar yönünden ipoteğin teminat olması hususunda yazılan hükümler yerleşik içtihatlara göre geçersiz şart niteliğinde olup, yazılmamış sayılırlar. Bu durumda HMK 884 maddesi gereğince borcu ödeyen malikin ipoteğin fekki talebinde haklıdır....

            İcra Müdürlüğü'nün 2015/11895 Esas sayılı dosyasıyla kredi kartı borcundan dolayı, 2015/11740 Esas sayılı dosyasıyla kredi üyelik sözleşmesinden kaynaklı icra takiplerinin yapıldığı görülmüştür. Davacı tarafından konut kredisi borcunun tamamen ödenerek kapatıldığı ve davalı bankanın ipoteğin fekki için gerekli işlemleri yerine getirmediği dosya kapsamından sabittir. Konut kredisi sözleşmeleri sırasında teminat olarak verilen ipotek akitlerinde, konut kredisi dışındaki doğmuş ve doğacak alacaklar yönünden ipoteğin teminat olması hususunda yazılan hükümler yerleşik içtihatlara göre geçersiz şart niteliğinde olup, yazılmamış sayılırlar. Bu durumda HMK 884 maddesi gereğince borcu ödeyen malikin ipoteğin fekki talebinde haklıdır....

            HUKUK DAİRESİ Alacaklının iddiası ve mahkemenin hukuki değerlendirmesine göre uyuşmazlık, konut kredisinden değil, dava dışı ... Lojistik Uluslararası Taş.Ltd.Şti.'nin borçlusu olduğu genel (ticari) kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; dava, bu kredi sözleşmesine müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imza atan dava dışı önceki malik ... ...'un davalı bankaya olan doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak ipotek verdiği ve halen davacı adına kayıtlı bulunan taşınmazla ilgili olarak davacı aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde davacının borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 11....

              UYAP Entegrasyonu