Somut olayda, annenin eğitimini tamamlamak üzere yurt dışına çıkma ihtiyacında olduğu, Kanada devletinin bu durumda çocuğun babasının da muvafakatini aradığı, davalı babanın gerek çocukla kurulan mevcut kişisel ilişkinin zarar görecek olması gerekse çocuğun götürüleceği ortamın sosyal ve kültürel koşullarının çocuğun üstün yararına uygun düşmeyeceği yönündeki çekinceleri sebebiyle bu muvafakati vermekten kaçındığı sabittir. Davalı babanın kişisel ilişkiye yönelik gerekçelerinde haklılık bulunmakta ise de çocuk ile velayet verilmeyen ebeveyn arasında kişisel ilişki kurulması kamu düzenine ilişkin olup, kişisel ilişki kararları kesin hüküm oluşturmaz. Bu sebeple bu konuda taraflar yararına usulü kazanılmış hak oluşmayacağı gibi değişen koşullara göre her zaman kişisel ilişkinin değiştirilmesi ve yeniden düzenlenmesinin istenmesi de mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık; müşterek çocuk ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve nafaka talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Mahkemece verilen hükme karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı/k.davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tüm dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanlarıyla davalı/k.davacı eşin tam kusurlu olduğunun ispatlandığını, boşanma davasının fer'ileri olan tazminat ve nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğunu, bu nedenlerle hakkaniyete aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılarak yoksulluk ve iştirak nafakaları ile maddi ve manevi tazminat taleplerini kabulüne, müşterek çocuk Seyfullah Mahir ile babası arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılarak talebinin reddine, hükmedilen tek vekalet ücretine ilişkin hükmün kaldırılarak asıl ve karşı dava yönünden iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminat ve nafakaların miktarı, ziynet alacağı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar, velayet düzenlemesi, kişisel ilişkinin süresi, reddedilen tazminat talepleri ile kadının davasının kabulüne yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına...
Dosya kapsamında alınan PDR raporu, çocuğun uzmandaki beyanı, tanık beyanları, daha önce açılıp ret ile sonuçlanan velayet ve kişisel ilişkiye dair dava dosyası dikkate alındığında babanın velayet görevini istismarı, ihmali olmadığı, velayet görevini yerine getirdiği, TMK'nın 183, 349 ve 351/1. maddelerinde düzenlenen velayetin değiştirilmesini gerektirir yasal şartların bulunmadığı sonucuna varıldığından, ilk derece mahkemesince verilen ret kararının usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından davacının velayete yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından nafaka artırım davası, kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat istekleri, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuk ...'...
feragat ederek çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir....
İlk derece mahkemesince baba ile ortak çocuk arasında tesis edilen kişisel ilişkiye yönelik açık bir istinaf söz konusu değilse de tesis edilen kişisel ilişki de Temmuz ayı için yapılan düzenlemede kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatleri belirtilmediğinden söz konusu eksiklik kişisel ilişkinin infazını olanaksız kılacağından kişisel ilişkiden beklenen amaç da gözetilerek davacı-karşı davalının kişisel ilişkiye yönelik istinaf isteminin HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kişisel ilişkiye ilişkin hükmünün kaldırılmasına, kişisel ilişki hakkında infazı kabil hüküm tesisine karar verilmiş ve ilk derece mahkemesince tesis edilen kişisel ilişki açık istinaf söz konusu olmadığından ve de dosya kapsamı uyarınca uygun görüldüğünden aynen muhafaza edilmiştir....
Diğer taraftan tarafların ekonomik ve sosyal durumu, müşterek çocukların yaşı, eğitim, sağlık ve barınma gibi giderleri gözönüne alındığında, hükmedilen nafaka miktarının da hakkaniyete uygun olduğu, arttırılması ya da indirilmesini gerektirir bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, tarafların nafaka miktarına ilişkin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Kişisel ilişki yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince velayetleri davacı anneye verilen müşterek çocuklar Pınar ve Pelin ile davalı babaları arasında kişisel ilişki kurulmasına yönelik olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Kişisel ilişki düzenlenirken göz önünde bulundurulması gereken temel ilke, “Çocuğun üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m.l; TMK m. 339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m.4/b)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Uyuşmazlık, velayet, şahsi ilişkinin tesisi ve nafaka istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....