Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisinde olan tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisinde olmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocukların yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
Öte yandan kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan babadır. Anne, doğrudan kişisel ilişki günlerinde çocuğu bu ilişkiyi sağlamak üzere hazır etmesi dışında başka bir yükümlülük altına sokulamaz. Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan baba, telefonla veya benzer vasıta ve yolla çocuğu ile iletişim kurmak istiyorsa, bunu yapma imkanına sahiptir. Annenin böyle bir yükümlülük altına sokulması doğru olmadığı gibi, bu yöndeki düzenlemeye uyulup uyulmadığının takip ve infazı da mümkün görünmemektedir. Bu husus nazara alınmadan telefonla görüşmenin kişisel ilişkinin kapsamına dahil edilmesi doğru görülmemiştir. Yine mahkemece, özellikle 3- 6 ve 7 yaş sonrası kurulacak kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş tarihleri ve saatlerinin gösterilmeden, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesis edilmesi de doğru görülmemiştir....
Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir. Buna göre mahkemece yapılan düzenleme gereğince müşterek çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin çocuk yararına olduğu ve kişisel ilişki ile ilgili düzenlemelerin her zaman değiştirilebileceğinden davacının kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Tarafların tedbir nafakası yönünden; TMK'nun 169. maddesi ayrılık ya da boşanma davasının açılması ile ve davanın devamı süresince hakimin gerekli gördüğü geçici önlemleri re'sen alabileceğini düzenlemiştir. TMK'nun 186. maddesinde ise eşlerin evlilik nedeniyle beraberliğin giderlerine kendi güçleri ve imkanları doğrultusunda emek ve mal varlıklarıyla eşlik edecekleri düzenlenmiştir....
Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Müşterek çocuk Göktürk Ayeş'in davalı babası ile kuracağı kişisel ilişkinin düzenlenmesini konu edinen iş bu davadaki talep incelendiğinde çocuğun yüksek yararını zedeleyecek bir unsur bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
Hüküm davacı kadın tarafından, nafakalar ve tazminatların miktarı, ortak çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki, karşı dava ile verilen karar ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, karşı dava ile ilgili verilen karar, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet, kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiştir. Dairemizin 01.10.2018 tarihli ilamında tarafların temyiz taleplerine göre sınırlandırma yapılarak, kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının az olduğu, velayeti anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin şekli ve kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, tarafların diğer temyiz taleplerinin ise onanmasına karar verilmiştir. Dairemizin onama-bozma ilamı ile kadının boşanma davasının kabulü ve velayet yönünden hüküm kesinleşmiştir....
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK md.181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanıma-Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının temyizine gelince; Tarafların müşterek çocuğu Yasin'le davacı baba arasında ayda iki gün birer saat olarak düzenlenen kişisel ilişki tesisi yeterli olmadığı gibi, çocuğun baba ile görüşmesinin pedagog gözetiminde olması için, çocuğun menfaatinin de bu yönde olması gerektiği, ancak çocuğun baba ile pedagog nezaretinde görüşmesinin çocuğun menfaatine olduğunun davada ıspatlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle kişisel ilişkinin pedagog gözetiminde tesisi de doğru görülmemiştir....
baba ile olan şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine, görüş gün ve saatlerinin artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TMK.182/2 maddesine göre " velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişki düzenlenmesinde çocuğun özellikle sağlık eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." Aynı yasanın 328/1 maddesine göre de; " ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.Nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur." (TMK. Madde 330/1) TMK.'nun 349 maddesine göre; "Velâyete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velâyetin kaldırılmasını gerektirmez. Ancak, çocuğun menfaati gerektirdiğinde velâyet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velâyet kaldırılarak çocuğa vasi de atanabilir."...