Mahkemece işin yöresel özelliği, iş yerinin mevsimlik faaliyet yürütüp yürütmediği dikkate alınarak, iş yerinin kapasitesi, iş yeri teknik donanımı konularında uzman bilirkişi ile yapılacak keşifle inceleneme yapılarak işin mevsimlik yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra, yıllık izin alacağının değerlendirilmesi gerekir. İzin hakkı Anayasal dinlenme hakkı kapsamında kaldığından mevsimlik işlerde de Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre 330 gün çalışma olan yıllar için izin alacağının kabulü gerekir. İşin mevsimlik iş olmadığının tespiti halinde ise yıllık izin sürlerinin hizmet cetvelinde yer alan çalışma sürlerine göre hesaplanması gerekir. Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece işin yöresel özelliği, iş yerinin mevsimlik faaliyet yürütüp yürütmediği dikkate alınarak, iş yerinin kapasitesi, iş yeri teknik donanımı konularında uzman bilirkişi ile yapılacak keşifle inceleneme yapılarak işin mevsimlik yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra, yıllık izin alacağının değerlendirilmesi gerekir. İzin hakkı Anayasal dinlenme hakkı kapsamında kaldığından mevsimlik işlerde de Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre 330 gün çalışma olan yıllar için izin alacağının kabulü gerekir. İşin mevsimlik iş olmadığının tespiti halinde ise yıllık izin sürlerinin hizmet cetvelinde yer alan çalışma sürlerine göre hesaplanması gerekir. Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece işin yöresel özelliği, iş yerinin mevsimlik faaliyet yürütüp yürütmediği dikkate alınarak, iş yerinin kapasitesi, iş yeri teknik donanımı konularında uzman bilirkişi ile yapılacak keşifle inceleneme yapılarak işin mevsimlik yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra, yıllık izin alacağının değerlendirilmesi gerekir. İzin hakkı Anayasal dinlenme hakkı kapsamında kaldığından mevsimlik işlerde de Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre 330 gün çalışma olan yıllar için izin alacağının kabulü gerekir. İşin mevsimlik iş olmadığının tespiti halinde ise yıllık izin sürlerinin hizmet cetvelinde yer alan çalışma sürlerine göre hesaplanması gerekir. Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Başka suçtan tutuklanan sanığın cezaevine teslimi sırasında, yapılan üst aramasında iç çamaşırına gizlenmiş vaziyette eroin ele geçmesi ve savunmasında üzerindeki eroini içtiğini sandığını beyan etmesi karşısında; hiç kimsenin kendisini suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolla delil göstermeye zorlanamayacağına ilişkin Anayasanın 38/5. maddesine göre sanıktan üzerinde uyuşturucu madde bulunduğunu bilse dahi bu durumu anlatarak suçunu ikrar etmesinin beklenemeyeceği dikkate alındığında cezaevine rızası haricinde ve görevlilerin gözetim ve denetiminde alınan sanığın üzerinde bulunan uyuşturucu maddeyi bilinçli olarak ve cezaevine sokma saikiyle görevlilere teslim etmediği şeklinde bir sonuca varılamayacağı; ceza hukukunun temel prensiplerinden olan şüpheden sanık...
Kaldı ki, davalı işverenler tarafından davacı adına limana giriş amacı ile düzenlenen belgelerin dosya kapsamındaki diğer bilgi ve belgeler karşısında hizmet akdinin varlığını göstermeye yeterli nitelikte olmadığı anlaşılmakta olup Yargıtay ilamında maddi hata da bulunmamaktadır. Bu bakımdan, davacının karar düzeltme isteği niteliğini taşıyan başvurusunun reddi gerekir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davalının karar düzeltme isteminin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın başka suçtan tutuklanarak cezaevine teslimi sırasında yapılan üst aramasında çorabının içerisinden uyuşturucu madde ele geçtiği, sanığın savunmasında uyuşturucu madde kullandığını, çorabının içerisinde bulunan uyuşturucu maddeyi atma fırsatının olmadığını, cezaevine sokma gibi bir niyetinin bulunmadığını beyan etmesi karşısında; hiç kimsenin kendisini suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamayacağına ilişkin Anayasanın 38/5. maddesine göre hükümlüden, üzerinde uyuşturucu bulunduğunu söyleyerek suçunu ikrar etmesinin beklenemeyeceği dikkate alındığında, yakalama sırasında üzerinde bulunan uyuşturucuyu bilinçli olarak ve cezaevine sokma saikiyle görevlilere teslim etmediği şeklinde bir sonuca varılamayacağı; ceza hukukunun temel prensiplerinden olan "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi de...
Gereği görüşülüp düşünüldü: Başka suçtan tutuklanan sanığın cezaevine götürüldüğü ve kabulü sırasında, X-Ray cihazından geçirilen cüzdanın içinde kağıda sarılmış bir sim kart ele geçirildiği, sanığın savunmasında cüzdanında olduğunu unuttuğunu beyan etmesi karşısında; hiç kimsenin kendisini suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolla delil göstermeye zorlanamayacağına ilişkin Anayasanın 38/5. maddesine göre, sanıktan üzerinde SİM kart olduğunu bilse dahi bu durumu anlatarak suçunu ikrar etmesinin beklenemeyeceği dikkate alındığında, cezaevine rızası haricinde ve görevlilerin gözetim ve denetiminde alınan sanığın üzerinde bulunan SİM kartı bilinçli olarak ve cezaevine sokma saikiyle görevlilere teslim etmediği şeklinde bir sonuca varılamayacağı; ceza hukukunun temel prensiplerinden olan şüpheden sanık yararlanır ilkesi de nazara alındığında sanık hakkında beraat kararı verilmesi yerine yazılı şeklinde mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Gereği görüşülüp düşünüldü: Başka suçtan tutuklanarak Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na alınması sırasında sanığın üzerinde yapılan üst aramasında 6136 sayılı Yasa kapsamında kalan dolu fişek ele geçirilmesi şeklindeki olayda; savunmasında üzerine atılı suçlamayı kabul etmemesi karşısında; hiç kimsenin kendisini suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolla delil göstermeye zorlanamayacağına ilişkin Anayasa'nın 38/5. maddesine göre sanıktan üzerinde dolu fişek bulunduğunu bilse dahi bu durumu anlatarak suçunu ikrar etmesinin beklenemeyeceği dikkate alındığında cezaevine rızası haricinde ve görevlilerin gözetim ve denetiminde alınan sanığın üzerinde bulunan fişeği bilinçli olarak ve cezaevine sokma saikiyle görevlilere teslim etmediği şeklinde bir sonuca varılamayacağı; ceza hukukunun temel prensiplerinden olan şüpheden sanık yararlanır ilkesi de nazara alındığında eyleminin 6136 sayılı Yasanın 13/4. maddesinde tanımlanan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İnfaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Başka suçtan tutuklanan sanığın cezaevine tesliminden sonra yapılan aramada uyuşturucu madde ele geçmesi, sanığın savunmasında reçeteli ilaç kullandığını beyan etmesi karşısında; hiç kimsenin kendisini suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolla delil göstermeye zorlanamayacağına ilişkin Anayasanın 38/5. maddesine göre sanıktan,üzerinde uyuşturucu bulunduğunu söyleyerek suçunu ikrar etmesinin beklenemeyeceği dikkate alındığında sanığın tutuklama sırasında üzerinde bulunan uyuşturucuyu bilinçli olarak ve cezaevine sokma saikiyle görevlilere teslim etmediği şeklinde bir sonuca varılamayacağı; ceza hukukunun temel prensiplerinden olan şüpheden sanık yararlanır ilkesi de nazara alındığında sanığın eyleminin TCK.nın 191. maddesinde tanımlanan kullanmak amacıyla...
Davalı cevabında, davacı ile hiçbir alışverişi olmadığını, fatura düzenleyip kendisini borçlu göstermeye çalıştıklarını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia,savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle bir kısım malların iade edildiği yolundaki davalı savunmasının kanıtlanamamış olmasına göre, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 04.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....