Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/10/2020 NUMARASI : 2019/471 ESAS-2020/621 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların 10/01/2015 tarihinde evlendiklerini, bir çocuklarının olduğunu, 06/10/2019 tarihinden itibaren ise fiilen ayrı yaşadıklarını, ortak çocuğun davacı anne yanında kaldığını, davalının evlendikten sonra değiştiğini, davacıyı da değişmeye zorladığını, psikolojik baskı yaparak kıskançlık göstermeye, davacının her yaptığını ve sözünü eleştirmeye, yaptıklarını takdir etmeyip değersizleştirmeye ve hakaret etmeye başladığını, mutaasıp olan annesinin de etkisi ve araya girmesiyle giyim kuşamını sorun etmeye başladığını, arkadaşları ile görüşmesine izin vermemeye, bu hususlarda hep huzursuzluk ve kavga çıkartmaya, sinirlerini kontrol edemeyip farklı ortamlarda davacıya bağırmaya ve tepki göstermeye...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/10/2020 NUMARASI : 2019/471 ESAS-2020/621 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların 10/01/2015 tarihinde evlendiklerini, bir çocuklarının olduğunu, 06/10/2019 tarihinden itibaren ise fiilen ayrı yaşadıklarını, ortak çocuğun davacı anne yanında kaldığını, davalının evlendikten sonra değiştiğini, davacıyı da değişmeye zorladığını, psikolojik baskı yaparak kıskançlık göstermeye, davacının her yaptığını ve sözünü eleştirmeye, yaptıklarını takdir etmeyip değersizleştirmeye ve hakaret etmeye başladığını, mutaasıp olan annesinin de etkisi ve araya girmesiyle giyim kuşamını sorun etmeye başladığını, arkadaşları ile görüşmesine izin vermemeye, bu hususlarda hep huzursuzluk ve kavga çıkartmaya, sinirlerini kontrol edemeyip farklı ortamlarda davacıya bağırmaya ve tepki göstermeye...

Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. İcra ve İflas Kanunun 258. maddesinin 2. cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında İhtiyati haciz sebepleri ( m.257) hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” denilmektedir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için bir kimsenin aleyhine delil olmak üzere vücuda getirdiği bir belgenin varlığı şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilirken dikkat edilmesi gereken hususun alacağın yazılı delille ispatı değil, alacağın varlığı konusunda hakime kanaat verecek dellilerin sunulmasıdır. Hakim, taraflar arasındaki ilişkiye, alacağı doğuran sebebin şekline ve niteliğine göre ibraz edilen delilleri değerlendirerek alacağın varlığı hakkında bir kanaata vardığı takdirde İİK'daki diğer şartlar mevcutsa, ihtiyati haciz talebini kabul edecektir. Alacağın varlığına kanaat getirilmesi yaklaşık ispattır....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2020/161 ESAS, 2020/376 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davalı T3 vekilinin istinaf başvurusu üzerine Düzce 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/161 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 15/12/2020 tarihli 2020/376 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....

yi Gaziantep İli'nde bulunan gayrimenkullerini, davacının kendi adına aldığı ya da alacağı mal/kredi karşılığında teminat olarak göstermeye yetkili vekil kıldığı, davacının da bu vekaletnameye istinaden 22.02.2007 tarihinde dava dışı ...'yı söz konusu gayrimenkulleri kendi (davacı) adına aldığı ya da alacağı mal/kredi karşılığında teminat göstermeye vekil tayin ettiği, dava dışı ...'nın ise bu vekaletnameye dayanarak, 26.02.2007 tarihinde davacı ...'nin davalı ...'tan aldığı ya da alacağı 60.000.- TL mal karşılığında davalı ... lehine ipotek tesis ettiği, davalının ortağı ve yetkili temsilcisi olduğu dava dışı İdeal Halı Ltd. Şti. tarafından 27.02.2007 tarihli fatura ile dava dışı ... İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.'ye ihracat kaydı ile halı satıldığı, ...'nın alıcı ... İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti.'nin ortağı ve yetkili temsilcisi olduğu, malların bu şirket tarafından 27.02.2007 tarihinde Fransa'da mukim Star Meuble isimli firmaya ihraç edildiği sabittir....

    Bu duruma göre de davacının ıslah dilekçesinde ileri sürdüğü, istemin yeni bir dava niteliğinde olduğunun giderek dilekçenin bu haliyle birleştirme istemli bir ek dava dilekçesi olarak kabulünün gerektiği ortadadır. Davacı tarafından açılan maddi ve manevi tazminat istemli bu yeni davada davalı tarafça her hangi bir itiraz ya da def-inin ileri sürülmediği tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda da zaman aşımı süresinde davanın açılıp açılmadığının 08.11.2008 tarihli dilekçenin konusunu oluşturan alacak bakımından değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Hal böyle olunca, davalı tarafça süresinde zaman aşımı def-i inde bulunulan 08.11.2007 tarihli kısmi dava dilekçesinin konusunu oluşturan 1.000,00-TL maddi tazminat isteminin zaman aşımı nedeniyle reddi gerekirken, bu talebin 31.08.2010 tarihli dava dilekçesinin konusunu oluşturan ve zaman aşımı ileri sürülmeyen talepler içerisinde değerlendirilerek sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

      CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacı ile davalının kardeşi ... arasında B.Köy 5.Aile Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasıyla görülen mal rejiminin tasfiyesi istemli davada, davaya konu edilen şirket hisseleriyle ilgili olarak evlilik birliği içerisinde edinilmiş olmasından kaynaklı ... tarafından karşı dava yoluyla takas mahsup isteminin yanında davacı adına tescilli hissenin hüküm tarihine kadar en yakın tarihteki değeri üzerinden 1/2 oranında katkı payı alacağının talep edildiğini, bu hisselerin aynı zamanda ihtiyati tedbir istemine konu yapıldığını ve yargılama sürecinin devam ettiğini, yargısal sürece konu olmuş hissesiyle ilgili davacı yanın şu aşamada dava açmasında hukuki yararı olmadığını, davacı yanın talebinin açıklattırılması gerektiğini, davanın çıkmaya izin davası olması halinde davalının davacının çıkmaya izin talebine itirazı olmadığını, açılan davada hem davalı ...'...

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacının iş akdinin feshi ile iddia edilen hususların asılsız olduğunu, davacının çalıştığı süre içerisinde çocuğunun bakımı gerekçesiyle ilk olarak 02.01.2018 tarihinde ücretsiz izin talebinde bulunarak 02.01.2019 tarihinden itibaren 09.05.2018 tarihine kadar 4 ay 7 gün ücretsiz izin verildiğini, ücretsiz izin süresince Genel Müdürlük emrine atamasının yapıldığını, davacının 02.01.2018- 10.11.2019 tarihleri arasında olmak üzere toplam 1 yıl 10 ay 7 gün ücretsiz izin kullandığını, davacı tarafa Avcılar/Cihangir şubesinde geçici görevlendirileceği bilgisinin verildiğini, ilgili şubeye gitmesi gerektiği bilgisinin verilmesine rağmen 15.09.2020 tarihinde Bahçeşehir şubesine gittiğini, iyi niyet gösterilerek davacının şubeye gelmiş olması nedeniyle geri gönderilmeyerek 1 günlük geçici görev tanımlandığını, ertesi gün kendisine bildirilen şubeye gitmesi gerektiğinin bildirildiğini, buna rağmen 16.09.2020 tarihinde...

        talep ve dava etmiş; yıllık izin alacağı talebi açısından ayırma kararı verilmiştir....

        kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla ..., genel tatil, yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu