adına tescilli ve 556 sayılı KHK gereği “Vait” ibaresinin yer alması nedeniyle satışın durdurulduğunu, müvekkilinin ...Dış Ticaret AŞ. ‘ye 2.000 USD tazminat ödediğini, 1.500 adet ayakkabının da iade edildiğini ayakkabılardaki ayıp ve kusur nedeniyle müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalının ayıp savunmasının yerinde olmadığı gibi süresinde yapılmış bir ayıp ihbarının da bulunmadığı, taraflar arasında ihtilaf konusu olmayan 35.400 YTL mal bedeline karşı yapılan tahsilat toplamı olan 28.500 YTL’ nin mahsubundan sonra davacının halen bakiye alacağının bulunduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne, 6.900 YTL’ nin dava tarihinden itibaren işletilecek değişen oranlardaki reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/02/2014 NUMARASI : 2013/322-2014/197 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tenzili, tazminat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık kiralananda sonradan çıkan ayıp nedeniyle kira parasının tenzili, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 20.000 TL müspet ve menfi zararın tahsili ile 20.000 TL manevi tazminatın tahsili ve muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delilerin mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının kira parasının tenzili istemine ilişkin temyiz itirazına gelince; Davacı dava dilekçesinde ......
Davacı vekili, davalı vekililin de hazır bulunduğu 04/03/2021 tarihli celsede; dava dilekçesindeki talep sonucunu ıslah ettiğini bildirerek , aracın kendilerinde kalmasını, taleplerinin ayıp oranında indirim olarak 5.000,00 TL bedel indirimi yapılmasını, 700,00 TL araç mahrumiyet bedeli, 3.000,00 TL manevi tazminat, 7.042,15 TL araç zorunlu masraf bedeli olarak ıslah ettiği anlaşılmıştır....
belirlenecek maddi tazminat ve müteveffaların mirasçıları için ayrı ayrı 1.000,00'er-TL'den destekten yoksun kalma tazminatının verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK'nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Davaya konu uyuşmazlığa ilişkin mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan raporda dava konusu taşınmazda mevcut ayıplı işlerin tamamının açık ayıp niteliğinde olduğu tespit edilmiştir....
olması nedeniyle bu tarihlerdeki rayiç bedellere göre hesaplama yaptırıldığı, taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek raporlar alındığı, ayrıca yine davalı vekilinin itirazı doğrultusunda A Blok için teslim tarihinin 03/07/2015 tarihi olduğu gözetilerek bu yönde BAM kaldırma kararı doğrultusunda denetime açık ve hüküm vermeye elverişli bilirkişi raporuna göre; eksik işler bedelinin 10.900,00 TL, açık ayıp bedelinin 4.785,06 TL, gizli ayıp bedelinin 25.000,00 TL, B Blok için eksik işler bedelinin 4.095,00 TL, açık ayıp bedelinin 6.751,88 TL, gizli ayıp bedelinin 10.000,00 TL olduğu, C Blok için eksik işler bedelinin 10.757,50 TL, açık ayıp bedelinin 5.248,75 TL, gizli ayıp bedelinin 5.000,00 TL olduğu, çevre düzenlemesi için eksik işler bedelinin 11.858,08 TL olduğu, açık ayıp bulunmadığı, gizli ayıp bedelinin 2.500,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazı görerek satın aldığından ve taşınmazda meydana gelen hasarların gizli ayıp niteliğinde olmadığından kullanım nedeni ile sonradan çıkan hasarlardanda sorumlu tutulamayacağı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taşınmazı satın alıp kullanmaya başladıktan sonra taşınmazda imalatdan kaynaklanan ayıplar nedeniyle dairede rutubetlenmeler oluştuğunu, dava konusu dairede tespit yaptırıp, ihtara rağmen ayıp giderilmediğinden kendisinin yaptırdığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Tespit sonucunda alınan bilirkişi raporunda ayıpların gizli ayıp mı yoksa kullanımdan kaynaklandığı hususunda herhangi açıklama bulunulmadığı gibi, Mahkemece bu hususun açıklığı kavuşturulması yönünden herhangi bir araştırma yapılmayarak kullanımdanmı kaynaklandığından bahis ile davanın reddine karar verilmiş ise de tespit bilirkişisi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacılar ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, hor kullanmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davalının müvekkillerinin 10 senelik kiracısı olduğunu, sırt sırta cepheli iki adet dükkan kiraladığını dükkanlardan birinin .....’e diğerinin ...e ait olduğunu, belirterek hasar bedeli olarak 10974 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili kira sözleşmesinde davacı ... in adının geçmediğini, ....in adının geçtiğini, davacıların paylarına düşen oranda tazminat talebinde bulunmadıklarından ve .......
Davalı vekili, dava konusu ürünlerin ayıplı olmadığını, süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davacının kullanma talimatnamesine aykırı davranmasından dolayı zararın meydana geldiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda; dava konusu yağ çözücü kimyasal solvent ürünü ayıplı olup, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunduğu, davacının talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne 9.658,44 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı olduğu iddia edilen mallar nedeni ile ayıplı malların bedelinin ve ayıplı malların kullanılmasından kaynaklanan zararın tahsili isteminden ibarettir. Uyuşmazlık, satışa konu malların ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı noktalarında toplanmaktadır....
/karşı davacının "karşı dava dilekçesinde verilen projede oluşan aksamalar nedeniyle ticari hayatının tehlikeye girdiği" iddiasıyla manevi tazminat talebinde bulunamayacağını, ayrıca ------ manevi tazminat isteminin fahiş olduğunu, bu nedenlerle karşı davacının hukuki mesnetten yoksun haksız ve yersiz maddi, manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....