Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK'nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Davaya konu uyuşmazlığa ilişkin mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan raporda dava konusu taşınmazda mevcut ayıplı işlerin tamamının açık ayıp niteliğinde olduğu tespit edilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/641 Esas KARAR NO : 2022/808 DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) DAVA TARİHİ : 31/07/2015 KARAR TARİHİ : 04/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; --------sözleşmesine konu '------- şekilde sigortalandığını, söz konusu ----- makinenin -------- devrilmek suretiyle hasar gördüğünü, hasara ilişkin ekspertiz incelemesi yaptırıldığını ve hasarın karşılandığını, ----- raporunda davaya konu hasarın ---- dayalı olarak devrilmesi nedeniyle meydana geldiği kanaatine varıldığını ancak; davalının kusurlu ifasındaki hata nedeniyle meydana gelen zararı tanzim etmediğinden --- kapsamında ödenen --- meblağındaki zararın davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacılar ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, hor kullanmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davalının müvekkillerinin 10 senelik kiracısı olduğunu, sırt sırta cepheli iki adet dükkan kiraladığını dükkanlardan birinin .....’e diğerinin ...e ait olduğunu, belirterek hasar bedeli olarak 10974 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili kira sözleşmesinde davacı ... in adının geçmediğini, ....in adının geçtiğini, davacıların paylarına düşen oranda tazminat talebinde bulunmadıklarından ve .......

        Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazı görerek satın aldığından ve taşınmazda meydana gelen hasarların gizli ayıp niteliğinde olmadığından kullanım nedeni ile sonradan çıkan hasarlardanda sorumlu tutulamayacağı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taşınmazı satın alıp kullanmaya başladıktan sonra taşınmazda imalatdan kaynaklanan ayıplar nedeniyle dairede rutubetlenmeler oluştuğunu, dava konusu dairede tespit yaptırıp, ihtara rağmen ayıp giderilmediğinden kendisinin yaptırdığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Tespit sonucunda alınan bilirkişi raporunda ayıpların gizli ayıp mı yoksa kullanımdan kaynaklandığı hususunda herhangi açıklama bulunulmadığı gibi, Mahkemece bu hususun açıklığı kavuşturulması yönünden herhangi bir araştırma yapılmayarak kullanımdanmı kaynaklandığından bahis ile davanın reddine karar verilmiş ise de tespit bilirkişisi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....

          olması nedeniyle bu tarihlerdeki rayiç bedellere göre hesaplama yaptırıldığı, taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek raporlar alındığı, ayrıca yine davalı vekilinin itirazı doğrultusunda A Blok için teslim tarihinin 03/07/2015 tarihi olduğu gözetilerek bu yönde BAM kaldırma kararı doğrultusunda denetime açık ve hüküm vermeye elverişli bilirkişi raporuna göre; eksik işler bedelinin 10.900,00 TL, açık ayıp bedelinin 4.785,06 TL, gizli ayıp bedelinin 25.000,00 TL, B Blok için eksik işler bedelinin 4.095,00 TL, açık ayıp bedelinin 6.751,88 TL, gizli ayıp bedelinin 10.000,00 TL olduğu, C Blok için eksik işler bedelinin 10.757,50 TL, açık ayıp bedelinin 5.248,75 TL, gizli ayıp bedelinin 5.000,00 TL olduğu, çevre düzenlemesi için eksik işler bedelinin 11.858,08 TL olduğu, açık ayıp bulunmadığı, gizli ayıp bedelinin 2.500,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir....

          manevi tazminatın ve söz konusu ticari ilişki nedeniyle davalı tarafa fazladan yaptıkları 6.500 TL ödemenin davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece, ticari ilişkiden kaynaklanan 6.500 TL alacağın tahsili talebinin kabulüne, ayıplı mal satışından kaynaklı maddi zararın 1.000 TL'sinin kabulüne, ıslahla arttırılan maddi tazminat miktarının zaman aşımı nedeniyle reddine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, davacı maddi tazminat talebini belirsiz alacak davası olarak açmış, bilirkişi raporundan sonra harcını yatırmak süretiyle bedel arttırımı yapmıştır....

            belirlenecek maddi tazminat ve müteveffaların mirasçıları için ayrı ayrı 1.000,00'er-TL'den destekten yoksun kalma tazminatının verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacı vekili, davalı vekililin de hazır bulunduğu 04/03/2021 tarihli celsede; dava dilekçesindeki talep sonucunu ıslah ettiğini bildirerek , aracın kendilerinde kalmasını, taleplerinin ayıp oranında indirim olarak 5.000,00 TL bedel indirimi yapılmasını, 700,00 TL araç mahrumiyet bedeli, 3.000,00 TL manevi tazminat, 7.042,15 TL araç zorunlu masraf bedeli olarak ıslah ettiği anlaşılmıştır....

            Davalı vekili, dava konusu ürünlerin ayıplı olmadığını, süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davacının kullanma talimatnamesine aykırı davranmasından dolayı zararın meydana geldiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda; dava konusu yağ çözücü kimyasal solvent ürünü ayıplı olup, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunduğu, davacının talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne 9.658,44 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı olduğu iddia edilen mallar nedeni ile ayıplı malların bedelinin ve ayıplı malların kullanılmasından kaynaklanan zararın tahsili isteminden ibarettir. Uyuşmazlık, satışa konu malların ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı noktalarında toplanmaktadır....

              Davacı arsa sahibi, kendisine bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümlerde ayıp ve eksiklikler bulunduğunu bildirerek davalı aleyhine icra takibine girişmiş ve eldeki davayı açmıştır. Bir tanımlama yapmak gerekirse eserdeki ayıp, sözleşmede üzerinde anlaşılan (yüklenicinin esere ilişkin olarak zikrettiği) niteliklerin veya dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken lüzumlu niteliklerin meydana getirilen eserde bulunmamasıdır. Başka bir ifadeyle, eserde sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki fark ayıptır. Açık ayıp, eserin iş sahibine teslimi anında kolaylıkla görülebilen ayıplardır. Buna karşılık gizli ayıp, eserin tesliminden sonra ve kullanımı sırasında kendini gösteren ayıp türüdür. Ayıbın bir ayırımı da açık-gizli ayıp olarak yapılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu