Öncelikle belirtmek gerekir ki, kira parası, Borçlar Kanunu'nun 299. maddesinde yer alan, kira akdinin esaslı unsurlarındandır. Yine, kiralanan taşınmazın, niteliği itibarı ile çatılı(musakkaf) bulunması durumunda asıl olan, kira müddetinin sonunda da kira akdinin devam etmesidir. Ancak, kira parasına ilişkin olarak, tarafların ihtilafa düşmeleri halinde sözleşmede doğan bu boşluk, .../.../1964 tarih .../... sayılı ... İnançları Birleştirme Kararı uyarınca hakim tarafından doldurulur. Türk Borçlar Kanunu Genel Hükümlere tabi olan yerlerde ise akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumunda kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz etme olanağı yoktur....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2020 NUMARASI : 2018/669 ESAS 2020/920 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Mersin 4....
(uyarlama) boşluğu doldurulmalıdır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2019/36 ESAS 2022/198 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın davacıya ait Çanakkale İli, Merkez İlçesi, Çarşı cad. No: 99 adresinde bulunan taşınmazı 01/05/2007 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile imzaladığını, ilk sözleşme 2016' da son erdiğinden 2017 yılı ve devam eden dönemi için kira sözleşmesi yapılacağını, ancak davalı bankanın karşılıklı açık müzakere yerine, bu esnada yapılacak bina tadilatını bahane edip tadilat izni vb....
Öncelikle belirtmek gerekir ki, kira parası, Türk Borçlar Kanunu'nun 299. maddesinde yer alan, kira akdinin esaslı unsurlarındandır. Yine, kiralanan taşınmazın, niteliği itibarı ile çatılı (musakkaf) bulunması durumunda asıl olan, kira müddetinin sonunda da kira akdinin devam etmesidir. Ancak, kira parasına ilişkin olarak, tarafların ihtilafa düşmeleri halinde sözleşmede doğan bu boşluk, 18/11/1964 tarih 2/4 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı uyarınca hakim tarafından doldurulur. Türk Borçlar Kanunu Genel Hükümlere ve Ürün Kirasına tabi olan yerlerde ise akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumunda kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz etme olanağı yoktur. Somut olayda; Yargıtay 6....
Mahkememce, 1.1.2003 tarihinden başlayan ve 31.12.2003 tarihine kadar ki dönem için kira bedelinin 2.375 Euro olarak tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Taraflar kira parasının miktarında anlaşamadıklarına göre, ancak kira parasının tespiti için dava açmak hakkına sahiptirler ve dava bu yöndeki talep kira tesbiti davalarındaki prosedüre uygun olarak görevli sulh hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekir.Oysa, hakimin istisnaen sözleşmeye müdahalesini öngören uyarlama ise, uzun süreli olan ve kira miktarının tespiti yönünde bir kararlaştırmanın bulunmaması, ya da bulunsa dahi, bu kararlaştırmanın, edimler arasındaki dengenin bozulmasına neden olacak miktarda olması halinde söz konusu olur. Uyuşmazlık konusu olayda davacı, 1.1.2003 – 31.12.2003 kira dönemi kira bedelinin 25.000 Euro olarak tespitini istemiştir....
Mahkemece, sözleşmenin değişen koşullara uyarlanmasına ve dava konusu her bir daire için aylık kira bedelinin 350,00 YTL. olarak tesbitine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2-Taraflar arasındaki kira sözleşmesi, 21.6.2002 başlangıç tarihli ve üç yıl sürelidir. Sözleşmenin hususi şartlarında, yıllık artış oranının Devlet İhale Genelgesinde belirtilecek orana göre tesbit edileceği kararlaştırılmıştır. Taraflar kira parasının miktarında anlaşamadıklarına göre, ancak kira parasının tespiti için dava açmak hakkına sahiptirler ve dava bu yöndeki talep kira tesbiti davalarındaki prosedüre uygun olarak görevli sulh hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekir. Oysa, hakimin istisnaen sözleşmeye müdahalesini öngören uyarlama ise, uzun süreli olan ve kira miktarının tespiti yönünde bir kararlaştırmanın bulunmaması, ya da bulunsa dahi, bu kararlaştırmanın, edimler arasındaki dengenin bozulmasına neden olacak miktarda olması halinde söz konusu olur....
Uzun süreli kira sözleşmelerinde edimler arasındaki dengenin aşırı bozulması ve sözleşmenin taraflar açısından çekilmez hale gelmesi durumunda kira parasının günün ekonomik koşullarına uyarlanması için her zaman “ uyarlama “ davası açılabilir....
O halde, gerek dairemiz kararının gerekse Yargıtay kararının genişletilerek kira tespiti ya da kiranın uyarlanması yolu ile kira parasının arttırılmasına yönelik davalarda uygulanması mümkün değildir. Zira, kira tespiti veya uyarlama davalarında dava kabul edilip kiranın arttırılmasına karar verildiğinde, bu kararın kesinleşmesi halinde davacının icra takibi yaparak dava süresince eksik tahsil ettiği kira farklarını toplu olarak talep etmesi mümkündür. Bu durumda kira tespiti veya uyarlama yolu ile kiranın arttırılması talep edildiğinde HMK'nun 389/1 maddesinde gösterilen "ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi" koşulunun mevcut olmadığı kabul edilmelidir. HMK 353/1- b-2 maddesinde "Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise" Bölge Adliye Mahkemesince "düzelterek yeniden esas hakkında" hüküm kurulacağı düzenlenmiştir....
Talep tarihine ve kiracı üzerindeki etkilerin devam ettiği aylara göre bu sürenin 17 aydan daha az olması ya da bir kira dönemini kapsamayıp, bir kaç ay devam etmesi dahi mümkündür. O halde, mahkemece kira uyarlamasına karar verilen aylar belirli olup bu aylar yönünden uyarlama yapılmasa idi ödenecek toplam kira bedeli ile uyarlama sonucunda ödecek toplam kira bedeli arasındaki fark kabul edilen dava değeri olarak benimsenmeli, harç ve vekalet ücreti buna göre belirlenmelidir. SOMUT DAVA : Bu genel açıklamanın ardından dairemizce kiranın uyarlanması talebi ile açılan somut davada uyarlama koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmiştir. Davacının 01.07.2014 tarihli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğu kiralanan için 24.08.2020 tarihinde açmış olduğu bu davada kiranın uyarlanması talep ettiği görülmektedir....