WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kira parasının 18.09.2009 gününden başlayarak aylık net 4.000 TL olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacıların temyiz dilekçesinde, 18.09.2008 tarihli kira sözleşmesinin yenilenen sözleşme olduğundan bahsedildiği halde, Dairemizin geri çevirme kararı üzerine, gönderilen kira sözleşmesinin de 18.09.2008 tarihli sözleşme olduğu bildirilmiştir. Bu nedenle, taraflar arasında akdedilen ve akdin başlangıcını teşkil eden ilk kira sözleşmesinin (18.09.2008 tarihli sözleşmeden önceki tarihli) gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı kiracı, kira sözleşmesinin 8.1. maddesinde kararlaştırılan fesih ihtarına uygun hareket ederek kira akdini feshettiğine göre kiracı ancak kiralananı kullanımında bulundurduğu süre için kira bedellerini ödemekle yükümlü olup erken tahliye nedeniyle makul süre kira alacağından sorumlu tutulamaz. Mahkemece bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde makul süre kira bedeline hükmedilmesi doğru değildir. 3-Davalı vekilinin hor kullanma tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde, 2.042,00 TL ödenmeyen kira alacağı, 18.381,00 TL erken tahliye nedeniyle makul süre kira tazminatı ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL hor kullanma tazminatının tahsilini talep etmiş mahkemece 2.042,00 TL ödenmeyen kira alacağı, 18.381,00 TL erken tahliye nedeniyle makul süre kira tazminatı ve 3.200,00 TL hor kullanma tazminatı olmak üzere toplam 17.456,00 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, 01.01.2008 tarihli kira sözleşmesinin hile ile düzenlendiği ileri sürülerek iptali istenilmiştir.Mahkemece, 26.867 m2 miktarındaki taşınmaza ilişkin davanın Asliye Hukuk mahkemesinin görevine girdiğinden bahisle reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kira sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.HUMK'nun 8.maddesinin 2/1. fıkrasında; kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ile bunlara karşılık olarak açılan davaların sulh mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.Bu davadaki istem kira sözleşmesinin feshi olmayıp, baştan beri geçersiz olduğu ileri sürülen sözleşmenin iptali istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin iptali ve tazminat istemine ilişkin davada... Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 19.12.2005 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açılan kira sözleşmesinin iptali ile birlikte maddi ve manevi tazminat istemidir. Dosya kapsamından, taraflar arasında 01.01.2004 tarihinden geçerli olmak üzere ... Ofisi istasyonu ve bağlı tesisler (lokanta, market, kahvehane) işyeri için 10 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği, aylık kira bedelinin 1.300.00- YTL. olarak kararlaştırıldığı, eldeki davada kira sözleşmesinin iptali ile birlikte tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır....

          Mahkeme ise, kiracının sözleşmeden doğan hakkının 16.maddede yazılı bulunanlar olduğu, bu nedenle de kira tespit davası açamayacağı gerekçesi ile davayı reddetmiştir.Taraflar arasında geçerli bulunan kira sözleşmesinin 16.madde hükmü, davacı kiracının kira tespit davası açması hakkını ortadan kaldırmaz....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle özetle; Mahkeme kararında davanın reddini gerektirir hiç bir gerekçe belirtilmediğini, Kira sözleşmesinde ve tapu tescil istem belgesinde, kira süresinin 07.12.2014 tarihine kadar olduğunun açıkça yazılı olduğunu, Mahkemenin karar gerekçesinde de kira sözleşmesinin 07.12.2014 tarihine kadar geçerli olduğunun kabul edildiğini, kira sözleşmesinin 07.12.2014 tarihinden önce, 08.04.2014 tarihinde sona erdirilmiş olduğu dosyada mevcut ihtarnamelerle sabit olduğunu, davalının peşin aldığı toplam kira bedelinin, kira sözleşmesinin süresinden önce sona ermesi nedeniyle işlemiş kira süresine isabet eden kısmını müvekkili şirkete geri ödemekle sorumlu olduğu izahtan vareste olduğunu, hal böyleyken somut bir gerekçe ortaya koymaksızın davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırı oldunu, Kira sözleşmesinin tapuya şerh edilmesi için tapuya verilen tescil istem belgesinde de kira sözleşmesinin 07.12.2014 tarihine...

            Noterliğinin ..... yevmiye numaralı 16/05/2014 başlangıç tarihli ,bir yıl süreli yıllık net 15.000,00 TL bedelli kira sözleşmesi ile takip dayanağı kira sözleşmesinin geçersiz olduğunu savunmuştur.Davalının itiraz içeriğine göre takip dayanağı kira sözleşmesi kesinleşmiştir. Taraflar arasındaki kira sözleşmesi ya tarafların karşılıklı anlaşmaları ile ya mahkeme kararı ile ya da kiralananın yok olması ile sona erer. Davalı tarafından ibraz edilen düşük bedelli kira sözleşmesinin Vergi Dairesi'ne ibraz için düzenlendiği , sonraki tarihli kira sözleşmesinde takip dayanağı kira sözleşmesinin taraflarca feshedildiğine dair her hangi bir düzenleme yer almadığı anlaşıldığından tarafların iradesini yansıtan takibe dayanak 01/03/2014 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli yazılı kira sözleşmesi dikkate alınmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

              Davalı cevap dilekçesinde, 01.01.2007 tarihli 1 yıl süreli aylık 2000TL bedelli yeni kira sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmede depozitoya yer verilmediği gibi 01.01.2003 tarihli kira sözleşmesine atıf yapılmadığını, 01.01.2008 tarihli 1 yıl süreli aylık 2800TL bedelli kira sözleşmesinin kiraya veren ... ile kiracı ... arasında yapıldığını, davacı ...’un ise kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığını belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacının 01.01.2003 tarihli kira sözleşmesinin tarafı olduğu, 01.01.2008 tarihli kira sözleşmesinin ise kefili olduğu, tacir olup basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği, sözleşmenin 01.01.2007 tarihli kira sözleşmesi ile yenilendiği ve yenilenen sözleşmeye itibar edilmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir....

                İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1). Borçlu, itirazında kira sözleşmesini inkâr ettiğini, yani kira sözleşmesini ve varsa buna ait mukavelenamedeki (yazılı kira sözleşmesindeki) imzasını kabul etmediğini (reddettiğini) açık ve kesin olarak bildirmelidir; aksi hâlde, borçlu kiracı, kira sözleşmesini kabul etmiş sayılır (İİK m. 269/2, c.2) (Kuru, s. 837). 18....

                  İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1). Borçlu, itirazında kira sözleşmesini inkâr ettiğini, yani kira sözleşmesini ve varsa buna ait mukavelenamedeki (yazılı kira sözleşmesindeki) imzasını kabul etmediğini (reddettiğini) açık ve kesin olarak bildirmelidir; aksi hâlde, borçlu kiracı, kira sözleşmesini kabul etmiş sayılır (İİK m. 269/2, c.2) (Kuru, s. 837). 18....

                    UYAP Entegrasyonu