Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

19.09.2015 tarihli Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin geriye etkili olarak feshi ile tapuların müvekkili adına tesciline ve Konya ili Karatay ilçesi eski 25079 Ada 2 Parsel, 25080 Ada 5 Parsel; yeni 32590 Ada 1 Parsel ile eski 25078 Ada 1 Parsel yeni; 32587 Ada 2 Parsel sayılı taşınmazların üzerine ihtiyati tedbir ve davalıdır şerhi konulmasını talep etmiştir....

Noterliğince düzenlenen 31.03.2013 tarihli 3714 yevmiye numaralı kira sözleşmesinin feshedilmesine ve tebliğden itibaren 30 gün içinde taşınmazların tahliyesine dair işlemin kira sözleşmesinin süresinin henüz sona ermediği ve dava konusu idari işleme konu kira sözleşmesinin özel hukuka göre yapılan bir sözleşme olduğu , dava konusu idari işlemin yetki, şekil sebep ve konu bakımından usul ve yasaya aykırı olduğu, davacının kira sözleşmesine güvenerek yatırım yaptığı ileri sürülerek iptali iptali istemine ilişkin olduğu görülmüştür. Antalya 4. İdare Mahkemesinin 14/11/2017 tarih, 2016/560 esas 2017/1274 karar sayılı kesinleşmiş kararı ile ''adli yargıda kira sözleşmesinin feshi davası açılması ve bu davada verilecek karara göre işlem tesis edilmesi gerektiği'' gerekçesi ile davalı idare tarafından kira sözleşmesinin feshine ve kiralananın tahliyesine ilişkin tesis edilen işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....

süre kapalı kaldığını ve bu sebeple de işletmeciler bu anlamda ciddi ekonomik kayıplara uğradığını, salgın durumunda aşırı ifa güçlüğü ile karşılaşılacağı sebebiyle sözleşmenin değişen şartlara uyarlanması gerektiğinden dava tarihinden geçerli olmak üzere ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile kira bedelinden ödenmiş olan ilk taksit düşürüldükten sonra kalan miktardan tedbiren ve uyarlanarak %75 indirimle ödenmesine, eldeki kira sözleşmesinin süresinin 1 yıl daha uzatılmasına, eldeki kira sözleşmesinin süresinin uzatılması halinde yeni dönem kira bedelinde %75 indirim yapılması şeklinde uyarlama yapılarak kira bedelinin sözleşmede belirlenen şekilde taksitle ödenmesine, Masraf ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafından açılan kira parasının uyarlanması davasında 01.07.2021 tarihli ara kararı ile Haziran 2020, Temmuz 2020, Ağustos 2020, Eylül 2020 kira bedelinin yarısını mahkeme veznesine depo etmesi şartıyla kabulüne, kira konusu taşınmazdan davacının tahliyesine ilişkin işlemlerin tedbiren durdurulması hususunda ihtiyati tedbir kararına karşı davalı tarafça dilekçe ile; mahkemece verilen tedbir kararının hukuka uygun olmadığı, tedbir kararının uygulanması halinde davalının zarara uğrayacağı, tedbirin kaldırılması gerektiğini bildirerek ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiği, mahkemece duruşma açılmaksızın dosya üzerinden verilen 02.07.2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik itirazın reddine karar verildiği görülmüştür İlk Derece Mahkemesince, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 394/4 maddesi gereğince kanunun emredici hükmüne aykırı olarak duruşma açılmaksızın dosya üzerinden karar verilmiş olmakla usulüne uygun bir itiraz incelemesi yapılmamış...

    Davacılar vekili istinaf dilekçesinde tahliye işlemi yapılmaması için ihtiyati tedbir talebinde bulunarak dairemize başvurmuş ise de; HMK'nun da ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbire ilişkin verilen bazı kararlara karşı istinaf yolu düzenlenmiş olup bu kapsamı aşar biçimde doğrudan ihtiyati tedbir kararı verilmesi düzenlenmemiştir. BAM Hukuk Dairesinin istinaf başvurusu üzerine mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararını kaldırıp ihtiyati tedbir kararı vermesi mümkün ise de istinaf başvuru dilekçesindeki istinaf sebeplerinin dışında kalan ihtiyati tedbir talebini inceleyerek karar vermesi mümkün değildir. Yasa doğrudan BAM Hukuk Dairesinin ihtiyati tedbir kararı verebileceğini öngörmüş olsaydı verilecek bu kararın kesin olup olmadığı, temyiz veya itiraz yolu olup olmadığını da düzenlemiş olması gerekirdi ki böyle bir düzenleme bulunmamaktadır....

    İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "İHTİYATİ TEDBİR kararının kaldırılmasına" karar verilmiştir....

    Şu durumda taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 1,2,10 ve 11. maddeleri göz önüne alındığında kira sözleşmesinin 10/09/2020 tarihinde sona erdiğinin kabul edilmesi gerekeceği, bundan sonra yapılan ödemelerin kira bedeli olarak yapılmasının taraflar arasındaki kira ilişkisinin devam ettiği anlamına gelmeyeceği, davalı belediyenin talep ettiği kullanım bedelinin 10/092020 tarihi ile 18/05/2021 tarihleri arasına ait olduğu, bu tarihlerde davalının fuzuli şağil olarak kabul edileceği ve davalının davacıdan kullanım bedeli altında ecrimisil talebinde bulunduğu, kira ilişkisinden kaynaklanmayan eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olacağı ve görevin kamu düzenine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir isteminin de Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması gerekirken, ilk derece mahkemesince talebin değerlendirilerek ihtiyati tedbir isteminin kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin ara kararının HMK'nın 353...

    Şu durumda taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 1,2,10 ve 11. maddeleri göz önüne alındığında kira sözleşmesinin 10/09/2020 tarihinde sona erdiğinin kabul edilmesi gerekeceği, bundan sonra yapılan ödemelerin kira bedeli olarak yapılmasının taraflar arasındaki kira ilişkisinin devam ettiği anlamına gelmeyeceği, davalı belediyenin talep ettiği kullanım bedelinin 10/092020 tarihi ile 18/05/2021 tarihleri arasına ait olduğu, bu tarihlerde davalının fuzuli şağil olarak kabul edileceği ve davalının davacıdan kullanım bedeli altında ecrimisil talebinde bulunduğu, kira ilişkisinden kaynaklanmayan eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olacağı ve görevin kamu düzenine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir isteminin de Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması gerekirken, ilk derece mahkemesince talebin değerlendirilerek ihtiyati tedbir isteminin kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin ara kararının HMK'nın 353...

    Şu durumda taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 1,2,10 ve 11. maddeleri göz önüne alındığında kira sözleşmesinin 10/09/2020 tarihinde sona erdiğinin kabul edilmesi gerekeceği, bundan sonra yapılan ödemelerin kira bedeli olarak yapılmasının taraflar arasındaki kira ilişkisinin devam ettiği anlamına gelmeyeceği, davalı belediyenin talep ettiği kullanım bedelinin 10/092020 tarihi ile 18/05/2021 tarihleri arasına ait olduğu, bu tarihlerde davalının fuzuli şağil olarak kabul edileceği ve davalının davacıdan kullanım bedeli altında ecrimisil talebinde bulunduğu, kira ilişkisinden kaynaklanmayan eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olacağı ve görevin kamu düzenine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir isteminin de Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması gerekirken, ilk derece mahkemesince talebin değerlendirilerek ihtiyati tedbir isteminin kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin ara kararının HMK'nın 353...

    KANUN YOLU YÖNÜNDEN İNCELEMEDE; 6100 sayılı HMK' nin "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı 341. maddesinde;" İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar. " düzenlemesi bulunmaktadır. Aynı kanunun 391/3 maddesinde; " İhtiyati tedbir talebinin reddi kararı gerekçeli olarak verilir ve bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf da kanun yoluna başvurabilir. Bu başvurular öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır", Aynı yasanın 394. Maddesinde; "Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir....

    UYAP Entegrasyonu