ün kira sözleşmesine dayalı olarak davaya konu evde oturduğunu beyan etmesi, davacının da dava dilekçesinde, kendisinin bilgisi dışında taşınmazın davalı ... tarafından kira sözleşmesi ile diğer davalı ...'e kiraya verildiğini ileri sürerek, davalının taşınmazdan bu kira sözleşmesi nedeniyle tahliyesini istemiş olması nedeniyle; davanın kira sözleşmesine dayalı tahliye davası olduğu, kira sözleşmesinden kaynaklanan her türlü alacak ile tahliye davalarının Sulh ... Mahkemelerinin görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Dava, davacı tarafından mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve tahliye davası olarak açılmıştır. Davalı ise davacı dışındaki üçüncü bir kişi ile aralarındaki kira ilişkisine dayanmış, ancak dosyaya herhangi bir kira sözleşmesi ibraz etmemiştir....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı tarafından müvekkili ile aralarında yapılan 20.03.2016 tarihli kira sözleşmesinin feshi ve tahliye ile eski hale getirme bedelleri istemiyle dava açılmış ve yapılan kira sözleşmesine aykırılık iddiasıyla müvekkilimin bahçe duvarı ve üç katlı binada bir kısım iyileştirmeler yaptığı ileri sürüldüğünü, bu iyileştirme çalışmaları davacı ile müvekkilinin arasında yapılan 20.03.2014 tarihli sözleşmeden hemen sonrasına ait olup, davacı 20.03.2016 tarihinde müvekkili ile yeni kira kontratı yapmak suretiyle eski kira sözleşmesini sonlandırmış bu kira döneminde yapılan iyileştirmeleri kabul etmiş ve mecuru mevcut haliyle yeniden müvekkilime kiraya verdiğini, yeni kira sözleşmesinden sonra ise mecurda müvekkilince hiçbir iyileştirme çabası yapılmadığını, 20.03.2016 tarihli kira sözleşmesine aykırılık iddiasına dayandığından , sözleşmenin yapıldığı tarihten sonra ise müvekkilince hiçbir iyileştirme çalışması yapılmamış olduğundan davanın reddine karar verilmesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, akde aykırılık ve temerrüt nedeniyle tahliye ve kira alacağı istemine ilişkindir....
KARAR Davacılar, 20 ve 23 parsel numaralı taşınmazları satın aldıklarını, bu taşınmazda önceki malik olan Vakıflar İderesi ile yaptıkları kira sözleşmesiyle kiracı olan davalıların 2.11.2004 ve 21.12.2004 tarihli ihtarlara rağmen sözleşme süreside bittiği halde tahliye etmediklerini, geç tahliye nedeniyle taşınmaza yapacakları inşaatın maliyetinin arttığını ileri sürerek fazlası saklı kalmak üzere 10.000.000.000 TL'nın tahsilini istemişler, 20.11.2006 tarihli ıslah dilekçesi ile de 13.187.500.000 TL işgal tazminatı ve 3.520.000.000 TL işçilik farkının ödetilmesini talep etmişlerdir. Davalılar, kira sözleşmesine dayanarak taşınmazda kiracı olduklarını savunarak davanın reddini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kira sözleşmesine aykırılık, fuzuli işgal nedeniyle tahliye aidat ve kullanım bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 14/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan, HUMK'nın 8/ll-1. madde ve fıkrasında İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269, 272 ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, davacının satın aldığı taşınmazda davalının haklı bir neden olmaksızın işgalci olarak bulunduğunu belirterek davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep etmiş, davalı ise taşınmazda önceki malikle yapılan kira sözleşmesi nedeniyle kiracı olarak bulunduğunu beyan etmiştir....
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Dava dışı S.S Çukurova Pamuk Yerfıstığı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği ile davalı T1 arasında akdedilen 26.12.2017 tarihli kira sözleşmesine Müvekkili, kiralanmış olan söz konusu taşınmazı satın alarak taraf olduğunu ve kira sözleşmesinde kiraya verenin haklarına halef olduğu, söz konusu kira ilişkisinin tarafı haline geldiğini, dava dışı S.S Çukurova Pamuk Yerfıstığı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği ile davalı T1 arasında akdedilen 26.12.2017 tarihli kira sözleşmesinin 10....
Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. 15. İcra ve İflas Kanunu’nun 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....
Ancak kira sözleşmesinde belirli bir artış oranı yok ise örneğin kira borcunun enflasyon oranına göre arttırılacağı kira sözleşmesinde kararlaştırılmış ise bu hâlde sadece kira sözleşmesinde yazılı aylık kira miktarı kesinleşir. Borçlunun kira sözleşmesine veya kira sözleşmesi dışındaki itirazı ile ilamsız tahliye takibi durur (İİK m. 269/3,c. l). Alacaklının itiraz ile duran tahliye takibine devam edebilmesi için itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliye istemesi gerekir. Somut olayda alacaklının, 900,00 TL bedelli 01/01/2017 tarihli kira sözleşmesine dayalı ilamsız tahliye istemli takibinde ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlunun yasal süresinde verdiği itiraz dilekçesinde aynen "Öncelikle ödeme emrinde bahsedilen şekilde alacaklı taraf ile aramda bir kira sözleşmesi mevcut değildir. 01/01/2017 tarihli kira sözleşmesi tamamen gerçek dışı asılsız olarak iddia edilen bir sözleşmedir....
sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, Antalya ili Elmalı ilçesi Hükümet Caddesi 51- B adresindeki müvekkiline ait taşınmazı 01/08/2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayalı olarak kiracı sıfatı ile kullandığını, söz konusu sözleşmenin 2010- 2011- 2012 yıllarında davacıların annesi merhum Atike Gücer tarafından yenilendiğini ve merhumun 18/01/2014 tarihinde vefatı sonrası mirasçı davacılar ile kira ilişkisinin mevcut sözleşmeye istinaden bugüne kadar devam ettiğini, yapılan kira sözleşmesine göre kira bedelinin yıllık peşin nakden ödeneceğini, yıllık kira bedelinin ise 11.988,00 TL olduğunu, kira sözleşmesine göre kira bedelinin sözleşmenin yenilenme tarihi olan 1 Ağustos'ta peşin olarak ödenmesi gerektiğini, ancak kiranın peşin ödenmediği gibi her yıl peyderpey farklı zamanlarda, düzensiz ve bir önceki yılın kira bedeli bir sonraki yıl ödendiğini...