Davacı, dava dilekçesinde, davalının 1.2.2003 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile kiracı olup,kiraların her ayın biri ile beşi arasında ödenmesi gerekirken bir kısım kira paralarını eksik,bir kısım paralarının ise hiç ödenmemesi üzerine davalıya temerrüt ihtarı gönderildiğini,30 gün içinde borcun ödenmediğini belirterek temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine ve ödenmeyen toplam 4.737 YTL kira alacağının tahsilini talep etmiştir.Davalı duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir.Mahkemece tahliye ve alacak isteminin kabulüne karar verilmiştir. Davacı taraf 1.2.2003 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira akdine dayanarak temerrüt nedeniyle tahliye isteminde bulunmuştur....
Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1). Borçlu, itirazında kira sözleşmesini inkâr ettiğini, yani kira sözleşmesini ve varsa buna ait mukavelenamedeki (yazılı kira sözleşmesindeki) imzasını kabul etmediğini (reddettiğini) açık ve kesin olarak bildirmelidir; aksi hâlde, borçlu kiracı, kira sözleşmesini kabul etmiş sayılır (İİK m. 269/2 , c.2) (Kuru, B: İcra ve İflas Hukuku, El Kitabı, Ankara 2013, s. 837)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tahliye ve itirazın iptali istemine ilişkin davada Şişli 1. Asliye Hukuk ile 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesine dayalı tahliye ve icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında 15.07.2001 tarihinden geçerli yazılı kira sözleşmesi bulunduğu, sulh hukuk mahkemesince dosya tefrik edilip tahliye itirazının iptali, davaların ayrılıp görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/II-1. maddesine göre kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye aktin feshi yahut tespit davaları bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tahliye davalarında görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir....
"İçtihat Metni" DAVA TÜRÜ : Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iki haklı ihtar nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6570 Sayılı Yasanın 7/e maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının yerleşik içtihatlar uyarınca kira sözleşmesinin bitiminden itibaren bir ay içerisinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi için, kiracının bir kira yılı içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet vermiş olması gerekir. İhtar tebliğinden sonra yapılan ödemeler iki haklı ihtarın oluşmasına engel teşkil etmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira tespiti ve tahliye hukukuna ilişkin davada Trabzon 3. Asliye Hukuk ile 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesine dayanan tahliye, kira tespiti ve alacak istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.'nın 8/II-1. maddesine göre "kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları" sulh hukuk mahkemesinin görevi kapsamındadır. Somut olayda dava dilekçesinde tahliye ile birlikte tespit ve alacak istemi bulunduğuna göre, değerine bakılmaksızın davanın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Trabzon 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin feshi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin feshi davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesine aykırılık nedeniyle kiracı tarafından açılan kira aktinin feshi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....
Bu itibarla, 2886 sayılı Kanun uyarınca yapılan kira sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle anılan Kanun'un 75. Maddesi uyarınca tesis edilen tahliye işleminin iptali istemiyle idari yargıda açılan davada; kira sözleşmesinde gösterilen sürenin, uyuşmazlığın çözümünde belirleyici olacağı; kira sözleşmesine dayalı olarak ileri sürülen iddiaların idari yargıda incelenemeyeceği; ancak davacı tarafından, kiracılığının sürdüğü yolunda kiralayan idareye karşı adli yargıda açılmış bir dava var ise bu davanın bekletici mesele kabul edileceği; verilen kararın ise kira sözleşmesinin taraflarını bağlayacağı, tarafların sözleşme serbestisi kapsamında kurulmuş oldukları hukuki tasarruf olan kira sözleşmesinin sürüp sürmediğini belirleyeceği, bu karar sonucuna göre tahliye işleminin sonuçlandırılacağı açıktır. Uyuşmazlıkta, İzmir ili, Çeşme İlçesi, ... Mahallesi, ......
Nitekim Dairemizin 2012/17274 E. 2013/884 K. sayılı 24.01.2013 tarihli ilamında da takip talebinde adresin yanlış yazılmasının, takip talebi ekinde bulunan tahliye taahhüdündeki tahliye edilecek adresin belirtilmesi karşısında sonuca etkili görülmediği belirtilmiştir. Sonuç olarak; Davacının, taraflar arasındaki 01.07.2007 tarihli kira sözleşmesine istinaden yaptığı takip neticesinde davalının kira sözleşmesine konu kiralanandan tahliyesini talep ettiği, takip talebinde farklı bir adres yazılmış olmasının açık bir maddi hataya dayandığı, aksine de bir iddia veya beyan bulunmadığı, ayrıca davacının yargılama sırasında tahliye talep edilen adresi açıkladığı ve takip talebinde adresin sehven hatalı yazıldığını belirttiği görülmüştür....
Davalı vekili; dayanak kira sözleşmesinin aslı mevcut olmadığından sözleşme altındaki imzanın tetkikinin mümkün olmadığını, sunulan sözleşmenin sahte olduğunu, taraflar arasında böyle bir sözleşmenin akdedilmemiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; dayanak kira sözleşmesine göre kira başlangıç tarihinin 01.01.2011, takip tarihinin 01.01.2016 olduğu, davacının dayandığı kira sözleşmesine uygun olarak iki ay öncesinden ihtarname gönderip kira sözleşmesine son verdiğini belirtmediği, dosyaya bu yönde bir delil de sunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 327. maddesinde yer alan düzenlemeye göre genel hükümlere tabi kira sözleşmelerinde kira sözleşmesinin başlangıcı ve süresi belli ise kira sözleşmesinde sürenin dolması ile kira sözleşmesi kendiliğinden sona erer....