No:24 A Çukurova/ADANA" adresindeki taşınmazın kiralanması hususunda 10/06/2019'da akdedilmiş olan ve "05/07/2019 başlangıç tarihli" kira sözleşmesi akdedildiğini ve taşınmazın 5 yıl süreyle kiralandığını, kiralanan iş yerinin 1. sene aylık kira bedeli 17.000,00.TL ve yıllık kira bedeli 204.000,00.TL olarak belirlenmiş ve yıllık artış oranı TÜFE oranına göre kabul edildiğini, 1.sene kira bedelinin tamamı 2. sene kira bedelinin de ilk 8. aylık kısmı davacı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, evrensel düzeyde yaygın olan bu salgına neden olan virüsün değişim göstermesi ve aşıların etkisiz kalması nedeniyle tedbirlerin devam etmesi ve yasakların tekrar gündemde olması nedeniyle 5 Temmuz 2021 tarihinde başlayan 3. sene kira bedelinin de yasal faize göre hesaplanarak mahkemece uygun görülecek makul oranda indirilerek uyarlanmasını, dava kesinleşinceye kadar, Adana Genel İcra Dairesinin 2021/12091 sayılı takip dosyasının durdurulmasına, müvekkilinin tahliye edilmemesine ve uyarlama talep...
Davalı borçlu takip dayanağı sözleşmenin tarafı olmamakla birlikte, dava konusu yerde 01.08.2013 tarihinden itibaren sözlü sözleşme uyarınca kiracı olduğunu ve yıllık kira bedelinin ....200,00 TL olduğunu bildirerek kira ilişkisinin varlığını kabul etmiştir. Takip dayanağı kira sözleşmesi ise dava dışı ............ Şti. ile yapılmış olup, bu sözleşme ile kararlaştırılmış olan yıllık kira miktarı, sözlü sözleşmeyi kabul eden davalı borçluyu bağlamaz. Ne var ki davalı borçlu takibe itirazı ile yıllık kiranın ....200,00 TL olduğunu kabul etmiş, ancak kiranın ... taksitte ödeneceği hususunu yazılı belge ile kanıtlayamamıştır. Bu durumda yıllık kira bedelinin davalının bildirdiği ....200,00 TL olarak kabul edilerek, itirazın bu miktar üzerinden kaldırılması gerekirken, kiracısı şirket olan yazılı sözleşmedeki miktar üzerinden itirazın kaldırılması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (...)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalının halen net 2550 TL kira ödediğini belirtilerek aylık kiranın 15.10.2015 tarihinden itibaren 3.750 TL olarak tespitine karar verilmesini talep etmiş, duruşmada davalının net 2.560 TL kira bedeli ödediğini beyan etmiştir. Davalı, son dönemde ödenen net kiranın 2.560 TL olduğunu davacının fahiş artış istediğini, TBK.’nun 344. maddesi gereğince ÜFE oranı üzerinde zam istenemeyeceğini belirterek davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kira parasının 01.01.2009 gününden başlayarak aylık kiranın 302,00 TL olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile kiranın aylık 302.00 TL olarak tesbiti cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyize konu yıllak kira farkı miktarı 1.430 TL’yi geçmemektedir. HUMK.’nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427.maddesi uyarınca bu gibi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, 1.6.1990 gün ve 1989/3 E-1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.04.2011 günü oybirliği ile karar verildi....
Taraflar arasında sözlü kira akdi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, kira ilişkisi ve kira miktarının davacı kiralayan, ödeme savunmasının ise davalı kiracı tarafından ispatlanması gerekir. Taraflar arasında kira ilişkisi konusunda uyuşmazlık bulunmadığından, sözlü kira akdine dayanan davacının kira miktarını kanıtlaması gerekir. Davacı taraf 2005 yılı kirasının 10.500,00 TL, 2006 yılı kirasının 12.000,00 TL ve 2007 yılı kirasının 13.500,00 TL olduğunu iddia etmiş ise de, bu iddiasını kanıtlayamamıştır. Bu durumda davalının kabul ettiği miktar olan yıllık 2.750 Euro’nun geçerli olduğunun kabulü gerekir. Kaldı ki davacı vekili 24.5.2010 tarihli duruşmada, “..öncelikle davanın tamamının kabulüne, aksi halde davalının kabul ettiği miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini” talep etmiştir....
Davacı dava dilekçesinde kira parasının uyarlanması isteminde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı, ekonomik şartlar enflasyon, bölgenin imar ve ticari gelişmelerdeki değişimlerin kiralama değerine etkisi, vergi ve amortisman giderlerindeki beklenmeyen artışlar ve emsale ilişkin değerlendirmeler yapılarak taraflar arasındaki kira sözleşmesinin uyarlanmasını gerektirecek düzeyde sözleşmenin kuruluş ve kiranın başlangıç tarihine göre değişiklik meydana gelmediği sonucuna varılarak uyarlama koşullarının oluşmadığı bildirilmiş, davacının dava konusu olayda talebi kira bedelinin değişen ekonomik koşullara uyarlanması talebi olduğu, uyarlama şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Davacı dava dilekçesinde kira parasının uyarlanması isteminde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı, ekonomik şartlar enflasyon, bölgenin imar ve ticari gelişmelerdeki değişimlerin kiralama değerine etkisi, vergi ve amortisman giderlerindeki beklenmeyen artışlar ve emsale ilişkin değerlendirmeler yapılarak taraflar arasındaki kira sözleşmesinin uyarlanmasını gerektirecek düzeyde sözleşmenin kuruluş ve kiranın başlangıç tarihine göre değişiklik meydana gelmediği sonucuna varılarak uyarlama koşullarının oluşmadığı bildirilmiş, davacının dava konusu olayda talebi kira bedelinin değişen ekonomik koşullara uyarlanması talebi olduğu, uyarlama şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Davacı dava dilekçesinde kira parasının uyarlanması isteminde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı, ekonomik şartlar enflasyon, bölgenin imar ve ticari gelişmelerdeki değişimlerin kiralama değerine etkisi, vergi ve amortisman giderlerindeki beklenmeyen artışlar ve emsale ilişkin değerlendirmeler yapılarak taraflar arasındaki kira sözleşmesinin uyarlanmasını gerektirecek düzeyde sözleşmenin kuruluş ve kiranın başlangıç tarihine göre değişiklik meydana gelmediği sonucuna varılarak uyarlama koşullarının oluşmadığı bildirilmiş, davacının dava konusu olayda talebi kira bedelinin değişen ekonomik koşullara uyarlanması talebi olduğu, uyarlama şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Davacı dava dilekçesinde kira parasının uyarlanması isteminde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı, ekonomik şartlar enflasyon, bölgenin imar ve ticari gelişmelerdeki değişimlerin kiralama değerine etkisi, vergi ve amortisman giderlerindeki beklenmeyen artışlar ve emsale ilişkin değerlendirmeler yapılarak taraflar arasındaki kira sözleşmesinin uyarlanmasını gerektirecek düzeyde sözleşmenin kuruluş ve kiranın başlangıç tarihine göre değişiklik meydana gelmediği sonucuna varılarak uyarlama koşullarının oluşmadığı bildirilmiş, davacının dava konusu olayda talebi kira bedelinin değişen ekonomik koşullara uyarlanması talebi olduğu, uyarlama şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
nun 344. maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığından, kira bedelinin mülga BK ve bu kanun dönemindeki Yargıtay’ın istikrar kazanmış içtihatları gereğince belirlenmesi gerekir. 6098 sayılı TBK öncesi yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre şartlar değişmediği ve özel gelişmelerin varlığı iddia ve ispat edilmedikçe, kira sözleşmesinde belirlenen kira süresi içerisinde sözleşmedeki artış oranı uygulanacak olup kira süresi içerisinde kiranın rayice, hak ve nesafet ilkesine göre tespiti mümkün değildir. Kira süresi bitip uzama yılı başladıktan ve ancak üç uzama dönemi geçtikten sonra hak ve nesafete uygun kira parası tespit edilebilecektir. Kira sözleşmesinin tarihi 01.08.2013 olup 10 yıllık olarak yapıldığına göre bu 10 yıl içerisinde rayice, hak ve nesafete göre kira parasının tespiti mümkün değildir....