Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak davalının temyizi kişisel ilişki davası ve vekalet ücretine de yönelik olduğundan mahkemenin 19.10.2011 tarihli temyiz talebinin reddine ilişkin kararının kişisel ilişki davası ve vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, 2-Kişisel ilişkinin sınırlandırılması talebi ile vekalet ücretine yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9/2. maddesine göre nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemeyeceğinin ve kişisel ilişkinin sınırlandırılması talebi yönünden, ayrıca harç yatırılarak dava açılmadığının ve mahkemece de bu taleple ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2017/905 ESAS - 2021/112 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel ilişkinin kaldırılması/birleşen davada velayet ve nafaka KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle"...velayeti müvekkilinde bulunan çocuklar ile diğer taraf arasında boşanma sonucu kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki boşanma davaları ile "kişisel ilişki tesisine" dair davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından; nafaka ve tazminatların miktarı yönünden, davalı-davacı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, velayet, nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

      Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının öğretmen olduğu, aylık 2.300 TL maaş aldığı, davalının ise bankacı olduğu, aylık 3200 TL gelirinin bulunduğu, müşterek çocuğu ise 2009 doğumlu olup, ilkokula başladığı ve kişisel gelişimi için bazı kurslara katıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda izah olunan nedenlerle; somut davada, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, aradan geçen süre ve davacı annenin de katkısı nazara alındığında; artırılan iştirak nafakası miktarı biraz fazla olup, TMK.'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır....

        Islah ya da karşı tarafın açık muvafakati de bulunmadığı dikkate alınarak son celsede davacı tarafın kişisel ilişkinin rapor doğrultusunda düzeltilmesi talebi dava olarak nitelendirilemez. İlk derece mahkemesince kişisel ilişki yönünden usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi usul hükümlerine uygundur. Bu haliyle; erkeğin kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren geçen süre, çocuğun yaşının büyümesi, ihtiyaçlarının artması, okul durumu, ekonomideki değişiklikler, yıllık ÜFE artış oranları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında ilk derece mahkemesince nafakanın aylık 2.000,00 TL'ye yükseltilmesi hakkaniyete uygundur. Bu haliyle; erkeğin iştirak nafakasının artırılması ve artırım miktarına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki " boşanma " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Niğde Asliye 2.Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 10.7.2000 gün ve 2000/357 E. 2000/291 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 23.11.2000 gün ve 2000/12650 E. 2000/14661 K. sayılı ilamiyle; (..1-Davalı kocanın katılma yolu ile yaptığı temyizinin harçsız ve kayıtsız olması nedeniyle reddine, 2-Davacının velayet, nafaka ve kişisel ilişkiye ilişkin temyizine gelince; velayetin düzenlenmesinde çocuğun yararı esas alınır....

          Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2012/269 esas sayılı dosyası üzerinden devamla, 25.4.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında, tarafların boşanma ve velayet hususlarında sulh olduklarından bahisle, "tarafların Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı-davalı anneye bırakılmasına ve müşterek çocuk ile davalı-davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına ve bu hususlarda dosyanın tefrikine, uyuşmazlığın kusur tespiti, maddi ve manevi tazminat ile iştirak nafakası yönünden mevcut dosya üzerinde devamına karar verilmiştir. Boşanma, velayet ve kişisel ilişki yönünden verilen karara ilişkin olarak ... Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesinin 2013/79 esas ve 2013/120 karar sayılı dosyası oluşturulmuştur. ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi, nafaka miktarı, reddedilen tazminatlar ve kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının tedbir nafakasına ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece davacı kadının ağır kusurlu olduğu kabul edilerek boşanma kararı verilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı erkek tarafından sunulan cevap dilekçesinde hiçbir vakıaya dayanılmadığı anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet, kişisel ilişki, nafaka, manevi tazminat, kişisel eşya ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davacının kişisel eşya ile ilgili bir davasının bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.06.2007...

                Çocukla, velayet kendisine bırakılmayan ebeveyn arasında düzenli kişisel ilişki kurma ve bu ilişkiyi sürdürme çocuk için bir hak olduğu gibi düzenli ilişkiyi elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (Anayasa)'nın "Ailenin korunması ve çocuk hakları" başlıklı 41. Maddesinin ikinci fıkrası; "Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar....

                UYAP Entegrasyonu