Olaydan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında aracın yarı römork ve çekicinin bağlantı kilidinin kırıldığı yada açılması nedeniyle kazanın meydana geldiği belirtilmiş, davacı aracın bağlantı kilidinin çıktığı yada açıldığı iddasının doğru olmadığını, kazanın oluş şekli, römork ve çekicinin seyir ettiği yön ve durma noktalarına göre römorkun su kanalına düşmesi sonucu kazanın meydana geldiğini belirtmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kazanın oluşu kaza tutanağı ve davacının iddia ve delilleri değerlen- dirilmemiş kazanın nedeni kasko sigortası genel şartları A.5.7. maddesine ve A.5.8. maddesine göre teminat dışı olduğu belirtilmiştir. Bu hali ile rapor hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir....
AİLE MAHKEMESİ'nin 19/02/2021 tarih ve 2016/981 E - 2021/149 K sayılı ilamına karşı, Türkiye Sigorta A.Ş. vekili tarafından 30/03/2021 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalılardan küçük Hakan Taştan'ın sebep olduğu trafik kazasında zarar gören 34 XX 943 plakalı araç için 19.761,24 TL tazminat ödemesi yapıldığını, ödenen tazminatın kusura oranlaması sonucu bir bedelin çıktığını, trafik kazası tespit tutanağında kazanın oluşumunda yaya Hakan Taştan'ın asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazada zarar gören sigortalı 34 XX 943 plakalı araç için müvekkil şirkete yapılan müracaat sonucu açılan hasar dosyası ile bağımsız ve uzman eksper tarafından hasarın niteliğinin ve miktarının tespiti için ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, kazada zarar gören sigortalıya ödenen 19.761,24 TL hasar tazminatının kusura oranlaması sonucu elde edilen 14.820,093...
sayılı iş deneyim belgesi duruşmaya getirilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına geçirilerek aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve denetime esas olmak üzere belge aslının dosya içerisinde bulundurulmasından sonra tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b) Sanık ...’nun adli sicil kaydında yer alan ve TCK'nin 58. maddesi gereğince tekerrüre esas alınan ilamın, bu dosyadaki suç tarihinden sonra kesinleşmiş olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanıklar ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 16.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi zorunludur....
Sosyal Güvenlik Kurumunca olayın iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde olayın ilgilisi olan sigortalı veya hak sahipleri "olayın iş kazası olduğunun tespiti" istemli dava açabilecekleri gibi, Kurumca olayın iş kazası olarak kabul edilmesi halinde de olayın ilgilisi olan işverinin de "olayın iş kazası olmadığının tespiti " istemli dava açabileceği, gerek sigortalı veya hak sahiplerinin gerekse işverenin Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Kurulunca belirlenen sürekli iş göremezlik oranına itiraz etmeleri halinde "sürekli iş göremezlik oranının tespiti" istemli dava açabilecekleri Dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş kararları ile kabul edilmektedir. Açılacak bu davalarda davanın tarafları sigortalı veya hak sahipleri ile işveren ve hak alanını ilgilendirdiğinden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığıdır....
sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle: "Hazine temsilcisinin taşınmazların bulunduğu yerde Toprak Komisyonunca çalışma yapıldığını ileri sürmesi nedeniyle, bu yerde 4753 sayılı Yasa'ya göre çalışma yapılıp yapılmadığının kesin olarak belirlenmesi, yapılmışsa bu çalışmalara ait tüm belgelerin getirtilerek uygulanması, taşınmazın niteliğinin usulen belirlenmesi, belirtme sebebinin gözönünde tutulması, toplanan ve toplanacak tüm deliller gözetilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; çekişmeli parsellerin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu göz önüne alınarak; suça konu belgelerin getirilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına geçirilerek aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve denetime esas olmak üzere belge asıllarının dosya içerisinde bulundurulmasından sonra tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması, b)5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği gözetildiğinde; engel adli sicil kaydı olmayan, tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluştuğundan TCK'nin 51. maddesi uyarınca cezası ertelenen sanık...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Çekişmeli taşınmazın niteliğinin belirlenmesi için gerekli olan hava fotoğrafları getirtilip yöntemince uygulanmadığı açıklanarak, taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları getirtildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın tespit tarihinden 20-25 yıl öncesinde kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya...
zilyetliğin başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli ... fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile dava tarihinden ya da kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli ... fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, özellikle ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen streoskopik çift ... fotoğraflarının streoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi” gereğine değinilmiştir....