WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; toplanan delillere göre, BK.nun 133. maddesi kapsamında bir alacağın faizinin de asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olup asıl alacağa ilişkin dava açılmasının faiz alacağını etkilemediği, KTK.109. Maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat faizinin tahsili istemine ilişkindir. Faiz alacağı zaman geçtikçe doğan bir alacak olmakla dava açıldığı tarihten geriye doğru hesap edilebilecek zamanaşımı süresi içinde istenebilir. Mülga 818 Sayılı BK.131.maddesi gereğince asıl alacak zamanaşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabidir. BK.133/2 maddesi gereğince alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir. Ancak zamanaşımının kesilmesi sadece dava konusu alacak için söz konudur....

    düşürülmediğini, asıl alacak tutarının ihtivasında da faiz alacağı bulunmakta olup davacı yan haksız olarak faize faiz işletmekte olduğunu, tüm bu sebeplerle müvekkili olan şirket aleyhine açılan davanın reddedilmesini, davacı yanın %20’den az olmamak koşulu ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davacı taraftan karşılanmasını talep etmiştir....

      Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığı, ancak icra müdürlüğüne vermiş olduğu itiraz dilekçesinde,borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiğini beyan ettiği görülmüştür. Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesi 22/01/2019 tarih, 2017/705 Esas, 2019/9 Karar sayılı "davanın kısmen kabulü ile , Davalının Bakırköy 5.İcra müdürlüğünün 2017/5278 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, 4043 08** **** 3021 nolu kredi kartından kaynaklanan 2.886,61- TL asıl alacak, 22,52- TL İşlemiş Faiz, 1,13- TL BSMV ve 288,92- TL kat öncesi faiz olmak üzere toplam 3.199,08- TL 91.6637963 nolu tek hesaptan kaynaklanan 1.523,11- TL Asıl alacak, 89,68- TL İşlemiş faiz, 0,54- TL BSMV olmak üzere toplam 1.613,33- TL, genel toplam 4.812,41- TL üzerinden takibin devamına, Davalının Bakırköy 6....

      Mahkemece, davalıların asıl alacağa itirazlarının olmayıp, sadece faiz ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz edilen faiz ve fer’ilerin bilirkişi raporuyla tespit edildiği, bu açıdan itirazın kısmen haklı olması nedeniyle icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığı belirtilerek davanın kısmen kabulüyle itirazın 7.509 TL üzerinden iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan davacı banka alacağının itiraza uğrayan işlemiş faizinin likit (bilinebilir) nitelikte olduğu gözetilerek İcra ve İflâs Kanunu'nun 67’nci maddesi hükmü gereğince davacı alacaklı yararına hüküm altına alınan miktar üzerinden %40 oranında icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile talebin reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/283 Esas KARAR NO : 2023/413 DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/04/2023 KARAR TARİHİ : 10/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait ----- isimli geminin 25.09.2022 tarihinde uğramış olduğu hasarın ----- poliçe numaralı ----- Poliçesi kapsamında teknenin onarım bedeline ilişkin 295.573,04 TL'nin hasar tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıyla davalı şirketten alınarak taraflarına ödenmesine, vinç hizmetine ilişkin olarak ödenen 9.507,00 TL'nin hasar tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıyla davalı şirketten alınarak taraflarına ödenmesine, teknede yapılan boya ve değişim işlemlerine ilişkin ödenen 17.110,00 TL'nin hasar tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıyla davalı şirketten alınarak...

          Kontrolörlüğü raporu ve müessese müdürlüğü talimatına rağmen, üst makamlardan görüş almadan, ferdi hareket ettikleri ve kurum zararının oluşmasında ...' in % 75, ...' ın % 25 oranında kusurlu oldukları gerekçesiyle, 5.623.707.977 TL ana faiz alacağı ve 1.012.267.436 TL KDV olmak üzere toplam 6.635.975.413 TL' nin dava tarihi olan 31.03.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'' den tahsiline, 1.874.569.326 TL ana faiz alacağı ve 337.422.479 TL KDV olmak üzere toplam 2.211.991.805 TL' nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...' dan tahsiline, 4.052.004.520 TL ana para, 1.512.748.391 TL faiz, 272.294.710 TL KDV olmak üzere toplam 5.837.047.621 TL' nin davalı ...' tan tahsiline, asıl alacağa dava tarihinden itibaren reeskont faiz uygulanmasına, kalan kısma dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici...

            Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı defterlerine kaydından sonra 6102 sayılı TTK'nın 1530/4-a bendi uyarınca 30 gün eklenip bulunan bu tarihten her bir faturanın ödendiği tarihe kadar faiz hesabı yapılmak suretiyle davacı tarafından hak kazanılan temerrüt faizi tutarının bulunması ve 6098 sayılı TBK'nın 100, 101 ve 102. maddeleri uyarınca mahsup işleminin yapılmasına yönelik alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek, davacının talebi ile bağlı kalınarak 9.350,49 TL devir alacağı ve 29.445,18 TL vade farkından kaynaklanan alacak olmak üzere toplam 38.795,67 TL alacağı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, talep ile bağlı kalınarak 9.350,49 TL devir alacağı ve 29.445,18 TL vade farkından kaynaklanan alacak olmak üzere toplam 38.795,67 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir....

              Tüm dosya kapsamından, davanın, taraflar arasında imzalanan ------kapsamında, davalı bankanın da içinde bulunduğu ------oluşturarak yüksek faiz oranı belirlemeleri nedeniyle fazladan ödenen faiz bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında ------ bedelli ve ------------ bedelli iki adet ticari nitelikte genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı vekili tarafından dosyaya uzman görüşü sunulduğu, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davacıya kullandırılan kredilerin faiz oranlarının ortalama faiz oranları seviyesinde olduğu, davacının tacir olması nedeniyle kredilerin kendisine maliyetine hesap edebilecek konumda olduğu ve söz konusu kredilerin ------- kapsamında olmadığının belirtildiği, mahkememizce --------- incelemesinde bankaların anlaşmalı olarak yüksek faiz oranı belirledikleri tespit edilen kredilerin tüketici kredisi olduğunun anlaşıldığı, kurul kararının ticari kredileri kapsamadığı kanaatine varıldığı, keza ------------ Sayılı kararında da konu edilen ürünlerin...

                Oysa, bu dosyada davacının talebi faizden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Bu durumda mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken derdestlik nedeniyle davanın usulden reddi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Öte yandan, davacı tarafın 27/06/2012 tarihli dilekçeleri ile harcını yatırarak manevi tazminat taleplerine olay tarihinden faiz istedikleri yönünde davasını ıslah ettiği gözden kaçırılarak manevi tazminat istemine faiz yürütülmemesi de hatalı olmuştur. Yapılacak iş, davacının maddi tazminat talebinin ıslahla arttırılan kısmının zamanaşımı nedeniyle reddine, yine davacı yararına hükmedilen manevi tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar vermekten ibarettir. O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 30/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu