Dava ise; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olup uyuşmazlık konusunun; taraflar arasında akdedilen Ankara ...Noterliğinin 11.05.2011 tarihli ve ... yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yine taraflar arasında imzalanan 10.05.2011 tarihli protokol kapsamındaki alacağın tahsili istemlidir. Taraflar arasındaki 11.05.2011 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, davacı-birleşen davalı şirket yüklenici müteahhit, davalı-birleşen davacı şirket arsa sahibi (iş sahibi) konumundadır. Tüm dosya kapsamından; yanlar arasında resmi biçimde düzenlenen "düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi " ve adi yazılı olarak gerçekleştirilen ek protokol imzalandığı, asıl ve Birleşen Ankara 12.ATM'nde açılan davalarda davacı ......
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve menfi zararın tahsili istemine, birleşen dava ise inşaat için yapılan malzeme, harç ve masrafların tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı birleşen dosya davalısının tüm, davalı birleşen dosya davacısının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-01.07.2002 tarihli sözleşmede davacı ... dışında dava dışı ... adında başka bir arsa sahibinin daha bulunduğu anlaşılmaktadır....
Somut olayda davacı yanın talebinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshi ve yüklenicinin imalat bedeli alacağı istemine ilişkin olduğu ve mahkemenin gerekçesinde inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshini kabul ettiği anlaşılmakta ise de, hüküm kısmının 1-a bendinde "....geçersizliğinin/feshinin tespitine," sözcüklerinin yazılarak; diğer yandan hüküm kısımının 1-b bendinde ise "... geçersizliği/feshi tespit olunmakla" sözcüklerinin yazılarak sözleşmenin geriye mi yoksa ileriye mi etkili olarak feshedildiği, yada geçersizliğinin tespitiyle mi yetinildiği hususunda hükmün infazında tereddüt oluşturulması doğru olmamış, mahkeme kararının bu nedenle davalılar yararına bozulması gerekmiş ise de, dosya kapsamı ve gerekçe kısmı nazara alındığında sözleşmenin geriye etkili olarak feshedildiği anlaşılmış olup, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK'nın 438/7. madde uyarınca kararın, aşağıda yazılı olduğu şekilde...
Davacıların müşterek paydaş olmaları durumunda Türk Medeni Kanunu'nun 692. maddesi uyarınca paydaşların; el birliği mülkiyeti halinde de aynı Kanun'un 702. maddesi gereğince, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yapılmasında ortakların iradeleri birleşmiş olduğu gibi, olağanüstü tasarruflardan sayılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi davasında da “oy birliği” sağlanmış olmaktadır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 75 ve 76. maddeleri hükümleri ve 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme ise hakime ait bir görevdir. Davada yüklenici ...'in arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklendiği ediminin ifasında “borçlu temerrüdüne” düşmüş bulunması sebebiyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili sonuç doğurur şekilde feshinin istendiği açıklıkla anlaşılmaktadır....
Mahkemece iddia, savunma benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin taraflarının arsa sahib....olduğu, eksik ve ayıplı iş nedeniyle uğranılan zararın tahsili için yükleniciye karşı dava açma hakkının arsa sahiplerine veya yükleniciden taşınmaz satın alan kat maliklerine ait olduğu gerekçesi ile aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Bu kuralın istisnası, tarafların sözleşmenin feshi konusunda iradelerinin birleşmesidir. Davada ve sözleşmede taraf olmayan üçüncü kişiler tarafından ... aleyhine Adana 1. İdare Mahkemesi’nin 1993/1091 Esas sayılı dosyası ile arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesiyle, bu sözleşmeye dayanak olan belediye encümeni ve meclisi kararlarının iptâli için dava açıldığı, İdare Mahkemesi’nce, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinden sözedilmeksizin idari işlemlerin iptâline karar verildiği, bu kararın taraflarca temyiz edilmediği, ancak Danıştay Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz isteminde bulunulması üzerine, Danıştay 6. Dairesi’nin 15.11.1995 günlü ilâmıyla arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi konusunda açılan davanın İdari Yargı’da görülmemesi gerektiğinin belirtildiği, encümen ve meclis kararlarının iptâli yönünden de davacılar tarafından 60 günlük süre içerisinde davanın açılmaması nedeniyle Adana 1....
-TL., izolasyon için güneş enerjisi sistemlerinin söküm ve tekrar montajı bedelinin 2.000,00.-TL., bodrum katın duvarlarının ve tavanının 2. Kat boyası bedelinin 7.919,00.-TL, toplantı odasında yapılmayan imalat bedelinin 3.000,00.-TL., bodrum kat tuvalet eksik imalat bedelinin 700,00.-TL. ve eksik yapılan yangın merdiveninin imalat bedelinin 54.000,00.-TL. Olmak üzere toplam eksik imalat bedelinin 82.379,00.-TL. Olduğu ve her bir davacı yönünden ise 2.167,87.-TL. Olarak belirlendiği ve davacılar vekili tarafında değer kaybına ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile bu miktar üzerinden davanın ıslah edildiği tespit edilmiştir. 6502 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 2. Fıkrasına gör; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki tüketici işlemlerine, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına bakılmaksızın, bu işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmiş ise kural olarak o kanun hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüştür....
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin feshi ve menfi zarar kapsamındaki kira bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemece fesih isteğinin kabulüne kira bedeli yönünden olan istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacıların murisleri ... ile davalı yüklenici arasında 17.07.1997 tarihinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yapılmış, daha sonra 01.10.1997 tarihli ek sözleşme akdedilmiştir. Sözleşme tarihinde taşınmazın tapu tahsis belgesi olduğu, daha sonra tapu kaydının oluştuğu davacıların murisleri ... adına 224/372 payın 04.03.1998 tarihinde tapulandığı anlaşılmaktadır. Dava muris ...’nın bir kısım mirasçıları tarafından açılmışsa da dosyadaki veraset belgesine göre kalan mirasçıların da davaya muvafakatleri sağlandığından bu eksiklik giderilmiştir....
Noterliğinin 22/05/2006 tarih ve 10701 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıya ait Mahmutlar Mahallesi 424 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaat yapılarak bir kısım bağımsız bölümlerin davacıya verilmesinin kararlaştırıldığını, yüklenicinin taahhüdünü bugüne kadar yerine getirmediğini, sözleşmenin noter ihtarı ile davacı tarafından tek taraflı feshedildiğini, davalının kötü niyetli olarak fesih ihbarından sonra 13/05/2015 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesini tapuya şerh verdirdiğini belirterek haksız şerhin terkini ile sözleşmenin haklı nedenle fesih olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARŞI OY Dava konusu terkini istenen ipotek inşaat teminat ipoteğidir. Arsa sahipleri ile yükleniciler arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 7. maddesinde arsa sahiplerinin sattıkları hisse üzerinde tapuda satış bedeli kadar inşaat teminat ipoteği tesis edileceği, bu ipoteğin kat irtifakı ile müteahhitlere ait dairelerin tümü üzerinde bulunacağı ve kademeli olarak en son iskân alındığında tamamen kaldırılacağı kararlaştırılmıştır. Davacılar kendi bağımsız bölümleri üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmişler, mahkemece 3. asliye hukuk mahkemesinin 2010/828 Esas- 2012/94 Karar sayılı dava dosyasında ipotek bedelinin yatırıldığı gerekçesiyle bedelsiz olarak ipoteklerin terkinine karar verilmiştir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı ipoteklerde, arsa sahibi yararına konulan ipotek, yüklenicinin eser meydana getirme ve teslim etme borcunun güvencesi olarak kurulur....