Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma Hüküm : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: CMK'nın 260/1. maddesinin "... bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır." şeklindeki hükmü karşısında, davaya katılma hakkı hatırlatılmayan şikayetçi vekilinin duruşmada katılan vekili olarak gösterilmesi ve şikayetçinin katılan olarak duruşmaya kabul edilmesi suretiyle katılma konusunda yanıltıldığı ve 28.03.2013 tarihli temyiz dilekçesinin de katılma iradesini ortaya koyar nitelikte görülmesi nedeniyle suçtan zarar gören şikayetçinin CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede; Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda sanığa yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış oluduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate...
Davacı kadının katılma yoluyla temyizi sebebiyle, harç yatırılmış ise buna ilişkin harç tahsil makbuzunun dosyaya alınması, yatırılmamış ise davacı kadına katılma yoluyla temyize ilişkin temyiz harçlarını yatırması için Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3. maddesine uygun bildirimde bulunularak harcın tamamlanması yoluna gidilmesi ve sonucuna göre işlem yapılmak üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi....
Davalı erkeğin katılma yoluyla temyizi sebebiyle, harç yatırılmış ise buna ilişkin harç tahsil makbuzunun dosyaya alınması, yatarılmamış ise davalı erkeğe katılma yoluyla temyize ilişkin temyiz harçlarını yatırması için Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3. maddesine uygun bildirimde bulunularak harcın tamamlanması yoluna gidilmesi ve sonucuna göre işlem yapılmak üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 29.03.2018 (Prş.)...
talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 11161 ada 1 parsel sayılı bağdan dolayı 149.359,87 TL katılma alacağının ve 66.666,67 TL değer artış payı alacağının, evden dolayı 90.000,00 TL katılma alacağının, 38 HM ... plakalı araçtan dolayı 60.250,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, tapun iptali ile tescil talebinin reddine, 38 HD ... plakalı araç dolayısıyla katılma alacağı ve değer artış payı alacağı yönünden usulüne uygun olarak harcı yatırılarak açılmış dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına, 06 RFH ... plakalı araç yönünden katılma alacağı ve değer artış payı talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacı kadın vekili, 18.01.2019 tarihli dilekçe ile; katılma alacağı talebini 55.845,00 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı; dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davaya karşı cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince; davacının katılma alacağı talebinin kabulü ile 55.845,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, davacının katkı payı alacağı talebinin reddine hükmedilmiştir. Davalı erkek vekili; kadının kabul edilen katılma alacağı davasına, kadının reddedilen katkı payı alacağı davasında erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı erkek vekilinin; kadının kabul edilen katılma alacağı davasına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33)....
Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Mümkün Olmaması Halinde Katkı Payı ve Katılma Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2. Davacı kadının katılma alacağına işletilen faiz yönünden temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Davacı lehine hükmedilen alacak, artık değere katılma alacağı niteliğindedir. TMK'nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından her iki dava yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla tazminatların ve nafakaların miktarı ile reddedilen ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı kadın, hükmü katılma yoluyla temyiz etmiştir (HMK m. 344). Davacı-davalı erkek ise her iki boşanma davasını temyize getirmiştir. Katılma yoluyla temyiz dilekçesi asıl temyiz dilekçesine tabi olacaktır. Diğer bir anlatımla katılma yoluyla temyiz hakkı ancak temyiz dilekçesine karşı kullanılabilecek bir yoldur....
Buna göre; katılma yolu ile temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlı olup ona tabidir. Bu nedenle asıl tarafın temyiz talebi esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile temyiz talebi reddedilir. Bu durumda ihbar olunanın temyiz talebi esasa girilmeden reddedildiğinden, katılma yoluyla temyiz talebinde bulunan davacının temyiz talebinin de 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK' nun 364/2 maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK' nin 366 ve 348/2. maddeleri uyarınca REDDİNE, 06/07/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından boşanma davası ile fer'ileri yönünden; davacı kadının katılma yolu ile temyizi yönünden ise ziynetlerin reddi ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının katılma yolu ile temyizi yönünden; Hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmiş, davacı kadın da temyize cevap dilekçesiyle hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde bulunmuştur (HUMK. m. 433/2). Hükmü süresinde temyiz etmemiş olan tarafın temyize cevap dilekçesindeki temyiz itirazlarının incelenebilmesi ancak asıl temyiz dilekçesinde ileri sürülmüş hususların katılma suretiyle temyiz edilmiş olması halinde mümkündür. Boşanma davası ile ziynet davası hukuki bağlantısı olmayan bağımsız davalardır....
Bu durumda, davalı vekillerinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir. 6100 sayılı Kanun’un 366 ıncı maddesinin birinci fıkrasının atfı üzerine aynı Kanun'un 347 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 348 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı temyiz dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde katılma yoluyla temyiz yoluna başvurulabilir. 6100 sayılı Kanun’un yine 366 ıncı maddesinin birinci fıkrasının atfı üzerine aynı Kanun'un 348 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca temyiz başvurusu talebinden feragat edilirse veya temyiz başvurusu esasa girilmeden reddedilirse, katılma yoluyla başvuranın talebi de reddedilir. Bu durumda da, asıl temyiz başvurusundan feragat edildiğinden davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin reddi gerekir....