Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yersizdir. 2. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki nedenine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince, asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine, karşı davanın reddine karar verilmiş olup, bu karara karşı davalı-karşı davacı erkek, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Bu durumda, mahkemece yapılacak iş, Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesine dayalı kadının asıl boşanma davası ile Türk Medeni Kanunun 161. Maddesine dayalı erkeğin karşı boşanma davasında; davacı-karşı davalı tarafa Hukuk Muhakemeleri Kanununun 240/3. maddesi uyarınca dinlenmeyen tanıkları ... ve ...'in adreslerini bildirmek üzere işin niteliğine uygun kesin süre verilmesi, bu süre içerisinde adres gösterilmemesi halinde vazgeçmiş sayılacağına karar verilmesi, adres gösterilmesi halinde ise bu tanıklar ile birlikte adresleri bildirilen tanıklar ... ve ...'nın da usulüne uygun çağrılarak dinlenildikten ve tarafların karşılıklı boşanma davalarında tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken açıklanan yönlerde işlem yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

      Davalılar; anlaşmalı boşanma davasında, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden herhangi bir alacaklarının olmadığını beyan ettiklerini, bu nedenle çeyiz senedine dayalı açılan alacak davasının dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil ettiğini bildirerek, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece; ... Aile Mahkemesinin 2014/360 esas sayılı kesinleşen dosyasında, 07/11/2014 tarihli celsedeki anlaşmalı boşanmaya ilişkin davacı beyanının, çeyiz senedine konu eşyalar ile ilgili taleplerden feragat anlamına geleceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hakim davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; çeyiz senedine dayalı eşya ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; davacı kadının boşanma dosyasındaki beyanının, boşanma sonrası açtığı eşya ve ziynet alacağı davasında kendisini bağlayıp bağlamayacağı noktasında toplanmaktadır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, ......

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava; erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma ve ziynet alacağı davasıdır....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ile iştirak nafakalarının miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava; kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, karşı dava ise erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....

            Davalı vekili bayilik sözleşmesinin karşılıklı feshedildiği iddiasının doğru olmadığını, icra takibine konu edilen faturadaki malların fesih beyanına dayalı olarak alınmadığını, bu mallar müvekkili şirketin stoğunda kalmadığı için tarafların karşılıklı anlaşması ile alındığını ve icra takibi neticesinde borcun ödendiğini, kaldı ki bu faturanın tarihinin (28.05.2004) iddiaya konu fesih tarihinden (10.12.2004) önce olduğunu, bayilik görevini yerine getirmeyen davacının haksız menfaat sağlama çabası içinde bulunduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece benimsenen 05.12.2006 tarihli bilirkişi kurulu raporuna göre taraflar arasındaki sözleşmenin tek satıcılık sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerektiği sözleşmede iadeye ilişkin hüküm olmadığı için davacı sözleşmeyi fesih etse dahi riski üstlenmesi nedeniyle fatura konusu malların bedelini talep edemeyeceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflarca karşılıklı açılan TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının yapılan yargılamasında mahkemece tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle davanın kabulüne ve tarafların tazminat talebinin karşılıklı olarak reddine karar verilmiş, verilen karar taraflarca istinaf edilmekle, bölge adliye mahkemesince, kadının istinaf itirazlarının kabulü ile yeniden kusur belirlemesi yapılarak, erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine tazminat ödenmesine hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Karşılıklı açılan boşanma davaları Türk Medeni Kanunu’nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, davacı-karşı davalı erkeğin aşağılar tutum ve davranış sergilediği, kadının çalışmasını ve eve maddi gelir sağlamasını beklediği, kamerada...

                  Hukuk Muhakemeleri Kanununun 136. maddesinde davacının, cevap dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde cevaba cevap dilekçesi; davalının da davacının cevabının kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde ikinci cevap dilekçesi verebileceği, 137. maddesinde, dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılacağı, ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemeyeceği ve tahkikat için duruşma günü verilemeyeceği hükme bağlanmıştır, ön inceleme duruşmasına davet ve ön inceleme duruşmalarının usulü ve yapılacak işlemler ise Hukuk Muhakemeleri Kanununun 139. ve 140. maddelerinde düzenlenmiştir. Mahkemece yasanın bu amir hükümlerine riayet edilmeksizin, usulüne uygun şekilde dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlanıp yine usulüne uygun şekilde ön inceleme yapılmadan tahkikata geçilerek işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi - K A R A R - Davacı, Hazine ile gerçek kişiler ve gerçek kişilerle Hazine arasında karşılıklı tapu kaydına dayalı olarak 3402 Sayılı Yasanın 10. maddesine göre açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, orman araştırmasını gerektiren bir sav ve savunma da yoktur. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 14/01/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu