Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

onun tarafından müşterek haneye çağrıldığını, bu şahıs ile ilgili iddiaların tamamen davacı kocanın kurmacası ve iftirası olduğunu ,boşanma davası açılmazdan çok önce davacı/davalı erkeğin müşterek haneyi terk ettiğini özet ile belirterek erkeğin davasının reddi ile taraflarından açılan boşanma davasının kabulü, velayet, çocuklar için 750,00 şer TL tedbir ve iştirak nafakası, davalı/davacı kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 200.000,00 TL maddi, 250.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili; hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarlarının çok az olduğunu, müvekkilinin yıllarca aldatıldığını, erkeğin mal varlığının çok fazla olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarında isabetsizlik olup olmadığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü ve 175 inci maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri. 3....

    , onlara maddi ve manevi yardım ettiğini belirterek, işbu davanın açmış oldukları boşanma davası ile birleştirilmesine, tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesini istemiştir....

    Boşanma davası içerisinde TMK.nun 169.maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar. Takibe dayanak ilamda davacı boşanma davası açılması sebebi ile ayrı yaşama hakkına dayanmamış, boşanma davasından önce haklı sebeplerle ayrı yaşama hakkına dayanarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. Kaldı ki, bu davadan sonra açılan terk nedeniyle boşanma davası da retle sonuçlanmıştır. O halde; TMK.nun 197.maddesine göre ayrı yaşamakta haklılık nedenine dayanan tedbir nafakasının süresiz olduğu gözetilerek şikayetin kabulü yerine reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Davacı-davalı erkeğin temyizi üzerine hüküm Dairemizce erkeğin davasının kabulü gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, kadının tedbir nafakası davası yönünden verilen hüküm onanmıştır. Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, nafakalar hususunda mahkemenin bozma öncesi kararında hüküm verildiğinden bu hususta yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı-davacı kadının erkeğin boşanma davasında verdiği cevap dilekçesinde talep ettiği yoksulluk ve iştirak nafakası boşanmanın fer'i niteliğindedir. Ancak başanma hükmüyle birlikte veya boşanma kararı verilip, boşanma hükmü kesinleştikten sonra bu konularda karar verilebilir. Mahkemece ilk kararda boşanma davası reddedilmiş, bu hüküm temyiz edilerek bozulmuştur. Dolayısıyla yoksulluk ve iştirak nafakası konusunda daha evvel verilmiş ve kesinleşmiş bir hüküm bulunmamaktadır....

        Davalı tarafın tedbir nafakası takdir edilmemesine yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun incelenmesinde; davalı tarafın cevap dilekçesinde tedbir nafakası talebinde bulunduğu, mahkemece bu konuda olumlu -olumsuz bir karar verilmediği, davalı kadının çalışmadığı, herhangi bir yerden gelirinin bulunmadığı, boşanma davası açılmakla ayrı yaşama hakkına sahip olduğu TMK.'nun 169.maddesi uyarınca davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu -olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından davalı tarafın bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü ile davalı kadına tedbir nafakası takdirine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı tarafın davanın kabulüne, yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarına yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.'...

        İstinaf Sebepleri 1.Davacı-davalı vekili evlilik birliğinde ortak hayatın yeniden kurulamadığını, davalının ağır kusurlu olduğunu, maddî durumunun iyi olduluğunu, hükmedilen nafaka ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının yüksek olduğunu beyanla, asıl davada kusur tespiti, tedbir ve iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar ve miktarları yönünden, birleştirlen davada tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-davacı vekili, başka bir kadına yaşayan ve evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacı-davalı erkeğin tam kusurlu olduğunu, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, tedbir yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu, asıl dava yönünden yargılama masrafı ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla, asıl davada tedbir ve iştirak nafakası, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda...

          Aile Mahkemesi'nin 2019/358 esas sayılı dosya ile boşanma davasının devam ettiği, davacının 16/8/2000 tarihinde evlendiğini, 30/11/2010 tarihinde boşandığını, bu evliliğinden Nisa Nur isimli çocuğu olduğu, davalının, davacıya daha önceleri maddi katkı sağladığı, ancak davacının evlilik içinde başka bir kişiden çocuğu olduğunu öğrendikten sonra davalının davacıya maddi yardımı kestiği, her ne kadar davacının Konya 1.Aile Mahkemesi'nin 2011/362 esas 2011/877 karar sayılı dosya ile açtığı yardım nafakası davasından feragat etmiş ise de söz konusu davanın bu davada kesin hüküm teşkil etmeyeceği, zira her davanın açıldığı tarihteki durum ve koşullarına göre değerlendirme yapmak gerektiği, davacının ekonomik ve sosyal durumu değerlendirildiğinde davacı için yardım nafakası koşullarının oluştuğu, taraflar arasında anlaşmazlık ve soğukluk bulunması davacının çocuğunun babasının başka kişiden olmasının ortaya çıkmasının da yardım nafakasına etki etmeyeceği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk 27/12/2014 doğumlu Egemen Yılmaz'ın velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk için aylık 200 TL tedbir, aylık 300 TL iştirak nafakası takdirine, davacının tedbir nafakası talebinin reddine, davacı için aylık 300 TL yoksulluk nafakası, 10.000 TL maddi, 7.000 TL manevi tazminat takdirine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tedbir nafakası, tazminatlar ve kadının açtığı boşanma davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı-karşılık davalı ... ve davalı-karşılık davacı vekili Av. ... 5.3.2010 tarihli dilekçeleriyle temyizden feragat ettiklerinden temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. S O N U Ç :Temyiz dilekçelerinin yukarıda açıklanan nedenle REDDİNE, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.03.2010 (Pzt.)...

            UYAP Entegrasyonu