NÜFUS KANUNU (MÜLGA) [ Madde 4 ] "İçtihat Metni" Davacı Aysun vekili, davalı Ali aleyhine 19.12.2004 gününde verilen dilekçe ile ziynet eşyasının ya da parasının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 25.2.2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor İle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, aralarında boşanma davası bulunan davalı eşinde kalan ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde parasının ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı İse, tarafların adreslerinin Zeytinburnu-İstanbul olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuştur. Yerel mahkemece, davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda, taraflar arasındaki boşanma davasında, mahkemece davacının annesi, babası ve kardeşi, davalının ise anne ve babası tanık olarak dinlenilmiş, boşanma davasına ilişkin beyanları alınmıştır....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2020/306 ESAS - 2021/92 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı, davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine 20.000,00 TL maddi, 80.000,00 TL manevi tazminat ile, aylık 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, 30'ar gram ağırlığında 3 çift bilezik, 1,5 metre zincir, 1 adet kolye, 1 adet bileklik, 2 adet yüzükten oluşan ziynet eşyasının aynen iadesi veya değerinin para olarak tazminine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı kadına takılan ziynet eşyasının cins ayar ve gramı konusunda, tanıkların net bilgisinin bulunmadığı, dolayısıyla kadının sunduğu düğün CD'sinde takıldığı açık olan ziynet eşyasını isteyebileceği, kocanın zaten talep edilen eşyanın cins ve miktarına açıkça itiraz etmediği, akıbeti konusunda da net olmayan beyanlarının olduğu, tanıklarının da, eşyasının varlığı ve akıbetine konusunda birbirinden farklı ve yorum yollu beyanda bulundukları, ilk derece mahkemesi tarafından da davanın reddine karar verildiği, kadının tanıklarının, ziynet eşyasının kocanın ailesi tarafından taşınmaz satın almak için kadından alındığını ve iade edilmediğini, kadının eve döndüğünde ziynet eşyasının bulunmadığını beyan ettikleri, davacı tanığı Fatma Kaya'nın "Merve'ye düğünde takılan altınların tamamını davalı ve ailesi ev alacağız diyerek Merve'den almışlar bunu bana hem Merve hem de Ali Rıza'nın annesi söylemişti, bu nedenle altınların Merve'den alındığını biliyorum Altınlar Merve'den düğün gecesi alınmıştı...
, evlilik alyansının ziynetin müvekkile iadesi, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedelinin (bilirkişi raporuyla ziynet eşyasının değeri belirlendikten sonra dava değerinin arttırılması hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik) 1.000,00....
Düğünde kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Ziynet eşyaları rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardan olduğundan, olağan olan bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu ispat yükü altındadır. Somut olayda, davacı tanıklarından Tahir Kurt mahkeme huzurunda dinlenilmiş, diğer tanıkların dinlenilmesi için mahal mahkemesine yazılan talimatlar adres yetersizliği sebebiyle bila ikmal iade edilmiş ise de, iş bu davanın tefrik edildiği boşanma dava dosyasında anılan tanıkların dinlenildiği anlaşılmıştır....
Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'idendir. Onun için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür. Davacı dava konusu ziynet eşyasının davalı tarafından bozdurularak harcandığını, isbat yükü altındadır. Davacı kadın, dava konusu ziynet eşyasının davalı tarafından bozdurularak harcandığını ispat edememiştir. Buna rağmen yukarıda yazılı ilkelerde hataya düşülerek hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının Bedelinin İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından boşanma davası, nafaka ve ziynet eşyaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık boşanma, nafaka, maddi ve manevi tazminat ile ziynet alacağı isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 13/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde dava konusu ziynetlerin varlığının ve ortak konutta kaldığının ispat edilemediği gerekçesi ile ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiş ise de, davalı-karşı davacı tanığı Esma Bayram’ın görgüye dayalı beyanı kapsamında davalı-karşı davacı kadına düğünde 5 çift ankara burması, 1 tektaş yüzük ile 1 set takımın takıldığı sabit olup dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre de davalı-karşı davacı kadının fiili ayrılığın başladığı son olayda davacı-karşı davalı erkeğin ailesi tarafından babasının evine bırakıldığı ve geldiğinde üzerinde ziynet eşyasının bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece davalı-karşı davacı kadın tarafından düğünde kendisine takıldığı ispatlanan ve ortak hanede kaldığı anlaşılan ziynetler yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu ziynet alacağı davasının reddi doğru olmamış ve bozmayı gerekmiştir....