İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; boşanma ve velayete yönelik hükümlere itiraz etmediğini, kusur, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma ve ziynet istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ancak ve ancak ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur.(Yargıtay 3.HD.2019/597 E-2019/2876 K.sayılı 02.04.2019 tarihli kararı). Yine Yargıtay 3.HD.nin 2016/11386 E-2018/2023 K.sayılı 05.03.2018 tarihli kararında özetle"... mahkemece;davalının bir kısım ziynet eşyalarının ev ihtiyaçları ve müşterek çocuğun tedavi giderleri için bozdurulduğunu ikrar ettiği nazara alınarak,eldeki davada ispat yükünün davacıda değil de davalı tarafta olduğu ve davalının söz konusu ziynet eşyalarının davacı kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere kendisine verildiği ve bozdurulduğu hususunu ispat yükü altında olduğu gözetilmelidir"denmektedir....
Davalı - karşı davacı kadın karşı dava olarak boşanma ve ziynet eşyasının iadesi istemli dava açtığı halde, davacı - karşı davalı lehine boşanma davasının reddi yönünden bir maktu vekalet ücretine hükmedildiği, ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden nisbi vekalet ücretine hükmedilmediği ancak, bu hususun davacı - karşı davalı tarafça istinaf edilmediği, bu halde kadın lehine usulü kazanılmış hak olduğu dikkate alınarak, ziynet eşyalarının iadesi davasında reddedilen dava değeri üzerinden erkek lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ve ziynet iadesi ... ile ... aralarındaki katılma alacağı ve ziynet iadesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... . Aile Mahkemesinden verilen 25.09.2012 gün ve 1034/914 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilen 224 ada 24 parsel sayılı taşınmaz ve ... plakalı aracın davalı eş adına tescil edildiklerini belirterek söz konusu malvarlığının tasfiyesi ile vekil edeni payına düşecek kısmın tahsilini; ayrıca nitelikleri dava dilekçesinde belirtilen düğünde takılan 30 adet bileziğin de davalıya verildiğini açıklayarak, bileziklerin aynen, olmazsa bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, ziynet ve ev eşyası talebine ilişkindir. "Davacı Ali Aksu vekili, boşanmadan kaynaklı manevi tazminat ve mal rejiminin tasfiyesi ile dava dilekçesinde belirtmiş olduğu taşınmaz, ev eşyası ve ziynetlere ilişkin alacağın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı Dilek Avşarbey vekili, yetki, görev ve derdestlik ilk itirazlarında bulunmuş, esasa ilişkin olarak davanın reddini savunmuştur....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 25/12/2014 NUMARASI : 2014/363-2014/465 Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı Havva tarafından; kusur belirlemesi, diğer tarafın boşanma davası ve tazminat taleplerinin reddedilmiş olması yönünden, davacı-davalı İsa tarafından ise; vekalet ücreti ile çeyiz ve ev eşyaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Bozmaya uyularak 04.02.2014 tarihinde verilen kararla, davalı-davacı (kadın)'ın ev ve ziynet eşyalarına ilişkin talebi kabul edilmiş, bu bölüm temyiz edilmeyerek, kesinleşmiştir. Hüküm, boşanma davaları yönünden temyiz edilmiş, Yargıtayca "kadının birleştirilen boşanma davasının da kabulü gerektiğinden" bahisle bozulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, ziynet eşyalarının iadesi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakası miktarı, vekalet ücreti ve harçlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet-Çeyiz ve Ev Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 5766 sayılı ve 6217 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Davacı kadından ziynet alacağı davası ile çeyiz ve ev eşyası alacağı davasına yönelik temyiz itirazları bakımından ayrı ayrı alınması gerekli maktu temyiz karar harcının alınmadığı görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, ziynet ve ev eşyası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Temyiz eden davalıdan, mahkemece kabul edilen ziynet ve ev eşyasına yönelik 380,10 TL temyiz peşin nispi harcın alınmadığı görülmektedir....
Kadının davasında verilen karar boşanma hükmü yönünden taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Davalı davacı kadının boşanma ve fer'ilerine yönelik istinaf incelemesinde; Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve kadının boşanma davası ve fer'ilerine yönelik gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ilk derece mahkemesinin kadının boşanma davası ve fer'ilerine yönelik kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı davacı kadının boşanma ve fer'ilerine yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....