İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar-karşı davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçeli kararının aksine tapu kaydında bulunan iki ayrı ipotek karz ipoteği olmadığını, yine gerekçeli kararda ipoteklerin karz ipoteği olduğu beyanla Yargıtay 14....
Davalı ... vekili, ipoteğin gerçek bir alacağa dayalı olup 3 yıl sonra dava açılmasının iyi niyetli olmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalı şirketin alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Davacı yanca tesis olunan 30.06.2009 tarihli ipoteğin, ipotek akit tablosunun incelenmesinde “para borcuna istinaden, ... 200.000 TL bedel” ile ipotek tesis olunduğu anlaşılmaktadır. Tesis olunan ipotek bir karz ipoteği olup, davada ispat külfeti davacı tarafındadır. Davacı borcun ödendiğini ve ipoteğin bedelsiz kaldığını kanıtlayacaktır. Mahkemece ispat külfetinin tayininde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Dereceden 82.500,00 TL bedelli olduğunun yazılı olduğu, taşınmazın tapu kaydında da bu bedelin yazılı olduğu, alacaklı bankanın 11/11/2022 tarihinde mahkeme dosyasına gönderdiği ipotek belgelerinin ekli olduğu yazı cevabında da ipoteğin ana para ipoteği olduğunun belirtildiği ve ipotek belgesinde de bedelinin 82.500,00 TL olduğu gibi, İcra müdürlüğünce satışı yapılan taşınmazın ipotek bedelindeki çelişki sebebiyle tapu müdürlüğüne yazılan 30/6/2022 tarihli yazıya cevaben yazılan bila tarihli yazıda da ipotek talepnamesinde kredi miktarının 82.500,00 TL olarak belirtildiğinin belirtildiği görülmekle ipoteğin 82.500,00 bedelli ana para (karz) ipoteği olduğu anaşılmıştır. Öte yandan, TMK'nun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, ana para yanında gecikme faizine icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alacağından alacaklı ipoteğin fekki için ana paranın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebilir....
Somut olayda, 3.5.2001 günlü akit tablosunda ipoteğin davacının, davalı ...’den aldığı borca karşılık kurulduğu yazılıdır. Kısaca, ipotek akit tablosunun konusu karz ilişkisinden ibarettir. Davada ise davacı, ipoteğin 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin satış bedelinden kalan 18 milyar lirayı teminat altına almak amacıyla kurulduğunu ileri sürerek, ipotek akit tablosunun aksini savunmuş, akit tablosundaki ipoteğin kurulma nedenini dava dilekçesinde talil etmiştir. Hal böyle olunca, resmi sentte yazılanın aksini savunan davacının ipoteğin 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin satışından kalan borcu teminat için kurulduğunu ispat etmesi gerekir. HUMK.nun 295.maddesi hükmünce resmi senetde yazılı olanların hilafı ispat oluncaya kadar kati delil teşkil eder ve aksinin aynı güçteki yazılı delille kanıtlanması gerekir. Diğer taraftan, davacının delil olarak sunduğu senetlerin lehtarı davalı ... değil ...’dir. Senet lehtarına yapılan ödemelerde davalı ...’i bağlamaz....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, davalı alacaklının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapıp yapamayacağına ilişkin şikayet ve borçlunun borca itirazına ilişkindir. Hatay İcra Dairesinin 2020/25923 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 Şirketi tarafından borçlu T1 hakkında 01/10/2020 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla 217.175,12 TL'nin tahsili için ilamlı takip başlatıldığı, icra emrinin davacı borçluya 09/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 15/10/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur....
Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 700.000,00TL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Dava konusu olayda ipotek lehtarı ...'...
Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, davalı yanın alacağının ipotek resmi senediyle sabit olduğu ve ipoteğin faizli olması karşısında yapılan hesaplamanın yerinde bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Akit tablosundan davalı yararına kurulan ipoteğin anapara (karz) ipoteği olduğu anlaşılmaktadır. Anapara ipoteğinin hangi alacakları teminat altına aldığı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 875 nci maddesinde düzenlenmiştir....
Dava, İİK.nun 153.maddesi hükmüne dayalı olarak ipoteğin fekki istemine ilişkindir. İncelenen Avcılar Tapu Sicil Müdürlüğünün 30.12.1994 tarih ve 1100 sayılı ipotek akit tablosu içeriğine göre ; ipoteğin 25.000.000 TL için (1 ay vadeli olarak faizsiz) tesis edildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç ( karz ) ipoteğidir. TMK.nun 875.maddesi gereğince alacaklı ipoteğin fekki için ana para dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebilir. Bundan sonra TMK.nun 883 ve İİK.nun 153. maddeleri gereğince borçlu ipoteğin silinmesi için icra dairesine doğrudan başvurabilir. Somut olayda akit tablosunda yer alan 1 aylık süre faiz ödenmeden geçecek zamanı ifade etmekte olup , bu dönemin geçmesinden sonra, talep tarihine kadar ana para ve eklentilerini ödemesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Mahkemece öncelikle talepte bulunan ...’in ipotek borçlusu sıfatına sahip olup olmadığının tespiti gerekir....
Mahkemece, ödünç akdinin geçerli olduğu, ancak takip konusu ipoteğin teminat olması ve limit ipoteği olması nedeniyle limit fazlasının talep edilemeyeceği gerekçesiyle ipotek limitini aşan 6.859,53 TL ile borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Yanlar arasındaki ödünç akdine istinaden davacı tarafından 17.08.2006 tarihinde alacağın teminatı olarak ipotek tesis edilmiştir. İpotek akit tablosunun 1 ve 2 maddeleri incelendiğinde tesis olunan ipoteğin limit ipoteği değil karz ipoteği bir başka anlatımla kesin borç ipoteği olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece ipoteğin ana para ve işleyecek temerrüt faizi tutarından sorumlu bulunduğu dikkate alınarak davalının takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarının bilirkişi aracılığı ile belirlenerek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmek gerekirken delil takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ün 1/3 hissesine sahip olduğu 2 gayrimenkul üzerinde davacı ...Ş. lehine toplam 1.500.000,00 TL üst sınır ipoteği olduğu, bu ipotek belgesi ile yukarıda açıklanan işlemlerden dolayı davacının doğmuş ve doğacak mal bedeli, tazminat ve cezai şart ile bütün alacaklarının teminat altına alındığının anlaşıldığı, ... mirasçısı olan her iki davalının bu ipotekler nedeniyle sorumlu olduğu, davalıların ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle yapılan takip bakımından sorumlu olacakları azami tutar 1.500.000,00 TL olduğundan takibin bu tutar üzerinden devamına ve ayrıca her ne kadar karz ücreti kısa kararda maddi hata neticesi 3.000.00 TL. olarak yazıldığı, toplamdaki miktar üzerinden de anlaşılacağı üzere bu tutarın gerçekte 300.000,00 TL olduğu anlaşıldığından bu hususun tashihen düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin "989.815,12 TL ürün bedeli, 300.000,00 TL karz ücreti, 558.426,53 TL vade farkı alacağı toplamı 1.848.241,65 TL asıl alacak üzerinden devamına, ancak...