-TL olarak hesaplanmasının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulüne,kararın istinaf incelemesi neticesinde kısmi ret yönünden kaldırılması ve davanın tüm alacak talepleri yönünden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: İstanbul Anadolu 10. İcra Dairesinin ...esas sayılı takip dosyası davacı tarafından, aralarında davalıların da bulunduğu 8 borçlu aleyhine, 2.439.815,12-TL alacağın icra gideri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili istenilerek, Kocaeli ili, Çayırova ilçesi... parsel sayılı taşınmazlar yönünden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı davalılar borca ve ferilerine itiraz etmişlerdir. İcra takibinde takibin dayanağı olarak ürün alımınından kaynaklanan borç 989.815,12-TL gayri maddi hak bedeli 400.000-TL + KDV, Karz 300.000-TL, vade farkı alacağı 750.000-TL + KDV olarak belirtilmiştir....
İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur (Köprülü/Kaneti, s. 284; Şeref Ertaş/İlknur Serdar/Damla Gürpınar, Eşya Hukuku, 2008, s. 538). İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte kesin borç ipoteğine dayanılmış ise, eş söyleyişle, doğmuş bir alacağın temini için düzenlenen ipotek akit tablosu, kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva ediyorsa, başvurulacak yol, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olup, bu durumda 2004 sayılı İİK’nun 149. maddesi gereğince borçluya ve taşınmaz sahibi üçüncü şahsa birer icra emri gönderilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 19.09.2012 tarih ve 2012/12-708/579 sayılı ilamı). Somut olayda; 17.06.2011 tarih ve 1594 yevmiye nolu ipotek ile borçlu D.. E..'un, taşınmazın tamamını A... Kimya San. ve Tic....
İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur (Köprülü/Kaneti, s. 284; Şeref Ertaş/İlknur Serdar/Damla Gürpınar, Eşya Hukuku, 2008, s. 538). İİK.nun 149. maddesi, "icra müdürü ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir." hükmünü içermektedir. Somut olayda takibe dayanak 10/05/2010 tarih, 10864 yevmiye nolu ipotek akit tablosu incelendiğinde; taşınmazlar üzerine alacaklı lehine "… 100.000 TL bedel mukabilinde … 1. derecede … akdi değişken faiz ve FBK süre ile ...” müşterek ipotek tesis edildiği ve ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece; "Davacının takibin iptaline ilişkin iddialarının değerlendirilmesi; Takip dayanağı; 21/02/2013 tarih 1192 yevmiye nolu ipotek akit tablosu incelendiğinde "....Mehmet Günal’dan aldığı 80.000,00TL bedel mukabilinde............... 2. derecede faizsiz ve 1 ay süre ile ......" ipotek tesis edilmiş olduğu, ipotek tesis anında bu kadar borcun olduğu, dolayısıyla mevcut olan bir borç için tesis edildiği ve bu hali ile ipoteğin kesin borç ipoteği (Karz ipoteği) niteliğinde olduğu görülmüştür. Türk Medeni Kanunu’nun 875. maddesi gereğince, karz ipoteği, tapu sicilinin rehinler hanesinde yazılı olan alacak miktarını, takip giderlerini ve yasal sınırlamalara uyularak geçen günlerin faizlerini teminat altına alır. İpotek akit tablosundaki "1 ay süre ile" açıklaması, ipoteğin bu tarihte sona erdiği değil, alacağa bu tarihten itibaren faiz istenebileceği anlamındadır....
İncelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 23.05.2014 tarihli resmi akit tablosu içeriğine göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Mahkemece; davacı ... vekili ... ile davalı ... arasında imzalanan 23.05.2014 tarihli protokol gereği ipoteğin 1 yıl süreli olacağı kararlaştırılmasına rağmen, resmi akit tablosunda ipoteğin süresiz olarak konulduğu gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş ise de; protokole göre kararlaştırılan 1 yıllık sürede, davalı ...... 2. İcra Müdürlüğünün 2015/1260 Esas sayılı dosyasında, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatmıştır. Bu durum dikkate alınmadan davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 27.07.2007 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; konusuz kalmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 24.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, karz ipoteğinin silinmesi istemine ilişkin olarak 27.07.2007 tarihinde açılmıştır. İpotek bedeli 50.000 YTL olup bu bedelin dava açılmadan evvel ipotek borçlusu davacı tarafından ipotek alacaklısı davalıya ödendiği tartışmasızdır. Ne var ki, ipotek bedeli ödenmesine rağmen davalı tapu siciline giderek ipoteği fekkettirmemiştir. Açılan dava, ödeme ile söndürülmüş olan ipoteğin hukuken de sicilden terkini istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde takibin ve icra emrinin iptali talebine ilişkin şikayet niteliğindedir. Düzce İcra Müdürlüğünün 2021/23098 esas sayılı dosyasında, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu lehine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 6 icra emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından ilamlı takibin iptali istemi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davada uygulanacak kuralların belirlenmesi ve uyuşmazlığın çözümü için ipoteğin türü ve niteliği belirlenmelidir. İpoteğin türünün, üst sınır (limit) ipoteği mi yoksa kesin borç (karz) ipoteği mi olduğu resmi senet ile ipotek sözleşmesine göre belirlenir. İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise kurulan ipotek ana para (kesin borç) ipoteğidir....
İpotek doğrudan ana para ipoteği gibi tesis edilmiş olup, tam bir karz ipoteğidir. Bu resmi belgeyi gücünden düşürecek davalı yanın elinden çıkma bir belgeye ya da onun ikrarına kadar ipoteğin hükmünü ifa eder olduğunu kabul etmek gerekir. İpotek miktarının ödendiğine dair açıklanan nitelikte bir belgeye rastlanılmadığına göre davanın reddine karar verilecek yerde aksine düşünce ile davanın kabulü ile ipoteğin terkinine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir." (Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2006/12615- 14405 E.K sayılı içtihadı)....
biçimde yerel mahkemece reddedildiğini, gerek ipoteğin kaldırılması ile itirazın kaldırılması davalarında ele alınacak maddi vakıaların aynı olması gerek müvekkilin davacı tarafa yaptığı ayni ve nakdi ödemelerle borcun ifa edilmesi dolayısıyla da ipoteğin maddi olarak sona ermesi sebepleriyle ilk derece mahkemesinde görülen dava dosyasıyla olan bağlantısının aşikar olduğunu ve davanın sonucunun doğrudan müvekkilin hukuki menfaatiyle ilişkili olduğunu, bu bakımdan da, taraflarına süre verilmeyerek yerel mahkemece yanlış hüküm kurulmuş olup, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İcra İflas Kanununun 153. maddesindeki koşulların oluşması halinde ipotek borçlusu ipoteğin çözülmesi için icra dairesine doğrudan başvurabilir.Somut olayda, şikayete konu ipotekle ilgili 17.05.1977 tarih ve 1055 yevmiye numaralı ipotek akit tablosunun incelenmesinde; 1 yıl vadeli ve faizsiz, birinci derecede 500.000 TL için karz ipoteği (kesin borç ipoteği) olduğu anlaşılmaktadır. M.K.nun 875. maddesi gereğince alacaklı, ipoteğin fekki için ana paranın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebilir....