hesabı yapılarak yenileme emrinin davacı borçlu tarafa tebliğe çıkartıldığı ve dosyadan faize ilişkin alacakların tahsilinini talep edildiği anlaşılmakla şikayetin reddine " karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/4878 Esas Sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine yapılan ilamsız takibin itiraz üzerine durduğunu, davalı tarafça itirazın iptaline ilişkin açılan davada Salihli 2....
Maddesinde alacak kalemleri sıralandığını, toplam alacak miktarı olan 91.159,83- TL yazıldıktan sonra “alacağın tahsil tarihine kadar %9 faizi” talep edildiğini, yani asıl alacak kalemlerine, takip tarihinden tahsil tarihine kadar faiz talep edilmesi gerekirken faizli tutar ayırt edilmeksizin, toplam alacağın hepsine, faize faiz işleyecek şekilde talepte bulunulduğunu, İşbu suretle takip talebi ve takip talebi doğrultusunda hazırlanan icra emri, dayanak ilama ve TBK’ya aykırı olacak şekilde faizli miktara faiz talebini içerdiğinden takibin ve icra emrinin iptali gerektiğini, müvekkilinin kendine tebliğ edilen icra emri ve takip talebi ile bağlı olup, kapak hesabı yaptırmak ve takibin ilama uygun hazırlanıp hazırlanmadığını kapak hesabından denetlemek zorunda olmadığını, mahkemenin gerekçesinin; kapak hesabının ilama uygun yapılmasına dayalı olduğunu, takip talebi ve icra emrinin doğru düzenlendiğine ilişkin herhangi bir tespit içermediğini, i bu davayı açmada taraflarının kusurlu olmadığı...
Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibi şirket aleyhine girişilen icra takibi ile 23.07.2014 tarihinde 40.345,00 TL asıl alacak ve 961,10 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.306,10 TL alacağın tahsili talep edilmiş, ödeme emri 31.07.2014 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş ve 07.08.2014 tarihinde borçlu şirket vekilince, asıl alacağın 10.000,00 TL tutarındaki kısmı ile işlemiş faiz alacağına yönelik olarak icra takibine itiraz edilmiştir. Davalı şirketçe, 07.08.2014 tarihinde itiraz edilen 10.000,00 TL haricinde kalan takip borcu icra takip dosyasına yatırılmıştır. Bunun yanında, davalı iş sahibi şirket vekilince, icra takibinden sonra ve ödeme emri kendilerine tebliğ edilmeden önce 25.07.2014 tarihinde itiraza konu 10.000,00 TL de davacı yüklenicinin banka hesabına yatırılmıştır. Diğer taraftan, davacı vekili, dava dilekçesinde işlemiş faize yönelik itiraza ilişkin davalarının olmadığını beyan etmiştir....
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, irtifak bedelinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İİK 67/1 maddesi "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir" düzenlemesini getirmiştir. Bu yasal düzenleme doğrultusunda yapılan icra takibine borçlunun itiraz etmesi halinde davanın bir yıllık süre içinde açılması zorunludur. Bu süre, sukutu hak süresidir. Ne var ki, bu sürenin başlaması için itirazın alacaklıya tebliği zorunludur. Yasada bu sürenin itirazın alacaklıya tebliğinden başlayacağı açıkça vurgulanmıştır....
Mahkemece hükme esas alınan 12.8.2016 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesi gereğince en yüksek faiz oranını uygulayan ...ası'nın faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarının hesaplandığı görülmüş ise de; söz konusu faiz oranlarının itiraz edilmeksizin kesinleşen ve akdi faize dönüşen yıllık %8 oranından düşük olduğu görülmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda takip öncesi dönem için ayrı bir hesaplama yapılmadığını bu hususun usul ve yasaya aykırı olduğunu, uyuşmazlığa konu olan icra dosyasında hesaplanan kapak hesabındaki alacak kalemlerinin tümüne ve işletilmiş faiz tutarına itirazları bulunmasına rağmen bilirkişi tarafından; sadece takip sonrası döneme ilişkin bir hesaplama yapmış olması, takip öncesi döneme ilişkin herhangi bir hesaplama yapılmamasının eksiklik olduğunu ,kapak hesabında yer alan kalemlerden birinin de takipte kesinleşen miktar olduğunu ,bilirkişinin sadece kapak hesabının doğruluğu konusunda hesap yapmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu , kıdem tazminatı alacak kalemine ilişkin olarak iş akdi fesih tarihi olan 14.06.2016 tarihinden takibin açıldığı 16.04.2019 tarihine kadar olan takip öncesi döneme ait ayrıca bir hesaplama yapılması gerekirken; herhangi bir hesaplama yapılmadığını, takibe konu alacaklar bakımından...
Tasarımlar arasında yer alan bu belirgin farkların bilgilenmiş kullanıcı tarafından kolaylıkla tespit edileceği düşünülmekte olup tasarımların bilgilenmiş kullanıcı gözünden farklı olduğu kanaatine varılmıştır....
ün "DİJİTAL SİNEMA" isimli derlemenin editörleri olarak yayın haklarını davalıya devrettikleri, yine davaya konu kitapta davacının ismine kapakta yer verilmediği ancak kitabın ilk sayfalarında yer verildiği, gerek sözleşmede davacının editörlerden biri olarak belirtilmesi gerekse kitabın iç kısmında davacının ismine yer verilmesi dikkate alındığında davacının 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun (5846 sayılı Kanun) 11 inci maddesindeki karine çerçevesinde dava dışı ... ... ile birlikte davaya konu kitabın derleme eser sahiplerinden biri olabileceği kanaatine varıldığı, davaya konu kitap incelendiğinde davacının ismine kitabın kapak kısmında değil, iç kısmında yer verildiği, davaya konu kitabın baskısı tükendiğinden davacının kitabın kapağına kendi isminin derci talebini yerine getirmeyeceği, davaya konu kitabın kapağı üzerinde davacının ismine yer verilmemesinin 5846 sayılı Kanun'un 15 inci maddesi kapsamında davacının manevi hakkının ihlali sayılabileceği gerekçesiyle davanın...