davacının çiftçilik ile uğraşmaması ve geçimini çiftçilikte temin etmemesi nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin reddinde isabetsizlik bulunmadığı, her ne kadar mahkemece davacının kapak hesabına yönelik itirazı incelenmemiş ise de, dava tarihi itibariyle dosyada yakın tarihli bir kapak hesabının bulunmadığı, daha sonra düzenlenen kapak hesabına ilişkin olarak her zaman şikayet hakkının mümkün olduğu gözönüne alındığında mahkemece bu yöndeki eksik inceleme bozma sebebi yapılmayarak davacının istinaf istemlerinin bu yönlerden esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Sayılı dosyasına dahil edilmekle davacı borçlu muris T2'un ölümünden söz konusu dosyanın gerekçeli kararının kendisine tebliğ olunduğu 2016 yılında haberdar olduğunu, kötü niyetli olarak Zara İcra Müdürlüğünün (eski 2007/438) 2018/83 E. sayılı dosyasından davalı alacaklılarca yapılan iş ve işlemlere itiraz etmeyerek İİK. 16. maddesi gereğince şikayet hakkını kaybettiğini, yine faize faiz işletildiği iddiası da süresinde olmadığından öncelikle davanın süreden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu icra dosyasıyla ilgili devam eden ve 04.01.2022 tarihinde gerçekleşecek olan ihalenin Sivas 1....
İcra Müdürlüğü’nün 2018/452 Esas sayılı dosyasında alacaklı olduğunu, bahse konu dosya borçlusu TOKİ vekilince yapılan itiraz neticesinde, ilgili icra memurunun takip sonrası işlemesi gerekli faizi hesap dışı bırakarak dosya kapak hesabı yaptığını ve müvekkiline yapılan reddiyatın eksik şekilde yapılmasına sebebiyet verdiğini, icra müdürü tarafından tesis edilen bu kararın bir hakkın kazanılmasını sürüncemede bırakması sebebiyle hukuka aykırı olduğunu, bahse konu dosyada alacaklı müvekkilinin takip sonrası faize ilişkin herhangi bir feragat beyanı bulunmadığını, müvekkilinin işleyecek faiz talep etmediğinden bahisle verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, zira geçerli bir feragatin şartlarının sağlanmadığını, faiz alacağından alacaklı kişinin mahrum bırakılabilmesi için alacaklının açıkça feragati gerektiğini, dosyada böyle bir feragatin söz konusu olmadığını, ayrıca alacaklı müvekkilinin takip talebinde her türlü faiz dediğini, ancak İcra Müdürlüğü’nce tanzim edilen icra emrinde, müvekkilinin...
ŞİKAYET Alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının hatalı olduğunu, borçlunun itiraz dilekçesinde itiraz ettiği kalemlerin toplamının 107.058,05 TL olduğu halde itiraz ederken dilekçeye yanlışlıkla 155.432,16 TL olarak yazdığını, bu hata nedeniyle takipte kesinleşen kısım 262.864,18 TL olması gerekirken 214.490,07 TL üzerinden hatalı dosya hesabı yapıldığını, daha düşük olan 214.490,07 TL dikkate alınarak hesaplama yapılması nedeniyle faiz, icra vekalet ücreti hesaplamalarının da hatalı olduğunu ileri sürerek müdürlükçe düzenlenen 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının iptaline karar verilemesini talep etmiştir. II....
Ancak şikayete konu kapak hesabının İstanbul Anadolu 16. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/1067 E- 2019/1149 K sayılı kararı gereğince düzenlendiği ve karara karşı istinaf talebinde bulunulması sonrasında kararın dairemizce kaldırılmasına karar verilmiş olması nedeni ile dairemiz kararı doğrultusunda yeniden kapak hesabı yapılması gerekeceğinden dava konusuz kaldığından istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İstinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu 18....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/10 ESAS 2021/297 KARAR DAVA KONUSU : Dosya Hesabına İtiraz KARAR : Mersin 3....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık konusu, rehin açığı belgesinde faize itiraz şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi 3. Değerlendirme 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363. maddesine göre, istinaf yoluna başvuru süresi kararın tefhim veya tebliğinden itibaren 10 gündür. Somut olayda; İlk Derece Mahkemesince kararın alacaklı ve borçlu vekilinin yüzüne karşı 21.04.2022 tarihinde tefhim edildiği, taraflarca istinaf dilekçesinin yasal 10 günlük süreden sonra 09.05.2022 tarihinde sunulduğu, buna göre istinaf isteminin süresinde olmadığı tespit edilmiştir. O halde Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun süreden reddine karar verilmesi gerekirken, rehin açığı belgesinde faize itiraz şikayeti yönünden tarafların istinaf başvurusu süresinde kabul edilerek, İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılıp, yeniden hüküm tesisi isabetsiz olup kararın bu sebeble bozulması gerekmiştir. VI....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; şikayetin yasal süresi içerisinde yapılmadığından usulden reddi gerektiğini, davaya konu icra takibinin müteveffa borçlu Ümran Müker'in itirazına uğramadan kesinleştiğini, borçlunun 20/11/2016 tarihinde vefat ettiğini ve davacının da aralarında ulunduğu mirasçılarına karşı icra takibine devam edildiğini, borçlu tarafından ödeme emrine itiraz edilmemekle ödeme emrinde yer olan faiz oranının da kesinleştiğini, huzurdaki davaya konu takibin başladığı tarihin 22/09/1999 olduğunu, takibin başladığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununa bakıldığında faize ilişkin olarak herhangi bir sınırlayıcı hükmün yer olmadığını, davacı T1 vekilinin, icra dosyasına sunmuş olduğu 30/05/2019 tarihli dilekçesinde taşınmazın icra yoluyla satılmasına muvafakat ettiğini, davacının faize oranına ilişkin herhangi bir itirazının bulunmadığını, 16/09/2020 tarihinde yapılan şikayetin dinlenemeyeceğini, taşınmazın...
Şikayet dosyasının incelenmesinde ise; Mahkemece, tanzim ettirilen - 29.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda; 8.113,15 TL ana para borcuna dair değişen oranlarda avans faizi uygulanması gerektiğini belirterek, takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 8.393,53 TL olduğu yönünde hesaplama yapmıştır. - (29.08.2014 tarihli bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine alınan) 05.03.2015 tarihli bilirkişi raporunda; 3.312,61 TL ana para borcu için terditli hesaplama yaparak, değişen oranlarda faiz uygulanması ve TBK.nun 88. ve 120. maddelerinin gözetilmesi halinde takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 8.393,53 TL olduğu, ticari iş olduğundan bahisle sözleşmede belirlenen temerrüt faizinin uygulanması halinde ise takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 17.521,43 TL olduğu saptanmıştır. (05.03.2015 tarihli bilirkişi raporuna itiraz edilmesi...
H.D.nin 2020/2320 esas 2020/20 karar sayılı ilamı ile kararın onanmasına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, icra müdürlüğünce borçlu tarafından takip dosyasına sunulan teminat mektubunun paraya çevrilmesi ile dosya kapak hesabının yapıldığını ve kesintilerden sonra 22.01.2021 tarihinde davacıya ödeme yapılmak suretiyle takip dosyasının infazen işlemden kaldırıldığını, bilahare borçlu vekili tarafından kapak hesabı sırasında takipten sonra işleyecek faiz oranı nedeniyle itiraz ettiği ve dosyanın gerekirse bilirkişiye verilmesi ile işlemiş faiz miktarının hesaplanmasını talep ettiği, icra müdürlüğünce talebe uygun işlem yapıldığını ve dosyanın bilirkişiye verildiği ve bilirkişi tarafından 10.02.2021 düzenleme tarihli raporun sunulması ile 13.01.2021 onama tarihi itibarıyla dosya kapak hesabının yapıldığını, icra müdürlüğünce yapılan bu işlemlerin usul ve yasaya aykırı olduğunu, borçlunun sonradan yaptığı itirazın fazla ödemeye ilişkin olmadığını, dosya kapak hesabı sırasında icra...