Bu nedenle emsalin özel amaçlı olmayan, özel nitelikleri bulunmayan taşınmaz satışlarından seçilmesi gerekirken 71 ada 5 parselin somut emsal olarak alınması, 2-Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 10. maddesinin onbirinci fıkrasına göre kamulaştırması yapılan taşınmaz mal tahsis edildiği kamu hizmeti itibariyle sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüşmüş ise, istek halinde mahkemece sicil kaydının terkinine karar verilir. Mahkemece yasanın bu hükmü ve dava dilekçesinde kamulaştırılan taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına tescilinin istendiği dikkate alınmadan kamulaştırılan taşınmazın tescil yerine terkinine karar verilmiş olması, 3-Davalılardan ... vekili ile davayı takip ettiği halde lehine vekalet ücreti verilmemiş olması, Doğru görülmemiştir....
Bu nedenle emsalin özel amaçlı olmayan, özel nitelikleri bulunmayan taşınmaz satışlarından seçilmesi gerekirken 71 ada 5 parselin somut emsal olarak alınması, 2-Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 10. maddesinin onbirinci fıkrasına göre kamulaştırması yapılan taşınmaz mal tahsis edildiği kamu hizmeti itibariyle sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüşmüş ise, istek halinde mahkemece sicil kaydının terkinine karar verilir. Mahkemece yasanın bu hükmü ve dava dilekçesinde kamulaştırılan taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına tescilinin istendiği dikkate alınmadan kamulaştırılan taşınmazın tescil yerine terkinine karar verilmiş olması, 3-Davalılardan ... vekili ile davayı takip ettiği halde lehine vekalet ücreti verilmemiş olması, Doğru görülmemiştir....
Kamulaştırılan taşınmaz mal ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek yapılara değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydına göre davalıların toplam hissesi 3462/3583 olduğundan mahkemece davalıların hisseleri oranında tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hükmü fıkrasının 1 nolu bendinin çıkartılmasına, yerine (....Mahallesinde bulunan 400 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 17/09/2013 tarihli fen bilirkişisi raporunda (2/B) ile gösterilen 22,21 m2 lik kısmının tapusunun davalıların hisseleri oranında iptali ile yol olarak tapudan TERKİNİNE,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kamulaştırılan taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek yapılara değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Belirtilen nedenle; dava konusu taşınmaza dava tarihi esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden 2010 yılı resmi verileri esas alınarak değer biçen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması, 2) Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda yazılı özellikleri dikkate alınarak taşınmazın belirlenen m² birim bedeline objektif değer artışı uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 3) Fen bilirkişi raporuna göre kamulaştırılan alanın tamamının göl alanında kaldığı anlaşıldığından dava konusu taşınmazın tamamının tapusunun iptali ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken Hazine adına tesciline karar verilmesi, 4) Taşınmaz üzerindeki ağaçların yaş ve cinsleri itibariyle dava tarihindeki değerleri İlçe Tarım Müdürlüğü vb. kuruluşlardan sorulup rapor denetlenmeden eksik incelemeyle maktuen değer biçilmesi, Doğru görülmemiştir....
Bilirkişi incelemesi yaptırılarak birleştirilen davada arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı (davacı) tarafa ödenmesine, kamulaştırılan taşınmazın tapusunun iptali ile davacı/davalı idare adına tesciline karar verilmesinde, konusu kalmayan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ancak; 1-Dava konusu taşınmaz 380 parsel sayılı taşınmazdan ifraz olan 449 parsel sayılı taşınmaz olduğu halde hüküm fıkrasında parsel numarasının ifrazdan önceki hali ile yazılması, -Kamulaştırılan taşınmaz yol durumuna dönüştürüldüğünden, 4721 sayılı T.M.K'nun 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüte yol açacak şekilde hem terkin ve hem tesciline karar verilmesi, - Hükme esas teşkil eden fen bilirkişi raporunun ve fen bilirkişi isimlerinin hüküm fıkrasında yanlış yazılması, 2-Davalılar ... ve ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği halde tespit edilen bedelin davalılara ödenmesine karar verilmesi Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının tescile ilişkin bendinin tümüyle çıkartılmasına,yerine (Davaya konu ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, davacı idarece kamulaştırılan 223 Ada 21 Parsel sayılı taşınmazın davalıların paylarına düşen kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedel karşılığında davalı paylarının tapusunun iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz tapuda davacı idare, ..., ... ve ... adlarına kayıtlı olup, eldeki dava tapu kayıt maliklerinden ölü ...'ın bir kısım mirasçıları aleyhine açılmıştır....
Geri çevirme kararı üzerine dosya içerisine getirtilen emsal taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinden, emsal taşınmazın bilirkişi kurulu raporunda belirtildiği gibi 17.12.1999 tarihinde değil 17.12.1997 tarihinde satış gördüğü ve 3/40 payının satış bedelinin 75.000.000 TL. (75,00 YTL.) olduğu anlaşılmıştır. Bu durum karşısında mahkemece, yanlış değerlendirme yapan bilirkişi raporunun hükme dayanak alınmaması gerektiğinin düşünülmemiş olması, Kabule göre de; 2-Dosya içerisinde bulunan belgelere göre; dava konusu taşınmaz 1784,56 m² yüzölçümlü olup, 115,83 m²’si kamulaştırılmış ve bu kamulaştırılan kesim 30.11.2005 tarihinde ifraz edilerek 6652 parsel numarası almıştır....