Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, davacı borçlular kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibin iptalini talep etmiş olup, ilk başlatılan takip kambiyo takibi olmakla bu takibin mükerrer olmadığı gözetilerek, şikayetin reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. B-DAVACI TARAFIN SENEDİN KAMBİYO VASFINA YÖNELİK ŞİKAYETLERİ VE BORCA İTİRAZLARI YÖNÜNDEN YAPILAN İSTİNAF İNCELEMESİNDE; Davacıların diğer başvuruları 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/3- 5. maddesine dayalı, kambiyo vasfına yönelik şikayet ve borca itiraz niteliğindedir ve aynı maddeye göre itiraz ve şikayetin beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz ve şikayet edene tebliğinden itibaren başlar ve hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Dava; Kambiyo senedine dayalı takip neticesinde yapılan yetkiye itiraz, çek tazminatı ve çek komisyonuna itiraz ile tüm faiz oranlarına itiraza ilişkindir. İstanbul 25.İcra Müdürlüğünün 2019/18237 E. sayılı dosyasının incelenmesinde; takibin, alacaklı tarafından borçlular aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu anlaşılmıştır. Borçluya çıkartılan ödeme emri tebliğinin 23/05/2019 tarihinde tebliği karşısında Mahkememize yapılan 27/05/2019 tarihli başvuru yasal 5 günlük sürededir. Yetki İtirazı Yönünden: Takip dayanağı çekte keşide yeri İstanbul, muhatap banka Güneşli Kurumsal/İstanbul Şubesi'dir. Borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adres Küçükçekmece'dir. Çekin keşide yerinin İstanbul olması sebebiyle yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir....

ın borca ve imzaya itiraz davasının kabulü ile takibin durdurulmasına, birleşen davada borçlu ...'ın borca itiraz davasının reddine karar verildiği, borçlu ... ve alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince Birleşen davadaki borçlu ...’ın istinaf talebinin esastan reddine, alacaklının istinaf talebinin kabulü ile; HMK'nın 353/1-b-2. bendi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, asıl dava yönünden; borçlu ...’ın borca itiraz davasının reddi ile asıl alacağın % 20 oranında tazminat ödenmesine, birleşen dava dosyası yönünden borçlu ...’ın borca itiraz davasının reddine karar verildiği görülmüştür. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 502/1. maddesinde "Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir." hükmü düzenlenmiştir....

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, müvekkilinin yerleşim yeri adresinin Bolu ili olduğunu, bu nedenle yetki yönünden takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet üzerinde müvekkile vekâleten Hakan Mete Kutay tarafından takibe konu senet düzenlenmiş gibi gösterilmiş ise de müvekkilinin Hakan Mete Kutay'a kambiyo taahhüdünde bulunmaya yönelik vekaletname vermediğini, borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, ihtiyati haciz kararının kambiyo senedine istinaden verildiği, İİK 167 maddesine göre rehinle temin edilmiş alacak olsa bile kambiyo senedine dayalı olarak takip yapılmasının mümkün olduğu, davaya esas alınan senedin teminatlandırılmasının söz konusu olmadığı, kredi sözleşmesine bağlı borç için verilen teminatın kambiyo hukuku bakımından senet alacağını ilgilendirmediği gerekçesiyle ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

      Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, İİK’nın 167. maddesine göre alacağın rehinle temin edilmiş olması halinde kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmasında kanuna aykırılık bulunmadığından ihtiyati haciz talep edilmesinde de bir aykırılık bulunmadığı ayrıca, kredinin teminatı olarak kambiyo senedi verilmesinin de ihtiyati haciz istemeye engel olmadığı gerekçesiyle, ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz edenler vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. ./.....

        İtiraz eden vekili ise, kambiyo senetlerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürmüştür. Borçlunun itiraz sebebi olarak ileri sürdüğü hususlar İİK'nın 265. maddesinde sınırlı olarak sayılmış bulunan sebeplerden olmadığından mahkemece ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde bulunmayan yazılı gerekçe ile itirazın kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece, duruşmalı olarak yapılan incelemede, ihtiyati haciz dayanağı olan belgenin kambiyo senedi vasfında olduğu, taraflar arasında ipotekli bir borç ilişkisi olsa da alacaklı tahsilde tekerrüre meydan vermemek kaydı ile isterse bonoyu kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibine konu edebileceği, ihtiyati haciz kararında İİK'nın 257. maddesindeki şartların oluştuğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden ... ve ... temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz eden ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

            İlk derece mahkemesi kararında özetle;İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.(Ek: 9/11/1988- 3494/34 md.) Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz.Bu maddenin 2. fıkrası gereğince eğer takibe konu senet kambiyo vasfını haiz değilse takibin iptali gerekmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi İtiraz edenler vekillerinin müvekkilleri aleyhine verilen ihtiyati haciz kararına itiraz talebi üzerine mahkemece yapılan duruşmalı inceleme sonucunda itirazın reddine karar verilmiş olup, karar itiraz edenler vekili tarafından süresinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü. - K A R A R - İtiraz edenler vekili, banka tarafından kredi kullandırılırken verdikleri teminat senedinin kambiyo senedi vasfında olmadığını, teminat senedine dayalı ihtiyati haciz talep edemeyeceğinden, borcun karşılanmasına yeterli gayrimenkulleri olduğundan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Karşı taraf, alacaklı banka vekili ihtiyati haciz kararından itiraz edenlerin fiili haciz esnasında haberdar olduk dediklerinden 02.12.2015 tarihinde gerçekleştirilen ihtiyati hacze 14.12.2015 tarihinde itiraz edilmekle sürenin geçtiğini, İ.İ.K.'...

              UYAP Entegrasyonu