Bilindiği üzere 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 168. maddesinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emrine yazılacak hususlar düzenlenmiştir....
Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesinde ileri sürülen hususlar aynen tekrar edilmekle birlikte, ipoteklerin üst sınır ipotekleri olduğunu, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin konusunun ise bakiye miktar olduğunu, rehin tutarının borcu ödemeye yetmediği durumlarda haciz yolu ile takip başlatılabileceğini, bu nedenle de kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılmasına engel bir durum bulunmadığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin İİK'nın 45. maddesi gereğince iptali şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. İptali istenilen çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip dosyası olan Adana 1....
konusu senede ait olduğunu kabul etmediği her ne kadar istinafta ticari defter ve kayıtlardan bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerektiği ileri sürülmüş ise de kambiyo senetlerine özgü takipte borca itiraz ve ödemenin sadece İİK'nun 169/a maddesinde belirtilen delil ve belgelerle ispat edilebileceği bu hale göre konu kararın doğru istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Borçlu tarafından ileri sürülmese dahi İİK.nın 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek takibin iptaline karar verebilir. TTK.nın 776/1- e maddesi gereğince, bonoda, lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmez ise dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK'nın 776/1- e maddesinde öngörülen koşulları taşımayan bu belge nedeniyle borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması mümkün değildir....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/14202 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı tarafından aynı asıl alacak miktarı için bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı ve şikayetçi borçluların borçlu sıfatı ile takibin tarafı olduğu, takip talebinde ve ödeme emrinde; “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” kaydına yer verildiği görülmüş olup takip talebinde yazılı ibareler ve alacaklı vekilinin beyanı ile her iki takip dosyasına konu borcun aynı borç olduğu konusunda ihtilaf yoktur. Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamaz....
İcra Müdürlüğünün 2018/14986 Esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, daha sonra 24.12.2018 tarihinde ise ... 30. İcra Müdürlüğünün 2018/15023 Esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibine girişildiği, "tahsilde tekerrür olmaması kaydıyla" şerhinin takip talebi ve ödeme emrinde yer aldığı görülmekle, yukarıda belirtildiği üzere mükerrer takip yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi' nce Dairemizin 2019/6203 E.-2020/4075 K....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istemine, senedin kambiyo vasfına yönelik şikayete ve borca itiraza ilişkindir. A-DAVACI TARAFIN MÜKERRERLİK ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İSTİNAF İNCELEMESİNDE; İİK'nun 45.maddesinde rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, poliçe ve emre muharrer senetlerle çekler hakkındaki 167 nci madde hükmü mahfuz olduğu, aynı Kanunun 167. maddesinde ise alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklının, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte bulunabileceği düzenlenmiştir. Yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç rehin ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilir....
İİK'nun 45. maddesinde rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, poliçe ve emre muharrer senetlerle çekler hakkındaki 167 nci madde hükmü mahfuz olduğu, aynı Kanunun 167. maddesinde ise alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklının, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte bulunabileceği düzenlenmiştir. Her ne kadar borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapabilirse de; alacaklı aynı alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmişse tercihini bu takip türünden yana kullandığından, aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapamaz. Bu husus kamu düzeninden olup süresiz şikayete tabidir ( Yargıtay 12.HD'nin 16.02.2022 tarihli, 2021/8538 E, 2022/1907 K. sayılı içtihadı)....
GEREKÇE: Uyuşmazlık; Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde İİK'nun 168/5 maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. Davalı alacaklı tarafından 21/09/2017 tanzim 20/05/2021 vade tarihli 43.000,00 TL tutarlı bir adet bonoya istinaden kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı T2'ın keşideci T1'ın ise lehdar olduğu Örnek 10 numaralı ödeme emrinin 07/06/2021 tarihinde borçlulara tebliği üzerine davanın yasal 5 günlük süre içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından imzaya itiraza ilişkin olarak usulüne uygun açılmış bir dava bulunmamaktadır. Davacıların itirazları senet tutarı kadar alacaklıya borçlarının bulunmadığı alacağın bir kısmının taksitle ödendiğini belirterek ödeme konusunda dekont sunarak borca itiraz ettikleri anlaşılmaktadır....
İlk derece mahkemesi kararında özetle: Alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine girişilen kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin davacıya 01/07/2021 tarihinde tebliğ üzerine borçlunun mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü anlaşıldığı, İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin 01/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/07/2021 tarihinde mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü ve açıkça ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmediği, bu itibarla davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyen yasal 5 günlük süresinde ileri sürülmediği anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...