Keşidecinin takip edilebilmesi için ise protesto şartı öngörülmemektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti” başlıklı 170/a-2 maddesinde; “İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
İmzaya itiraz dışında kalan diğer bütün itirazlar borca itiraz olarak değerlendirilir. Bu bağlamda, borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanan itirazlar borca itiraz niteliğindedir.” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul)Borçlu tarafından imzaya itiraz edilmiş ise de, adı geçenin vekilinin 22/04/2015 tarihli duruşmada ayrıca senedin miktar kısmında tahrifat yapıldığı itirazında da bulunduğu görülmektedir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılar aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe geçtiğini davalıların ... 3.İcra Hukuk Mahkemesinde takibe itiraz ettiklerini, itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı tarafından davalılar aleyhinde kambiyo hukukuna mahsus yolla takibe geçildiği davalıların icra hukuk mahkemesinde takibe itiraz ettiği ancak icra mahkemesince takibin durması yolunda karar verilmediği ve itirazın reddedildiği, ortada geçerli bir itiraz olmadığı bu durumda davacının itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm vekalet ücretine yönelik olarak davacı vekilince temyiz edilmiştir....
GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı şikayeti ile, imzanın keşideciye ait olmadığı ve borcun olmadığına ilişkin itirazlardan ibarettir. Bir adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekilince takibe dayanak bonoda tanzim yerinin bulunmadığı ayrıca imzaya, borca ve ferilerine ,faiz ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilerek takibin iptaline, alacaklının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince, davacının (Şikayet edenin) kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerinin REDDİNE, Davacının (Muteriz borçlunun) imzaya itirazlarının REDDİNE, Davalının ( alacaklının) tazminat taleplerinin REDDİNE, karar verilmesi üzerine borçlu vekili tarafından dayanak belgenin tanzim yerinin bulunmadığından bahisle istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça Giresun İcra Dairesi’nin 2020/8675 Esas sayılı dosyası ile Örnek No:10 kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, bu takibi kabul etmediklerini, gönderilen ödeme emrine esas olarak belirtilen kambiyo senedi üzerinde müvekkilinin bilgisi dışında değişiklikler yapıldığını, senet üzerinde oynama yapmak suretiyle başlatılan takip kapsamında davacı müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, borcun zamanaşımına uğradığını, icra takibine, kambiyo senedine, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, kambiyo senedine dayanmayan ödeme emrinin ve takibin iptaline, haksız takip nedeniyle davacı lehine takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak kaydıyla tazminat ödemesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettikleri görülmüştür...
Davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle beş günlük süre geçirildikten sonra itiraz ve şikayette bulunulduğu görülmekte ise de, dava dilekçesinin 6. maddesinde açıkça davacıya gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ileri sürülmekte ve ödeme emri tebliğinin iptali talep edilmektedir. Bu durumda mahkemece ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet üzerinde durulmalı, öğrenme tarihine de dikkat edilerek süresinde bir şikayet olduğu belirlenir ise ödeme emri tebliğinin usule uygun olup olmadığı tespit edilmeli, ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığı anlaşılır ise uyuşmazlık konusu itiraz ve şikayetlerin süresinde olduğu kabul edilerek bu itiraz ve şikayetlerin esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmeli iken, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünün ileri sürülmediği gerekçesiyle itiraz ve şikayetlerin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Temyiz Sebepleri İstinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet ile takip dayanağı senedin kambiyo senedi olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, ... 2. 7201 sayılı TK md.32, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Yönelik Yönetmelik md.53 3. 2004 sayılı İİK md.16, md.170/a 4. 6102 sayılı TTK md.776/f, md.777/son 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2019/74 ESAS, 2020/248 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen borca itiraz davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını, teminat senedi olarak verildiği halde ciro edilerek müvekkili hakkında Erzurum 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9660 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, alacaklı tarafın başka bir tarihte imzalanmış senede tarih atarak kambiyo senedi niteliği kazandırmaya çalıştığını beyan ederek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu itiraz ve şikayet dilekçesinde; icra takibine dayanak senedin, üzerinde yazılı olduğu şekilde, teminat senedi olması nedeni ile kambiyo vasfı taşımadığını, senet üzerindeki tahrifatlar nedeni ile senedin zorunlu unsurlarının bulunmadığını, düzenleme tarihinin 11/28/2018 olması nedeni ile kambiyo vasfı bulunmadığını, ödeme emrinde yer alan " hemen öderseniz" ibaresinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; senedin düzenleme tarihinin 28.11.2018 olduğunu, maddi hata yapıldığını, yasal unsurlarının tam olduğunu, senet üzerindeki ibarenin tek başına teminat senedi iddiasını ispat etmediğini belirterek şikayetin reddini istemiştir. III....
de belirtildiği üzere davacı tarafın bu konuya ilişkin olarak çek keşidecisi ile irtibat kurup bilgi verdiğini, bugüne kadar keşideci tarafından takibin iptaline yönelik olarak herhangi bir itiraz olmadığını, bu hususun, keşidecinin söz konusu imzalara itiraz etmediğini gösterdiğini, davalının kambiyo senetlerine ilişkin takip hakkını kullandığını, usul ve yasaya uygun şekilde hareket ettiğini, müvekkilinin kötü niyetinden bahsetmenin mümkün olmadığını, bu sebeple; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....