Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil K A R A R Dava dilekçesi ve mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; 4721 sayıl Türk Medeni Kanununun 713. maddesine göre açılan Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılmış taşınmazın tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, "Kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlar hakkında açılan tescil davaları sonucu verilen.." hüküm ve kararlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil K A R A R Dava dilekçesi ve mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; 4721 sayıl Türk Medeni Kanununun 713. maddesine göre açılan Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılmış taşınmazın tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, "Kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlar hakkında açılan tescil davaları sonucu verilen.." hüküm ve kararlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacılar, .... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmışlardır. Yargılama sırasında ..., taşınmazın yol olduğu iddiasına dayanarak davaya fer’i müdahil olmuştur....

        Mahkemece, kadastro tespitinin yapıldığı tarih itibariyle taşınmazın kamu malı genel yol niteliğinde olup olmadığı, buna göre taşınmaz üzerinde davacı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle iktisap koşullarının süre ve kullanım yönünden gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekirken bu husus tartışılıp değerlendirilmeden kadastro tespitinden sonraki zilyetlik değerlendirilerek dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir…" gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Davacı ......

          Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- tescil davası sonucunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü; Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili ile çapında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak kendisine ait komşu 136 ada 18 parsel sayılı taşınmazın yüz ölçümünün eksik belirlendiğini, mevzu eksikliğin davalılar adına tapuda kayıtlı çekişmeli 133 ada 4 parsel sayılı taşınmaz ile haritasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümünden kaynaklandığı iddiasıyla, 133 ada 4 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptali ve tescil istemi, yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın ise adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davalılar aşamalarda davanın reddini savunmuştur....

            Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda belirtilen gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazinenin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, ancak taşınmazın 25 metre batısında orman bulunması nedeniyle orman araştırması yapılması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararı sonrasında yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile; fen bilirkişisinin 27.03.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda ve eki krokide (A) harfi ile gösterilen ..., 165 ada 1 parselin batısında bulunan 676,51 m²'lik tescil harici alanın aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir....

              Mahkemece asıl davanın kabulüne Antalya ili, Alanya ilçesi, Okurcalar Köyü, Karaburun mevkiinde bulunan ve fen bilirkişisi Bülent Atsan'nın 11/01/2018 havale tarihli rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 3018,65 m2'lik taşınmazın hazine adına tesciline birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı birleşen davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna getirilmiştir. Davalı birleşen davacı vekili, asıl davanın reddi gerektiğini, birleşen dava yönünden ise tescil şartlarının oluştuğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, tescil harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili istemine ilişkindir. Davacı Hazine, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğu iddiasına dayanarak adına tescili istemiyle davalı gerçek kişiye karşı dava açmıştır. Birleşen dosyada ise davalı zilyetlik şartlarının oluştuğunu belirterek kendi adına tescil istemiştir....

              Mahkemece, davanın tapu iptal ve tescil davası olarak hak düşürücü süreye tabi olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, dava, davacı adına paylı olarak kayıtlı bulunan 121 ada 9 ve 122 ada 27 sayılı parsellerin arasında yol olmadığı halde kadastro tespitinde yol olarak bırakıldığı iddiasına dayanarak kadastro tespitinde yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkin tescil davasıdır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde, kadastro sırasında haklarında tutanak düzenlenen taşınmazlar yönünden, kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açma hakkı 10 yıl ile sınırlanmış ise de, kadastro sırasında haklarında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlar yönünden kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açma hakkını sınırlayan herhangi bir yasa hükmü bulunmamaktadır....

                Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bölümlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 17 ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddeleri uyarınca tapuya tescili istemine ilişkindir. Mahkemece; davacı ... yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazların hangi tarihte ve hangi nedenle tescil harici bırakıldığı, imar planı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılmamış, çekişmeli taşınmazlara komşu tüm kadastro parsellerine ait kadastro tutanakları ve dayanağı belgeler getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık anlatımları denetlenmemiştir. Her ne kadar; 1991 tarihli hava fotoğrafları mahallinde uygulanmış ise de; bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. Hava fotoğraflarının en az üç ayrı zamana ilişkin olması gerekir....

                  Kadastro Mahkemesi olarak gösterildiği, oysa ki, dosya kapsamından, davacıların, arazi kadastrosu sırasında tescil harici bırakılan alana yönelik olarak mirasçılar adına MK'nın 713. maddesi gereğince tescil istemiyle dava açıldığı, davanın devamı sırasında yörede 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre, orman olduğu halde orman sınırları dışında kalan yerlerde orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması yapıldığı ve 01/11/2012 tarihinde ilân edildiği, asliye hukuk mahkemesince verilen görevsizlik kararı sonrasında kadastro mahkemesince, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden davanın elde tutularak, tapusuz taşınmazın tescili davası yönünden davanın tefrikine karar verilerek görevsizlik kararı verildiği, davaya konu talebin tescile ilişkin olduğu ve tapusuz taşınmazın tescil hükmünün asliye hukuk mahkemesince verileceği anlaşıldığından, tapusuz taşınmazın tescili davası yönünden, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu