Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, paftasında yol olarak gösterilmek suretiyle tespit harici bırakılan ve fen bilirkişi raporunda kırmızı renkle gösterilen 74,51 metrekare yüzölçümündeki dava konusu taşınmazın tescili istemi ile kadastrodan önceki sebeplere dayalı iddia yönünden davanın makul sürenin geçtikten sonra açılması, tespit sonrasında ise davacının zilyetliğinin 20 yıla ulaşmadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, dava dilekçesindeki “dava konusu ettiğimiz köy yolu olarak bırakılan yerde aslında bir köy yolu yoktur.” şeklindeki ifadeden de anlaşılacağı üzere davacı tespit harici bırakılmadan önce taşınmazın yol olmadığını ileri sürerek dava açmıştır. Gayrimenkul mevzuatımızda, kadastro sırasında haklarında kadastro tutanağı düzenlenmeyen ve tescil harici bırakılan taşınmazlara ilişkin olarak, kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açma hakkını süre ile sınırlayan herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır....

    zilyetliği sebebiyle tescili istemine ilişkindir....

      "İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Dava konusu uyuşmazlık, kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Taraflar arasındaki uyuşmazlık kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., .... Köyü çalışma alanında ve kendisine ait 180 ada 1 sayılı parselin kuzey ve güneyinde bulunan, kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir....

            Mahkemece, taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında on yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmediği gibi, yapılan inceleme de hüküm kurmak için yeterli değildir. 3402 sayılı Yasa'nın 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin kadastro tutanağı düzenlenip, kesinleşen yerlerde uygulanacağı düzenlenmiştir. Oysa ki, dava tutanak düzenlenmeyip kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil istemi ile açılmış olduğuna ve tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre de öngörülmediğine göre mahkemenin hak düşürücü sürenin dolduğuna ilişkin gerekçesi yerinde değildir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, Kocaeli İli, İzmit İlçesi, Emirhan Köyü çalışma alanında bulunan tespit harici bırakılan alanın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar T7 ve Orman idaresi vekillleri tarafından istinaf edilmiştir. Dava, paftasında orman sayılmayan yer olarak tescil harici bırakılan alanın 4271 sayılı TMK'nun 713.maddesi uyarınca davacı adına tapuya tescili istemine ilişkindir....

              Mahallesi çalışma alanında bulunan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün adına tescili için kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1866 metrekarelik taşınmaz bölümünün davalı Şehitkamil Belediyesi adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, 1970 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tapulama harici bırakılan yerlerdendir. Davacı taraf, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenlerine dayanarak tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, ......

                Mahkemece tescil harici bırakılan yer hakkında taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının kesinleşmesinden 4 yıl sonra dava açıldığı, bu sürenin kadastrodan önceki nedene dayanarak dava açmak için makul süreyi aştığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına ve davanının niteliğine uygun düşmemektedir. Davacı, adına tescil edilen taşınmazların bir bölümünün tescil harici yol olarak bırakıldığı iddiasıyla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak dava açmıştır....

                  Köyü çalışma alanında bulunan ve 2007 yılında yapılan kadastro sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak bu kısmın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisi ... 'ın 05.11.2015 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 106,53 metrekare yüzölçümündeki kısmın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu