İİK'nun 128/a-1. maddesi ilk cümlesine göre, kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek Kanun'un öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine dair hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, kıymet takdir raporunun iflas müdürlüğüne 06.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince Ankara 5....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı ve ihale alıcısı tarafından ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B.İstinaf Sebepleri B.1.Alacaklı Şikayetçi borçlunun kıymet takdirine ilişkin tüm iddia ve itirazlarının Marmaris İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/352 Esas sayılı dosyasında görülen kıymet takdirine itiraz dosyasında değerlendirilerek kesin olarak karara bağlandığını, yeniden keşif yapılmasını gerektirir hukuki bir durum ve zorunluluk olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına ve şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. B.2....
Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Davacı tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri icra dosyası kapsamında düzenlenen kıymet takdir raporunda incelenmiş ve rapor davacı vekiline 11/10/2020 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmiş olmasına rağmen davacı tarafından kıymet takdirine itiraz edilmediğinden yasanın öngördüğü kıymet takdirine itiraz olanağını kullanmayan davacının kıymet takdirine ilişkin sebeplerle ihalenin feshini talep edemeyeceğinden bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde görülmemiştir....
suretiyle tebliğ edildiği, takip dosyasında kıymet takdirinin açılan dava sonucunda, satış ilanına kadar yapılan satışa hazırlık işlemlerinin ise itiraz edilmeksizin kesinleştiği, kural olarak kıymet takdirine yönelik şikayet hakkını kullanan davacının buna yönelik itirazlarını ihalenin feshi davasında da ileri sürebileceği bu sebeple yukarıda esas ve karar numarası belirtilen kıymet takdirine itiraz davasında alınan rapor ve verilen karar incelendiğinde alınan raporların dosya içeriğine ve taşınmazın belirlenen özelliklerine uygun mahkeme denetimine açık olması sebebiyle hükme esas alınmasında bir yanlışlık bulunmadığı ve satışa mahkeme kararıyla belirlenen değerlerin esas alınmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, kaldı ki davacı kıymet takdir raporunun usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürmekle birlikte şikayet dilekçesinde satışa esas alınan değerlere yönelik bir itirazının da bulunmadığı, bu durumda davacının kıymet takdirine ve hazırlık işlemlerine ilişkin itirazlarının...
Şikayetçi süresinde kıymet takdirine itiraz etmiş, İskenderun İcra Hukuk Mahkemesinin 26.09.2019 tarih 2018/797 esas ve 2019/721 karar sayılı ilamı ile alınan bilirkişi raporuna göre taşınmazın değeri icra müdürlüğünce yaptırılan değerden daha düşük olduğundan davacının talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Şikayetçinin bu kıymet takdirine ilişkin bir şikayeti bulunmamaktadır. Fesat iddiasında bulunmamaktadır. İhaleye konu bağımsız bölümün muhammen bedelinin 297.952,71 TL olarak belirlendiği, yapılan açık arttırmada taşınmazın 501.000,00 TL bedelle ihale olunduğu ihalenin muhammen bedelinin üzerinde yapılmış olması nedeniyle ve yukarıdaki gerekçede değinilen hukuki yarar yokluğu hususunun istisnalarınında somut olayda gerçekleşmediği, davacı borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken esastan inceleme yaparak red kararı vermesi isabetsizdir....
İcra Emri Tebliğ Edilmeden Kıymet Takdirinin Yapılmış Olması: Davacılar vekili mahkememize verdiği dilekçede, icra emrinin müvekkiline 27/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği ancak kıymet takdiri raporunun müvekkiline tebliğ edilmediğini ve rapora itiraz hakkının kısıtlandığını ve usulüne uygun olmadan yapılan kıymet takdirine dayalı olarak başlatılan takibin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Davacının dilekçesinde "takibe itiraz" ettiklerini belirtmesi ancak itirazın gerekçesini açıklamaması karşısında mahkememizce davacıya itirazdan neyi kast ettiğini açıklaması için bir haftalık kesin süre verilmiş, davacı vekili mahkememize verdiği 16/03/2021 tarihli dilekçesi ile müvekkillerine bilirkişi raporu tebliğ edilmediği ve itiraz haklarının kısıtlandığını, usulüne uygun olmadan yapılan kıymet takdirine dayalı olarak başlatılan takipte icra emrinin iptalini istediklerini belirtmiştir....
İlk derece Mahkemesi; kıymet takdiri raporunun borçluya 06/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdiri raporuna itiraz sonrasında Büyükçekmece 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Şikayetçi borçlu icra mahkemesine başvurusunda, sair şikayet nedenlerinin yanında, kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, kıymet takdirine yaptıkları itirazın reddedildiğini ileri sürerek 25.05.2015 tarihinde satışı yapılan taşınmazların ihalesinin feshini istediği, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.İhaleye esas alınan kıymet takdir raporunun 12.05.2014 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun kıymet takdirine itirazının ... 5....
Dairemizce , ilk derece mahkemesinin kararı 14 parsel sayılı taşınmaz bakımından süresinde kıymet takdirine itiraz edildiği ve kıymet takdirine itiraz yargılaması sırasında da alınan bilirkişi raporuna itiraz edildiği, her ne kadar kıymet takdiri mahkeme kararı ile belirlenmiş ise de ihalenin feshi yargılaması sırasında şikayet ve istinaf dilekçesinde kıymet takdirinin ve satış ilanının şikayetçiye tebliğ edilmediğinin ileri sürüldüğü bu nedenle 14 parsel sayıl taşınmaz bakımından keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek yerel mahkeme kararının HMK.nun 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi üzerine ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda , 1- Şikayetin REDDİNE, 2- Davacının ihale bedelleri toplamı olan 381.300,00- TL' nin takdir edilen % 5' u olan 19.065,00 TL para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, karar verilmiş olup şikayetçi vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 1- 13 ve 15 nolu parseller bakımından yapılan istinaf...
Usulsüz tebligat şikayetine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takip borçlusu şirket vekili İcra Mahkemesine başvurusunda, örnek 6 icra emri tebligatının usulsüz olduğunu belirterek, tebligatın usulsüzlük nedeniyle iptalini talep etmiş; bu dosya ile birleştirilen şikayet dosyası ile de kıymet takdiri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti ve kıymet takdirine itirazda bulunmuştur. Mahkemece şirketin daimi işçisi Raif Demir adına tebliğ edilen icra emri ve kıymet takdir tebligatlarının Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri gereğince usulsüz olduğu kabul edilerek kıymet takdir itirazı incelenmiş, bu husustaki itirazın reddine karar verilmiştir. 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir....