Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraz ve ihale ilgili delillerin hızlı toplanması ve değerlendirilmesi, ancak işlemi yapan memurun bulunduğu yer mahkemesinde mümkün olduğundan ve somut olayda da taşınmazın Diyarbakır sınırları dahilinde olduğu, kıymet taktirinin istinabe yoluyla Diyarbakır İcra Müdürlüğünce yaptırıldığı, bu itibarla da kıymet taktirine ilişkin şikayetin o yer İcra Mahkemesince incelenmesinin gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İcra İflas Kanunu'nun 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdirinin talimat yoluyla Diyarbakır İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Diyarbakır 1. İcra Hukuk Mahkemesine aittir....

    Müdürlükçe satışa konu taşınmaz için 20.10.2021 tarihli kıymet takdir raporu alındığı, rapora süresi içerisinde itiraz edildiği, ... 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/507 Esas sayılı dosyası ile itiraz edildiği, mahkemece 21.01.2022 tarihili yeni rapor tanzim edildiği, ancak mahkece alınan yeni raporun taşınmaz tapu kaydındaki haczi olan tüm ilgililerin hepsine tebliğ edilmediği, 2. Şikayet konusu ihalenin 21.03.2022 tarihli satış kararında mal ilanının ulusal gazete yerine mahalli gazetede ilan şeklinde belirlenmesinin ihaleye çok az kişinin katılmasına neden olduğu, taşınmazın mesken olduğu, son yıllarda mesken satışlarının fazla olduğu ve her yerden alıcısının çıkabileceği şikayetleri ile ihalenin feshini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

      Kıymet takdirine itiraz davası, İİK'nın 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, İcra Müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tesbitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Mahkemece yapılacak iş icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile icra müdürünün kıymet takdiri yaptığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 128/a maddesi gereğince kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemeyeceği, ancak, doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebileceğinin mümkün olduğu belirtilerek ... 15. İcra Müdürlüğü'nün 2020/1603 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde açılmış bir kıymet takdirine itiraz davası olmadığı, müdürlükçe yaptırılan kıymet takdirinin 10.07.2020 tarihli olduğu görülmekle henüz yasal sürenin geçmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle İİK'nın 111/a hükümlerine göre yapılan satış işlemlerinin ve 09.12.2021 tarihli memur işleminin iptalini gerektirecek kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Artvin ili Hopa Merkez Kuledibi Mahallesi 126 Ada 26 Parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi talebiyle açılan dava sonucunda Hopa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2000/96 Esas - 2003/195 Karar sayılı kararı ile ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, dosyanın satış işlemleri yapılmak üzere Hopa Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğuna tevdii edilerek 2011/1 Satış sırasına kaydedildiğini, satış dosyasında yapılan kıymet taktirine itiraz edilerek Hopa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/52 Esas - 2013/72 Karar sayılı kararı ile yapılan itirazın kabul edildiğini, aynı taleple Hopa Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğunun 2018/8 Satış sayılı dosyasında satış işlemlerine başlanılmış ve yeniden kıymet taktirinin yapıldığını, sulh hukuk mahkemesinde görülmekte olan dosyada taraf teşkili sağlanmadan karar verildiğini ve kararın kesinleştirildiğini, taşınmazın aynına ilişkin davaların karar kesinleşmeden icra edilebilmesinin mümkün...

          Somut olayda, davacı-borçluya kıymet takdir raporunun 13/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacının bu tebliğe rağmen süresinde kıymet takdirine itiraz imkanını kullanmadığı artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. İİK'nun 129. maddesinde, arttırma bedelinin, malın tahmin edilen kıymetinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan diğer alacaklar o malla temin edilmişse, bu suretle rüçhanlı alacakların mecmuundan fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını aşması gerektiği düzenlemesi yer almaktadır. Bu durumda satış bedelinin, tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekte, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerekmektedir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 10.12.2019 tarihinde gerçekleşen kıymet takdiri ile şikayet konusu taşınmaza 200.000,00 TL değer takdir edildiği, kıymet takdiri raporunun davacı borçlu şirket vekiline e-tebliğ yoluyla 10.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği, ......

            ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; taşınmaza gerçek değerinin çok altında kıymet takdir edildiğini, taşınmazın konumu, mevkii, niteliği ve yüz ölçümü dikkate alındığında değerinin daha fazla olduğunu, rapora karşı itiraz edilmiş ise de hatalı bir şekilde kesin nitelikte karar verildiğini, kıymet takdirine itirazlarının ve davanın denetlenmesi gerektiğini, satış ilanının tüm alacaklılara usulüne uygun tebliğ edilmediğini, satış ilanının tirajı yüksek bir gazete ile yayınlanmadığını, ihale alıcısı adına vekalet sunmadan bir başkasının ihaleye katıldığını, mükellefiyetler listesi usulüne uygun hazırlanmadığını ve ilgililere tebliğ edilmediğini, taşınmazın imar durumu ile ilgili son bilgilerin celp edilmediğini ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. II....

              Karara karşı davacı istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece ihalenin feshi iddialarına yönelik tek tek inceleme ve değerlendirme yapılmadığını, eksik inceleme ile verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, kıymet takdiri raporuna taraflarınca yapılan itiraza rağmen kıymet takdiri kesinleşmeden satışın yapıldığını ve dava dilekçesine açıkladıkları halde mahkemece taraflarınca itiraz yapılmamış gibi değerlendirme yapıldığını, kıymet takdiri kesinleşmeden yapılan satışın kanuna aykırı olduğunu ve ihalenin feshinin gerektiğini, süresinde açtığı kıymet takdirine itiraz davasına yetkisizlik kararı verildiğini ve kararın gönderilmesi için yetkisizlik kararının tarafına tebliğinin usulsüz olmasına rağmen süresinde mahkemeye başvurduğu halde tarafının bilgisi ve müdahalesi olmaksızın açtığı kıymet takdirine itiraz davasının açılmamış sayılmasına karar verilerek kesinleştirildiğini, kesinleşen kıymet takdiri raporu ile kanuna ve hukuka aykırı satış kararı alındığını, satış kararının ve satış ilanının...

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, huzurda görülmekte olunan yerel mahkeme dosyasının ikame edilme amacının; KTO tarafından belirlenen fahiş ve teknik verilere aykırı değer tespitine itiraz edilerek itirazları doğrultusunda araç değerinin teknik verilere ve piyasa rayicine uygun olarak belirlenmesi olduğunu, fakat KTO başkanlığı tarafından aracın değerinin yeterli incelemeler yapılmaksızın belirlendiğini ve yerel mahkeme tarafından tesis edilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemece, ''davaya konu itiraz hakkında karar verılmesıne yer olmadıgına,'' yönelik karar tesis edilmiş ise de, işbu kararın taraflarınca anlaşılamadığını, bahse konu yerel mahkeme kararı her ne kadar kesin olarak tesis edilmiş ise de, işbu kararın istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verilmesi gerektiğini, Mahkemece resen seçilecek uzman bilirkişiler aracılığıyla bilirkişi incelemesi yapılmasını ve araç değerinin teknik verilere...

              UYAP Entegrasyonu