İpotek kişisel alacağı güvence altına alma amacı güden, kıymetli evraka bağlı olmayan ve bir taşınmazın değerinden alacaklının alacağını elde etmesi olanağını sağlayan sınırlı ayni haktır. MK'nın 881. maddesine göre, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin ve olası bulunan herhangi bir alacak, ipotekle güvence altına alınabilir. Kural olarak, taşınmaz rehni sözleşmesi resmi şekilde yapılır (MK m. 856/11). Taşınmaz rehni sözleşmesinin yer aldığı resmi senedin tapu memuru tarafından düzenlenmesi zorunludur (TK m. 26). Resmi şekil zorunluluğu, taşınmaz rehninde değişiklik yapılması halinde de geçerlidir. Dava konusu edilen ipotek akit tablosunda aynen “H.. B..'den aldığı 700.000,00 TL (Yediyüzbin TL) bedel mukabilinde diğer kredi için H.. B.. lehine 2. derecede faizsiz faiz ve F.B.K. süre ile ve serbest dereceden istifade etmek üzere ipotek tesis ettiğini ve ipotek alacaklısı H.....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...bilirkişi raporunda tespit edilen 1.750,00 TL ipotek bedeli ve 26.824,00 TL işlemiş faiz toplamı 28.574,00 TL ipotek bedeli davacıya depo ettirilmiş, davacı vekilinin ipotek bedelinin süresinde ve usulüne uygun olarak depo etmesi üzerine, ipoteğin fekkine, ayrıca ipotek bedeli ödenmiş olduğundan, ipotek bedeline yönelik karşı davanın da konusu kalmamış olduğundan asıl davanın kabulüne ve karşılık davaya ilişkin karar verilmesine yer olmadığına..." karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi 2017/93 Esas 2017/923 Karar sayılı kararı ile söz konusu ipoteğin üst sınır limit ipoteği olduğuna karar verilmiş olduğunu, bu kararın kesinleşmesinin akabinde ise davacı tarafça icra dosyasına ipotek bedeli kadar yani toplam 30.000,00 TL ödeme yapılmış ve icra dosyasına sağlanan bu tahsilattan da harçlar kesildikten sonra taraflarına toplam 28.035,00 TL reddiyat yapılmış olduğunu, Bu tahsilatlardan sonra da talebimiz üzerine taşınmaz üzerindeki 150/C şerhi kaldırılmış olduğunu, ipotek dosyasından sağlanan bu tahsilatlar ile davacının kardeşi (ipotek borçlusu ve taşınmazın 1/2 payının maliki) aleyhine başlatılan senet ve ilamlı takip dosyalarının borcu bitmemiş olduğunu, ...'ın davalı şirkete olan borçlarının teminatı olarak alınan dava konusu ipotek henüz terkin edilmemiş olduğunu, söz konusu ipotek davacının kardeşi...'...
Derecede davalı bankaya ipotek vermiştir. Davacı, 59 adet bağımsız bölümden müteşekkil ipotekli taşınmazın ... no.lu bağımsız bölümüne isabet eden daireyi 200.000,00 TL bedelle ipotek yüküyle birlikte satın almıştır. Davacı satın almış olduğu .... no.lu bağımsız bölüme isabet eden ipotek bedeli 30.000,00 TL'ni davalı bankaya ödediğini mevcut delil durumuna göre ispatlayamamış olduğu, davacı ipotek bedelini ödediğini açıkça ispatlayamadığına göre 2. Seçenek karşımıza çıkmaktadır. Şöyle ki, davacı, davalı bankanın belirlediği 30.000,00 TL'lık ipotek bedelini davalı banka nezdinde faiz getirmeyen bir hesapta Depo etmesi kaydıyla (şartıyla), .... no.lu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin fek edilebileceği, görüş ve kanaatine varılmıştır. Somut davada; davacı vekili tarafından dava konusu taşınmazın dava dışı ......
CEVAP: Davalı Ziraat Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek tesisine dayanak vekaletname uyarınca davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edilmesine hukuken engel bulunmadığını, söz konusu vekaletname uyarınca davalı T7 adına kullanılan krediler nedeniyle de ipotek tesis edilmesine icazet verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı T7 davaya cevap vermemiş, duruşmalardaki beyanında; gerek kredi çekerken gerekse ipotek tesisi sırasında davacı olan babasının bu işlemlerden haberinin olmadığını, kredi borcunun kendisine ait olduğunu ve bahsi geçen vekaletname uyarınca ipotek tesis edildiğini, bu haliyle açılan davaya bir diyeceğinin bulunmadığını savunmuştur....
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin söz konusu ipoteğin teminat ipoteği olduğunu, yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, sözleşmede böyle bir ipotek konulduğundan hiç bir şekilde bahsedilmediğini, davacı, davalı lehine konulan ipotek bedelini ödemeden ipoteğin kaldırılmasını talep etmekttiğini, ancak ipotekle teminat altına alınan borcun ödenmediğini, davacının fekkini istediği ve takibe konulan ipotek belgesi incelendiğinde kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içerdiğini, davalının lehine verilen ipotek kayıtsız şartsız bir para borcunu içerdiğinden davacı taraf aleyhine ilamlı icra takibi yapıldığını, davacı ipotek bedelini ödemediğini, bu nedenle hakkında takip yapıldığını, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içeren kesin borç ipoteğinde borcu ödediğini iddia eden ipotek borçlusu taşınmaz maliki bu iddiasını yazılı delille kanıtlamasının zorunlu olduğunu, davacı vekili davacı ile davalı arasında şirket hissesinin devrinden...
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin söz konusu ipoteğin teminat ipoteği olduğunu, yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, sözleşmede böyle bir ipotek konulduğundan hiç bir şekilde bahsedilmediğini, davacı, davalı lehine konulan ipotek bedelini ödemeden ipoteğin kaldırılmasını talep etmekttiğini, ancak ipotekle teminat altına alınan borcun ödenmediğini, davacının fekkini istediği ve takibe konulan ipotek belgesi incelendiğinde kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içerdiğini, davalının lehine verilen ipotek kayıtsız şartsız bir para borcunu içerdiğinden davacı taraf aleyhine ilamlı icra takibi yapıldığını, davacı ipotek bedelini ödemediğini, bu nedenle hakkında takip yapıldığını, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içeren kesin borç ipoteğinde borcu ödediğini iddia eden ipotek borçlusu taşınmaz maliki bu iddiasını yazılı delille kanıtlamasının zorunlu olduğunu, davacı vekili davacı ile davalı arasında şirket hissesinin devrinden...
Tapu Müdürlüğü’ne hitaben tanzim edilen ipotek fek yazısı ile “... Tekstil İnşaat San.ve Tic....
İdare Mahkemesi kararının da Danıştay denetiminden geçerek kesinleştiğini, mahkeme kararıyla hukuka aykırı şekilde konulduğu tespit edilen ipoteğe dayalı olarak açılan ipotek bedelinin arttırılması davasının dinlenemeyeceğini, kaldı ki ipotek alacaklısı ile borçlusu arasında alacak borç ilişkisi de olmadığını, yani ipoteğin başlangıçtan itibaren yok hükümde olduğunu beyanla kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 12.04.2018 tarih, 2015/11230 Esas, 2018/2969 Karar sayılı kararı; "Dava, ipotek kaydının terkini, birleştirilen dava, ipotek bedelinin arttırılması isteklerine ilişkindir. Davacı, 5250 ada 39 sayılı parselin maliki olduğunu, taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulduğunu, bu uygulama sırasında kanuni ipotek tesis edildiğini ileri sürerek; o tarihteki 755,00 TL ipotek bedelinin ödenmesi koşuluyla ipotek şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda 24.01.2011 tarihli ipotek resmi senedinde ipotek veren ... tarafından tevdi edilmiş çekilecek her türlü kredi taahhütnamelerine ve sözleşmelerine istinaden 600.000 TL limitli ipotek tesis edildiği, aynı ipotek akit tablosunda bu ipoteğin 3. kişiler tarafından tevdi edilen ve edilecek ipotek verenin (...’in) kefaletini taşıyan kredilerden kaynaklı borçları için de (600.000 TL limitle) kurulduğu görülmektedir. Takip talebinde ise 21.12.2020 keşide tarihli ihtarnameye dayanılmış bu ihtarnamede kredili müşteri (krediyi kullanan) olarak ... Sanayi Tic. Ltd. Şti. gösterilmiş, ... ise bu borcun müşterek müteselsil kefili olarak belirlenmiştir. ... müşterek müteselsil kefil olduğu borçlar için (600.000 TL limitli) ipotek verdiğinden bu borcu için hakkında bu miktara kadar ipotekli takip yapılabilir. Bu takipte asıl borçlu olarak (150/ı gereği krediyi kullanan) ... San. Tic. Ltd. Şti., ipotek veren sıfatı ile de ... gösterilebilir....