Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Vasinin vesayet makamından husumete izin kararı alıp almadığının tespiti ile husumete izin alındığına dair kararın dosya içine alınması, 2-Dosya içinde bulunan vekaletname vasinin kendi adına dava açılmadan önce vermiş olduğu genel vekaletnamedir. Vasinin davacı adına vesayeten boşanma davaları için vermiş olduğu özel vekaletnamenin de dosyaya eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalline İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.27.01.2011 (Prş.)...

    Davanın kısıtlıyı temsilen vasi tarafından açıldığı anlaşıldığından ve 4721 sayılı TMK.nun 462/8 uyarınca vasinin husumete izin alması gerekli olduğundan husumete izin belgesinin ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 22.09.2014 tarihli iade kararımızda diğer eksiklikler yanında vasi tarafından vesayet makamından husumete izin kararı alınmış ise eklenerek gönderilmesi de talep edilmiştir. Mahkemece, bu husus vesayet makamından sorulmadan, dosya Dairemize geri gönderilmiştir. Mahkemece; vesayet makamından, vasiye boşanma davası yönünden verilmiş husumete izin kararı olup olmadığının sorulması, varsa kararın bir suretinin eklenerek gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine ikinci kez İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 24.11.2014 (Pzt.)...

        in kısıtlandığı, kendisine vasi atandığı ve karşı davanın vasisi tarafından açıldığı anlaşılmakla, vasi tarafından vesayet makamından alınmış husumete izin kararı bulunup bulunmadığının tespit edilerek, husumete izin kararı alınmış ise bir örneğinin dosya içine alınmasına, alınmamış ise alınarak bir örneğinin dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle 15.04.2014 (Salı)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Husumete İzin KARAR Vasi vekili, kısıtlının ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/625 Esas sayılı dosyasında kısıtlı hissesinin satılması ile elde edilen paranın vasinin satın almış olduğu taşınmaza ait kredi borcunun ödenmesinde kullanılmasına izin verilmesini istediği davada mahkemenin davanın reddine verdiği karar vasi vekilinin itirazı üzerine ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.07.2016 tarihli 2016/32 Değişik iş 2016/32 Karar sayılı ilamı ile Sulh Hukuk Mahkemesi kararının Yargıtay denetimine tabi olduğu belirtilerek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş,dosya dairemize temyiz incelemesi için gönderilmiştir....

            Maddesi gereğince davacı vasiye husumet izni davası açmak için izin ve yetki verildiği ve 1 ay içinde dava açılmadığı için davanın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de vasi tarafından Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/344 Esas - 2021/1253 Karar sayılı kararı ile verilen süreden sonra husumete izin davası açılıp mahkemece husumete izin kararı verildiği gibi hükümlülükten kaynaklanan vesayet, kanundan kaynaklanan hukuki bir durum olup hükümlü-kısıtlıyı şahsa sıkı sıkıya bağlı mirasın reddi tasarrufunda tam ehliyetsiz saymak mümkün değildir. Hükümlü tarafından mirasın reddine dair süresinde ve hasımsız olarak mirası reddettiğine ilişkin irade beyanı ulaşmakla sonuç doğuracağı için mahkemece bu konuda bir karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğundan davacı vasinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekir....

            Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/594-390 sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu ...’nun vasi atandığı, anılan kararın kesinleştiği, temyize konu mahkeme kararı kısıtlananın vekiline tebliğ edilmiş ise de; kısıtlama kararı ile birlikte vekilin vekalet görevinin sona erdiği, eldeki dava yönünden vasiye, husumete izin kararı verilmediği, mahkeme kararının ve temyiz dilekçelerinin de davacı ...'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebligat evrakının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukuki işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir.Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanuni temsil 6100 sayılı HMK'nun 114.maddesi uyarınca dava şartı olup aynı kanunun 115/2 maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür....

              Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/594 - 390 sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu ...’nun vasi atandığı, anılan kararın kesinleştiği, mahkeme kararı kısıtlananın vekiline tebliğ edilmiş ise de kısıtlama kararı ile birlikte vekilin vekalet görevinin sona erdiği, eldeki dava yönünden vasiye, husumete izin kararı verilmediği, mahkeme kararının ve temyiz dilekçelerinin de davacı ...'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebligat evrakının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanuni temsil 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2. maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür....

                Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/594 - 390 sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu ...’nun vasi atandığı, anılan kararın kesinleştiği, mahkeme kararı kısıtlananın vekiline tebliğ edilmiş ise de kısıtlama kararı ile birlikte vekilin vekalet görevinin sona erdiği, eldeki dava yönünden vasiye, husumete izin kararı verilmediği, mahkeme kararının ve temyiz dilekçelerinin de davacı ...'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebligat evrakının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanuni temsil 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2. maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür....

                  Bu sebeple davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararı almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise mahkeme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, ondan sonra dosyanın temyiz incelemesi için Daireye gönderilmesi gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu