-KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; Davacı ...’ın Denizli 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/132 Esas, 2016/392 Karar sayılı ve 29.03.2016 tarihli kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu ...’ın vasi tayin edildiği, anılan vesayet kararı ile bu dava için verilmiş husumete izin kararının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından davacı ...’a vasi atanmasına ilişkin karar ile TMK'.nun 462. maddesi uyarınca vasiye vesayet makamınca bu dava için husumete izin verilip verilmediği tespit edilerek, var ise husumete izin kararının evrakına eklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Özel Huzurevi ve Özürlü Bakımevi Merkezine yerleştirildiği anlaşılan mağdure hakkında 2828 sayılı Kanun uyarınca usulüne uygun koruma kararı alınıp, alınmadığı ve alınmışsa bu kararın devam edip etmediği araştırılıp, belirlenerek varsa bu hususa ilişkin belgeler dosyaya eklenerek, koruma kararı alınıp devam ediyor ise adı geçen Kurum yetkilisine gerekçeli kararın tebliğinin gerektiği, ancak dosyada yokluğunda verilen hükmün tebliğ edildiğine ilişkin belge bulunmadığı anlaşıldığından, var ise dosyasına konulması, aksi halde anılan tebligat noksanlığı giderilerek, alındı belgesi ve verildiği takdirde temyiz dilekçesinin eklenmesi; şayet mağdureye ilişkin koruma kararı bulunmuyorsa, kendisine gerektiği taktirde vasi tayini için vesayet makamının haberdar edilmesi ve vasi tayini halinde husumete izin kararı da aldırılıp gerekçeli hükmün vasiye tebliği ile tebellüğ belgesi ve verilir ise temyiz dilekçesinin içerisine konulmasından sonra Dairemize iade edilmek üzere incelenmeyen dosyanın mahalline...
na davacı .... adına davalı aleyhinde işbu nama ifaya izin istemli davayı açabilmesi için TMK'nın 462/8. maddesi gereğince husumete izin verilip verilmediğinin vasiden sorularak, varsa buna ilişkin karar ve/veya ek kararın onaylı örneğinin dosya içine konularak gönderilmesi, yoksa husumete izin kararı alınarak dosyaya eklenmesi, için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA TÜRÜ :Husumete İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Önceki Medeni Kanunumuzda düzenlenen “husumete izin ” (743 Sayılı TKM. md. 405/8 ) yeni Medeni Kanunumuzda ( 4721 Sayılı TMK. md. 462/8) “dava açma” şeklinde kısmen değiştirilerek yer almıştır. Bu yeni düzenleme karşısında; kısıtlı aleyhine açılan davalarda vasi, herhangi bir izin kararına gerek duyulmadan kısıtlıyı temsil edebilecek, ancak kısıtlı adına “dava açma” durumunda vesayet makamının izni gerekecektir. Bu nedenle somut olayda da “husumete izin” kararına gerek bulunmamaktadır....
Hal böyle olunca, öncelikle Türk Medeni Kanununun 462/8 maddesi gereğince, merciinden husumete izin belgesi alınması, ondan sonra yukarıda açıklanan ilkeler ve yasa hükümleri çerçevesinde bir araştırma yapılarak tüm delillerin birlikte değerlendirilip satış tarihi itibariyle davacı ...'ın ehliyetli olup olmadığının ... Kurumundan alınacak raporla saptanması, ondan sonra sonucuna göre ve iddianın kanıtlanması durumunda 6100 sayılı HMK. nun 297/2. maddesi hükmüne uygun olarak infazı mümkün kılacak ve tereddüt doğurmayacak şekilde hüküm tesis edilmesi gerekirken değinilen hususları içermeyen biçimde yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının işlem tarihinde fiil ehliyetine sahip olduğunun ... Kurumu 4. İhtisas Kurulunun raporu ile anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
izin kararı alınması gerektiğinden, davacı vasisi S.....
e vesayet makamınca husumete izin verilip verilmediğinin tespiti ile husumete izin kararının evrakına eklenmesi istenilmiş ise de eksikliğin giderilmediği anlaşılmış olup, Kısıtlı davacı ... adına davayı açan vasi ...'e vesayet makamınca eldeki dava için verilmiş bir husumete izin kararının olup olmadığı tespit edilerek varsa temin edilip evraka eklenmesi, değinilen husus üzerinde titizlikle durularak bu kez de geri çevirme kararının gereği yerine getirilmezse ilgililer hakkında gereğinin yapılacağı gözetilerek noksanlıkların bir daha geri çevirme kararına neden olmayacak şekilde tamamlandıktan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliğinin 07.03.2013 tarih ve 4984 yevmiye numaralı vekaletnamenin gönderildiği, ancak husumete izin kararının gönderilmediği anlaşılmakla;... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.10.2015 tarihli 2014/1800 Esas 2015/1262 Karar sayılı ilamı ile davacı ...'nun kısıtlandığı ve kendisine ...'nun vasi tayin edildiği, eldeki davanın 21.05.2013 tarihinde açıldığı anlaşılmakla TMK'nın 462. maddesi uyarınca vesayet makamınca eldeki dava yönünden kısıtlı ... vasisine husumete izin kararı verilip verilmediğinin saptanması, verilmediyse husumete izin hususunda gereğinin yapılması ve sonucunda alınacak olumlu veya olumsuz kararın evrakına eklenmesi değinilen eksiklerin giderilip giderilmediğinin mahkeme Hakimince bizzat denetlenerek ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nın 405/1. maddesi gereğince kısıtlanıp, Mustafa Kılınç'ın vasi tayin edildiği, eldeki davada da vasi Mustafa tarafından davacı ... adına vesayeten davacı vekiline vekaletname verildiği ve davanın bu şekilde açıldığı, ancak Dairece yapılan geri çevirme sonucu eldeki dava için vesayet makamından alınmış husumete izin kararının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, TMK.'nın 462/8. maddesi uyarınca eldeki dava için vesayet makamından "husumete izin" kararı alınması ve anılan usuli işlem tamamlandıktan sonra işin esası bakımından bir karar verilmesi gerekirken, bahsedilen husus gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nun vasi olarak atandığı, ancak husumete izin kararı alınmadığı, .... tarafından ............ aleyhine ........ İcra Müdürlüğü'nün 2008/17182 esas sayılı dosyasında 2 nolu daireden payına düşen kira bedelinin tahsili isteği ile başlatılan icra takibinin borçlunun itirazı üzerine durduğu anlaşılmaktadır. Kısıtlı davacı ............'nun vasisi ...........'ın husumete izin kararı almadan eldeki davayı açtığı, yargılama sırasında da bu eksiklik giderilmeden sonuca gidildiği görülmektedir....