İlk derece mahkemesinin kararında da açıklandığı üzere; 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun "Ayıplı Hizmetler" başlıklı ikinci bölümünün, 13 üncü maddesinde ayıplı hizmetin tanımlandığı, 15inci maddesinde ayıplı hizmet halinde tüketicinin seçimlik hakları açıklanmıştır....
Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan cayma hakkı, ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının, sözleşmeye uygun kullanımı bulunmadığına göre bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olup davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. Hal böyle iken; mahkemece, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan cayma hakkı, ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının, sözleşmeye uygun kullanımı bulunmadığına göre bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olup davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. Hal böyle iken; mahkemece, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 10/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili, taşınmazın 07/05/2009 tarihinde teslim edildiğini, sözleşme ile öngörülen taksit ödeme yükümlüğünün davalı tarafından yerine getirilmediğini, taşınmazın ayıplı olmasına bağlanan hukuki sonuçlar ile sözleşme edimlerinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının farklı olduğunu, davacının 6502 Sayılı Yasada ayıplı ürünler nedeniyle öngörülen seçimlik haklarından sözleşmeden dönme veya bedel indirimi yapılması hakkını kullanmadığını, davacının sadece peşinat ödeyerek taşınmaza sahip olması ve buna ek olarak tazminat almasının sözleşme hukukuna ve adalete aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı davalının sözleşme edimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin feshi ve dava konusu taşınmaza vaki müdahalenin men'ini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 30....
Davacı vekili, taşınmazın 07/05/2009 tarihinde teslim edildiğini, sözleşme ile öngörülen taksit ödeme yükümlüğünün davalı tarafından yerine getirilmediğini, taşınmazın ayıplı olmasına bağlanan hukuki sonuçlar ile sözleşme edimlerinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının farklı olduğunu, davacının 6502 Sayılı Yasada ayıplı ürünler nedeniyle öngörülen seçimlik haklarından sözleşmeden dönme veya bedel indirimi yapılması hakkını kullanmadığını, davacının sadece peşinat ödeyerek taşınmaza sahip olması ve buna ek olarak tazminat almasının sözleşme hukukuna ve adalete aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı davalının sözleşme edimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin feshi ve dava konusu taşınmaza vaki müdahalenin men'ini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 30....
Davacı ----davalı tarafından ------ ayıplı olduğu belirterek sözleşmenin feshi ile kalan -----ödenen bedelin iadesini yeniden yapılması sırasında fiyat farkı oluşacak olması nedeniyle oluşacak zararların tazminini talep etmiş; davalı yüklenici ise, ayıpların kullanım hatasından kaynaklandığı ve zeminin uygun olmaması nedeniyle oluştuğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve derecesi ile ayıbın oluşma sebebine yönelikdir. Davadaki talep, ayıp iddiasına dayandırılmıştır. Eser sözleşmesinde ayıp iddiasına dayalı taleplerde zamanaşımı süresi (TBK'nın 478.maddesi) eserin tesliminden itibaren taşınırlarda------ ağır kusurlu olması halinde 20 yıl olarak belirlenmiştir. Burada ayıbın açık veya gizli olmasının bir önemi yoktur....
Davacı taraf dava dilekçesinde davalının herhangi bir sözlü/yazılı uyarı yapılmaksızın feshettiğini iddia etmiş ve devamında dava dilekçesinin açıklamalar kısmının 6.maddesinde davalı şirketin yetkilisi ... tarafından sözlü bildirimle hizmetin sonlandırıldığını ifade etmiştir. Davacının sözleşmenin davalı tarafça haksız ve geçersiz olarak feshi dayanak gösterilerek tazminat isteminde bulunulmuşsa da sözleşmenin 9.maddesinde davalı tarafa bu hususta oldukça açık bir şekilde tek taraflı fesih hakkı tanındığından ve sözleşmenin feshinin haksız olarak nitelendirilemeyeceği kanaatine varıldığından davacının davalıdan talep edebileceği tazminat bulunmadığı anlaşılmakla ham maddi tazminatı hem de manevi tazminat talepleri yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Bununla birlikte davalı taraf, hizmetin ayıplı ve eksik verildiğini savunmuştur. 6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır (Yargıtay 23. HD'nin 2016/991 Esas, 2018/5119 Karar sayılı kararı). Somut olayda, davalı tacir olup, verilen hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin davacıya ayıp ihbarında bulunduğunu beyan etmemiş ve varsa ayıp ihbarına ilişkin delil de sunmamıştır. Yine HMK'nın 190 maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir....
El olarak satışa çıkarılması halinde ayıplı ve hasarlı olarak kabul edileceği sonucunu doğuracağı ve piyasadaki fiyatının da buna göre belirleneceği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca Dairemizin süregelen yerleşik uygulaması da nazara alındığında; mahkemece dava konusu aracın ayıplı olduğunun kabulü gerekmektedir. Yine; Davaya konu aracın tescil belgesi ve ruhsat bilgileri incelendiğinde aracın.......
İş sahibinin sözleşmenin feshi hakkını kullanması ile sözleşme, geriye etkili olarak ortadan kalkar ve taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunların iadesini isteyebilirler. Davacı tarafından İzmir ili ...... ilçesi .........