Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Taraflar arasında davacının tespit edilen hizmet süresi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının hizmet durum cetveli incelendiğinde, 05.04.2004 tarihinde alt işveren işçisi olarak davalı ... Elektrik Dağıtım A.Ş de çalışmaya başladığı, davacının en son alt işveren işçisi olarak çalıştığı tarihin kurum kayıtlarında 31.10.2013 tarihi olduğu tespit edilmiştir. Tespit edilen bu dönem içerisinde ise bazı dönemler mükerrir sigorta bildirimlerinin olduğu anlaşılmış olup mükerrir belirtilen dönemler hesaplamada gözetilerek itibar edilen bilirkişi raporunun aksine davacının hizmet süresinin 3607 gün değil 3541 gün olduğu tespit edilmiştir....
Mahkemece davacı vekilinin son oturumdaki beyanına itibarla davanın kabulüne ve "davacının hak kazandığı yıllık izin ve hizmet teşvik pirimi hesabında ... Elektrik A.Ş iş yerinde işe girdiği tarihten bu yana geçen süresinin dikkate alınması gerektiğinin tespitine, muarazanın bu şekilde önlenmesine" karar verilmiştir. Mahkemece itibar edilen davacı vekilinin son oturumdaki beyanı, hizmet teşvik primine ilişkin eda ve yıllık izne ilişkin tespit istemlerini içeren davanın hizmet teşvik pirimi bakımından da tespit davasına dönüştürülmesine ilişkin olup her eda davasının aynı zamanda tespit hükmü içerdiği dikkate alındığında hizmet teşvik pirimi alacak davasının tespit davasına dönüştürülmesi ile davacı aslında 100,00 TL tutarındaki eda davasından vazgeçmiştir. Zaten davacı vekili beyanında talebin daraltılmasından bahsetmiştir. Islah ile talebin daraltılması mümkün olmadığından 100,00 TL tutarındaki alacak talebinden vazgeçtiği açıktır....
Dairemizce 22.10.2015 tarih ve 2015/14799 E-2015/20207 K. sayılı ilamı ile davacının hizmet tespiti davası açtığını belirtmesi karşısında hizmet tespiti davası açılıp açılmadığı açılmış ise onaylı bir örneğinin gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrildiği, geri çevirme nedeninin mahkemece araştırılması neticesinde davacının 09.05.2016 havale tarihli dilekçe ile temyize konu alacak davasında iddia ettiği tüm çalışma dönemi yönünden hizmet tespiti davası açmış olduğu ve davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Gerçekten de davacıya ait hizmet döküm cetveli incelendiğinde en son 1979 yılında sigorta prim ödeme kaydı olduğu, davacının iddia ettiği 2002-2012 yılları asında herhangi bir prim ödeme kaydının bulunmadığı görülmüştür. Hal böyle olunca söz konusu hizmet tespit davasının, temyize konu alacak davası yönünden bekletici mesele yapılması elzemdir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, bozmadan sonra aldırılan bilirkişi raporunda tespit edilen davacının hizmet süresinin, bozmadan önceki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresindan az (kısa) olduğu anlaşılmıştır. Bozma ilamının incelenmesinde, hizmet süresine yönelik bir bozma nedeni olmadığı, davacının hizmet süresi açısından kararın bozulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, davacının hizmet süresi yönünden davacı lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Bozmadan sonraki yargılama aşamasında aldırılan ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen hizmet süresinin, bozma öncesi kabul edilen hizmet süresinden kısa olması ve talep edilen alacakların iş bu kısa hizmet süresine göre hesaplanıp hüküm altına alınması davacının usulü müktesep hakkının ihlaline yol açmıştır. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir....