Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılamada Dava, taraflar arasında imzalanan gayrimenkul satış sözleşmelerinin iptali ve sözleşmeler nedeniyle ödenen bedelin iadesine ilişkindir....

Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu... Turizm İnş. Gıda Nak. Tem. Otom. Seracılık Tar. Hay. Eml. Dan. İth. Ve İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ’ne ait ... İli ... Kasabası hudutları içerisinde ... mevkiinde, şirkete ait parseller üzerinde bulunan ... Tatil Köyünden , dönerli sistemle kullanabilece1 adet 1/36 hisseli gayrimenkul edinmek isteyen alıcıya tahsis olunan hisseli gayrimenkulün, teslim koşulları ... Turizm İnş. Gıda Nak. Tem. Otom. Seracılık Tar. Hay. Eml. Dan. İth. Ve İhr. San. Tic. Ltd....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, taraflar arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince uyarlanmak suretiyle tahsili istemine ilişkin tazminat davasıdır. Davacı taraf, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle sözleşme kapsamında ödenmiş olan bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince uyarlanarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf, bedel iadesi şartlarının oluşmadığını, davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Her ne kadar mahkemece ödemelerin davacı tarafından yapıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de 27.01.2012 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi incelendiğinde sözleşmenin davacı ve davacının eşi tarafından imzalandığı anlaşılmakta, bu haliyle davada hem davacı hemde eşinin taraf olması gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, dava dışı ...' ın da davaya dahil edildikten sonra işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 153,70 TL harcın istek halinde iadesine, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        tatil değil, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, müvekkilin kusuru bulunmadığını belirterek, öncelikle, usul yönünden görevsizlik itirazının kabulüne, esas yönünden, hukuka aykırı ve haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

        Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzaladığını, 500,00-TL peşinat verdiğini, geri kalan 37.850,00-TL için senetler imzaladığını, ilk 4 adet 100,00-TL lik senet tutarlarını ödediğini, üyelikten vazgeçmek için ihtarname gönderdiğini, davalı şirketin adresten taşındığı için tebliğ edilmediğini belirterek sözleşmenin feshine, her biri 100,00-TL lik 48 adet, her biri 2.750,00-TL lik 11 adet ve 2.800,00-TL lik 1 adet olan senetlerin iptaline ve ödediği 900,00-TL ile ihtar bedeli 80,00-TL nin toplamı 980,00-TL bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olduğu, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenmiş olması nedeniyle Tüketici Mahkemelerinin görevli bulunmadığından görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, fesih gerekçelerinin gerçeğe aykırı olduğunu, davacının sözleşmeyi imzaladığı sırada ayırt etme gücüne ve her türlü hak ehliyetine sahip olduğunu, şirket yetkilileri tarafından yapılan tanıtımda, satın alınan gayrimenkule ilişkin gerekli tüm bilgilerin verildikten sonra davacının kendi rızası ile imzaladığını, huzurdaki davayı ikame etmesinde hukuki menfaat bulunmadığını, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddi gerektiğini, söz konusu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olmadığını, mülkiyet hakkının devrine ilişkin bir Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olması nedeniyle Tüketici Hukuku mevzuatına göre cayma hakkının kullanılmasının söz konusu olmadığını, sözleşmenin hiç bir satırında kiralama ve satışa...

          Sözleşmenin feshi talebi yönünden yapılan değerlendirmeye gelince, Yargıtay'ın yerleşik uygulaması gereğince, davacı henüz tatil hakkını kullanmadığından yani henüz davacıya hizmet verilmeye başlamadığından sözleşme askıdadır ve davacının sözleşmeden cayma hakkı mevcuttur. Ayrıca taraflar arasında resmi şekilde yapılması gereken Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi, adi yazılı şekilde yapıldığından geçersizdir. Açıklanan bu nedenlerle, T4 Kaplıca Ticaret Ltd. Şti. ile davacı arasında imzalanan 015109 numaralı ve 16/07/2016 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin feshine karar vermek gerekmiştir. Davacı, bu sözleşme kapsamında 100 TL peşinat verdiğini savunmuş, buna ilişkin yazılı bir delil sunamamıştır....

          İlk derece mahkemesince; "1- Davalının görev itirazının reddine, 2- Davanın kabulüne, 3- Taraflar arasındaki 12/02/2017 tarihli ve 13.500- TL satış bedelli " Yalova Thermal Palace Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi"nin iptaline, 4- İşbu sözleşmeye istinaden davacının davalıya ödediği 13.500,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" yönelik karar tesis edilmiştir. Karar süresinde davalı vekilince istinaf edilmiştir....

          Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı firmadan 02/08/2014 tarihinde Hisseli Gayrimenkul sözleşmesi ile 3.000,00 TL'si kredi kartı ile kalan 14.000,00 TL'si de 08/09/2014 tarihinde Bank Asya kanalı ile davalı firmanın hesabına aktarılarak toplamda 17.000,00 TL'ye sözleşme yapılarak hisseli satış sözleşmesi tanzim edildiğini, davalı firmanın hiçbir edimlerini yerine getirmediğini, aidatların her yıl enflasyon oranında arttığını, 6502 sayılı yasaya göre yapı ruhsatı olmadığını bu nedenle satışın usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözleşmenin devre mülk sıfatında değil devre tatil mahiyetinde olduğunu, aradan zaman geçmesine rağmen davalının tapu ile ilgili bir girişimde bulunmadığını, devre mülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şekli konusunda edimleri yerine getirmediğini, devre tatilin ön ödemeli olarak satılması halinde, inşaatı sürerken tamamlanması vaadine dayalı olarak satışından devir ve teslim tarihine kadar tüketicinin her hangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme...

          UYAP Entegrasyonu